Çin'e, "polisiye" bir yazılım satan Microsoft, Dünya Af Örgütü'nün şimşeklerini üzerine çekti..
DÜNYANIN yaşayan en zengin adamı olan Bill Gates'in sahibi olduğu Microsoft Yazılım Firması'nın başı Dünya Af Örgütü ile derde girdi. Komünist Çin Devleti'ne sattığı bilgisayar programları yüzünden örgütün kara listesine giren firmanın ülkedeki muhaliflerin yakalanmasına neden olduğu iddia ediliyor. Örgütün iddiasına göre Çin, Microsoft'un hazırladığı bilgisayar yazılımları sayesinde muhaliflere kolayca ulaştı ve tutukladı. İngiliz Observer gazetesinin Microsoft'un insan hakları ihlalini anlattığı haberi şöyle: Dünya Ticaret Örgütü'ne iki yıl önce üye olan Çin, Batı'ya kapılarını açarak teknoloji ithal etmeye başladı. Birçok Batılı şirket; ülkeye gelip yatırımlar yaptı. Ancak Çin Devleti, sayıları 80 milyona ulaşan internet kullanıcılarının arasında muhaliflerin de büyük yer tuttuğunu fark edince işler değişti. Komünist yönetim, "insan hakları", "kayıplar", "demokrasi" "Tibet", "Tayvan" gibi yasaklı kelimelerin geçtiği internet siteleri ile e-posta yazışmalarını yasakladı. Bu kelimeleri kullananları belirlemek için de Microsoft'la temasa geçildi. Şirketle yapılan anlaşma doğrultusunda Microsoft, Komünist Çin Devleti'ne "polisiye" bir internet yazılımı hazırladı. Yönetim, bu yazılımı kullanarak muhaliflerin kimliğini belirledi. Taraftarlarının bu yazılım sayesinde yakalandığını öğrenen muhalifler önce AB'ye ardından da Dünya Af Örgütü'ne başvurdu.
"KURALLAR BELLİYDİ" Başvuruları haklı bulan Örgüt dün Microsoft'u resmen, "insan haklarını ihlal eden şirket" listesine aldı. Bill Gates'i sorumsuzlukla suçlayan örgüt sözcüsü Mark Allison açıklamasında, "Microsoft, BM'nin insan hakları ile ilgili aldığı yeni kararı çiğnedi. Bu kararda taraflar arasında yapılan iş anlaşmalarının insan hakları ihlallerine neden olmaması gerektiğinin altı çizilmektedir. Oysa Microsoft, ürünüyle birçok insanın tutuklanmasına neden olmuştur" dedi. Observer'ın görüştüğü Microsoft yetkilileri ise kendilerini şöyle savundu: Biz elimizdeki teknolojiyi tüm dünyaya satmayı hedefleriz. Bizim sattığımız teknolojiyi satın alanların nasıl ve ne amaçla kullandıkları bizi ilgilendirmez.