|
Fotoğraflardan yansıyanlar
|
|
Tema ve Sabah okurlarının buluşmasıyla dokuz aylık çalışmanın sonucunda iki köyde mucizeler yaratılmıştı. Gittik, gözlerimizle gördük... Her köşeyi gezdik. Fotoğrafladık... Belgeledik....
Tema ve Sabah heyeti olarak, Savaş'ın "Sokak Arası"nda karşılıklı bilgilenmiş, belgelenmişiz, Erzurum'un her kesiminden her mesleğinden kişi ve temsilciyle "çevre"yi masaya yatırmışız, ajite olmuşuz, memleket sorunlarına dair az biraz fikir fırtınası yapmışız, biraz da Erzurum ve havalisinin fotoğrafını çıkarmaya çalışmışız- Derken sabahın erken bir saatinde dinç-zinde bir durumda köylere doğru yol alıyoruz. Kotandüzü ve Yayladağ için mevsimlerin en güzeli, iklimin en şahanesi yaşanıyor bugünlerde..
Eskiden Yalnızdı Kışın üç beş ay var ki kuş uçmaz kervan geçmez, kar eksilmez bir köy Kotandüzü.. Yayladağ, nispeten kente uzak değil, ovaya yakın... Bu iki şirin ama yalnız(dı) köyün sokaklarında fotoğrafa yansıyanları, gözümüzün önüne düşenleri notlar halinde şöyle sıralayabiliriz Hatırlatmakta yarar var... TEMA ve SABAH okurlarının buluşmasıyla dokuz aylık bir çalışma sonucunda iki köyde neler yapıldı? Bütün arıcılar birleşiniz! Gözlerimizle görüyoruz işte, toplam 150 adet arı kovanı (arısı da içinde) dağıtılıyor köylüye.. Bal süzme makinesi, ana arı, ve maskeler, köstümler de cabası.. O kadar önemli ve değerli bir durum ki odun parasının denkleştirilemediği bu bölgede arı kovanlarının değerini siz anlayın....
Dizi dizi koyunlar... Toplam 275 koyun dağıtılıyor Kotandüzü ve Yayladağ'a... Evlerin çatıları tamir edildi, ekin alanları desteklendi, her haneye tuvalet yapıldı, lojmanlar tamir edildi, sulama kanalları inşa edildi, su borusu döşendi, sağlık taraması yapıldı, köy halkının temel ihtiyaçları giderildi.. Kurslar organize edildi, sağlık taraması yapıldı.. Kısacası, Kotandüzü ve Yayladağ'a muhteşem bir pas verildi, üretime yönelik ne varsa karınca kararınca değil, ağırlığınca yerine getirildi. Şimdi golü atma sırası her iki köy halkının... Törenlerde gözler gülüyor, ağızlar kulaklara varıyor, yani mutluluk çanları çalıyordu ama umarım bütün bu emekler boşa çıkmaz, dağıtılanlar "piyango" olarak algılanmaz, yine üretime dönüşür... (Kız çocuklarını okula göndermek istemeyen anne babalar var bir de, en önemlisi bu, bütün bu hareketlililiğin eğitime de katkısı olur umarım.)
Fedakar İnsanlar Neylerseniz belli olmaz çünkü.. Bir de hani şiirdekine benzetecek olursak; "Belki köye bir ağaç ve bir yudum su gelir, bir güzel orman olur, uygarlığın, çağdaşlığın köprüsü kurulur... " Son bir not, son bir söz.. Bu ülkenin her yerinde her karış toprağında muhteşem insanlar var, insana umut veren, ümitsizliğini yok eden, idealist, fedakar gencecik insanlar. Bazen TEMA gönüllüsü olarak karşınıza çıkıyor, bazen işinin ehli bir mühendis, kimi zaman da parasına aşına aldırmadan bir "nefer" gibi kendini insanlara kurban eden bir devlet memuru, bazen de gözleri ışıl ışıl, çiçeği burnunda bir Mülkiye'li olarak yer yurt ayırt etmeden görev yapmaya çalışan, görev aşkıyla dolan, proje üstüne proje üretmek isteyen uykusuzluktan ve yorgunluktan dert yanmayan gencecik bir kaymakam.. Hem de bir dağın başında bıkıp usanmadan korkmadan, çıkar gözetmeden işini yapan bir kadın kaymakam.. İşte, insan bu tür insanların varlığıyla mutlu oluyor, varoluyor. Umut doluyor.. Kısacası, Kotandüzü ve Yayladağ'da, hayırlı bir projeyi yerinde yurdunda görmenin keyfini sürdürdüğümüz gibi "öteki dünyalar"ı, iyi yürekli insanları tanıma fırsatı da bulduk.
|