Kredi kartlarını sokakta, köşebaşındaki bir tezgah üzerinde form doldurup alabiliyorsunuz. Kartlar, kolay dağıtılınca hesapsız harcayanı da bol oluyor.
Her köşe başında kredi kartı satılınca vatandaşın cüzdanındaki kart sayısı da giderek çoğalıyor. Bankaların birbirleriyle girdiği rekabet nedeniyle kredi kart pazarı sokaklara indi. Kartların cazibesi bazen vatandaşı etkilemiyor değil, işyerine gelen bir temsilci yolda rastlanan bir promosyon, cüzdandaki kredi kartının sayısını artıran unsurlar olarak gösterilebilir. Önceden başvuru formları bankalardan alınır, müşteri temsilcisiyle dakikalar süren konuşmalar yapılırdı kredi kartı sahibi olabilmek için. Ama şimdi devir değişti kredi kartı sahibi olmanın yolları da değişti. Artık kredi kartı sahibi olmak için neredeyse gelir düzeyinizin bir önemi kalmadı. Bankaya gitmeye de gerek yok. Çünkü hemen hemen her köşe başında adeta bir işporta tezgahı gibi kredi kartı başvuruları kabul ediliyor, üstelik başvurana hediyeler bile dağıtılıyor.
PROMOSYON KAVGASI Köşe başındaki tezgahlarda doldurulan başvuru formları kısa sürede kredi kartı olarak kapınıza kadar geliyor. Kredi kartlarının artık sokaklarda tezgahta verilir olması bu konudaki bilinçsiz kullanımın da çoğalmasına neden oldu. Ayaküstü imzalatılan sözleşmeler zaman zaman vatandaşı zor duruma sokabiliyor. Merkez Bankası'nın verilerine göre borcunu ödeyemeyenlerin sayısı geçen yılın ilk üç ayına göre yüzde 43 oranında yükseldi. Kredi kartı kullanımının dört kat artmasının arkasında bankaların giriştiği sokaklara kadar inen promosyon kavgası da var aslında. Rakamlara göre kart kullanımı ve kart sahibi olmada İngiltere ve Almanya'nın ardından Avrupa üçüncüsüyüz. Türkiye'de 22 milyon kredi kartı var.
YÜKLENEN FAİZLER Bunun üstüne bir de her mağazanın taksit için anlaşmalı olduğu banka farklı olunca vatandaş hangi kartı alacağını şaşırıyor. Ve çözüm olarak cüzdanında birçok kredi kartı taşımayı seçiyor. Her mağazadan taksitle alışveriş yapabilme şansı arttıkça borçlar birikiyor, kart sahibi ay sonunda hangi kartın borcunu kapatacağını şaşırıyor. Ödenmedikçe yüklenen faizler altında ezilen kart sahibi ne yapacağını bilemez hale geliyor. Bazıları ağır depresyon yaşıyor, bazıları da nasıl olsa alacakları bir şey yok deyip haciz için bekliyor. Kredi kartı çılgınlığı öyle bir hal aldı ki, İstanbul'un en fakir semtlerinde bile cebinizdeki kredi kartıyla alış veriş yapabilirsiniz. Peki varoşlardaki bakkallar da dahi kullanılan kredi kartları fakir insanın cüzdanını nasıl etkiliyor? Elbette bilinçsizce kullanılan kredi kartı ay sonu geldiğinde ailelerin korkulu rüyası oluyor. Uykusu kaçanlar, borç batağına batanlar ödenmedikçe büyüyen bir meblağın altında eziliyor.
