kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Celik @ SABAH
 

Güçsüz halkların en uzun yüzyılı (III)

Dünya düzeninin "kimyasal atık"ı olan "küresel terör", bir yandan "yeni süpergüç" olarak dünyayı tehdit ediyor, öte yandan bu olgu yeni güç savaşlarının manivelası olarak kullanılıyor. Bu olgunun yeni bir paylaşım politikasının bahanesi haline getirilmeye çalışılması ile müstakil bir tehlike olmasını birbirine karıştırmamak gerekir.
Güç savaşlarına bağlı talan politikasına karşı çıkmak adına terör tehlikesini görmemek ya da adına terörle yanyana düşen pozisyon almak olabilecek en kötü "akıl tutulması" olur. Aynı şekilde "terörle mücadele"yi önemsemek, bunun bir paylaşım savaşı için kullanılmasını görmezden gelmek anlamına gelmemelidir.
Bu ayrımlar yapılmadan, olup biten üzerine ciddi bir değerlendirme yapmak ve şu ya da bu tarafa savrulmadan ilerlemek mümkün değildir. Durum son derece ciddidir, daha vahim gelişmelere gebedir. Bunun çeşitli ideolojik ya da siyasi pozisyonları desteklemek üzere yapılan analizler tarafından istismar edilmesi durumun vehametini artırmaktan öte işe yaramaz.
"Devlet" kavramı tabiatı gereği "siyasi simetri" içerir. Bu, güç kullanımının hukukla sınırlanması ve dünya üzerindeki ilişkilerinin belli/görece bir düzene dayanması demektir. "Terör" ise kurala dayanmayan bir güç kullanır. Düne kadar terörün devletler karşısında zayıf olan pozisyonu nedeniyle bunu belli limitlerde tutmak mümkün oluyordu. Şimdi ise terör "küresel" boyut kazanarak, yeni bir "süper güç" olma yolunda ilerlemektedir.
Hukukla ya da düzenle sınırlı olmayan bir "süper güç"ün ortaya çıkması, "siyasal simetri"ye dayanan siyasal örgütlerin (devletler) karşısına "asimetrik savaş"ı dikmiştir. Büyük düzenlere ve savunma mekanizmalarına, küçük gruplarla ve son derece kolay üretilen silahlarla saldırmak ve sonuç almak imkanı veriyor bu. Bununla mücadele etmek adına büyük devletlerin "önleyici saldırı doktrini"ni üretmeleri, devletlerin "simetrik" karakterlerinden gönüllü vazgeçmesi ve "asimetrik savaş" alanına geçmesi anlamına geliyor. ABD 11 Eylül olayları ile Rusya Osetya eylemleri ile bu alana adım attı. Osetya olaylarından sonra Kıta Avrupası içinde bu alana geçişin en vurgulu ifadesi Almanya'dan geldi. Terör bu konuda başarılı olmuştur ve devletleri "kendi sahasına" çekmiştir. Terörün devletleri "kendi sahasında oynamaya mecbur bırakması" dünyanın "pax" veya "düzen" fikrinden uzaklaşmanın eşiğinde olduğunu gösterir. Terörün "asimetrik savaş"a zorlaması, kuralsızlığın hukuka tahakküm etmesi demektir. Bunun adı da "kaos" ya da "4. Dünya Savaşı"dır.
Bu noktada "hak ve özgürlük düzeni"ni korumak isteyenler, bir yandan "terör"e karşı tavır almak durumundadırlar, öbür yandan da terörle mücadelenin bir güç savaşının "perdesi" olarak kullanılmasına ve dünya üzerinde yeni bir paylaşım savaşının yürürlüğe koyulmasının "bahanesi" haline getirilmesine "direnmek" zorundadırlar. Terör bahane olarak kullanılıyor diye "terörle mücadele"yi önemsememek ya da terörle mücadeleye destek verirken, bu olgunun perdesi altında yürütülen çıkar savaşlarını görmemek, olan biten karşısında etkisiz kalmayı baştan kabullenmek ya da iki tehlikeli saftan birine destek vermek anlamına gelir.
"11 Eylül" öncesinin simetrik ortamında hak ve özgürlük mücadelesi verirken bile zorlanan "güçsüz halklar"ın, içine girilen bu yeni dönemde çok karmaşık bir ortamın tam ortasına düştükleri açıktır. Bu yeni dönemde "hak ve özgürlük mücadelesi" ile terör arasına kesin "kırmızı çizgi" çekmeden yürütülecek her mücadele ne kadar meşru olursa olsun, güç oyunları tarafından kolaylıkla terör saflarına "ötelenecektir."
Bu nedenle hak ve özgürlük mücadelesini dünya düzenine ilişkin "genel ve ortak bir meşruiyet"çağrısının içine yerleştirmek gerekmektedir. Bu zor ve ilk anda sonuç alması uzak gözüken bir yöntemdir. Fakat ortaya çıkması beklenen "yeni terör dalgası" ve buna devletlerin vereceği cevapla oluşacak "tsunami" karşısında, diğer yolların hepsi "güçsüz halklar"ı savunmasız "hedef" haline getirmek isteyenlere eşşiz bahaneler verecektir. Devletlerin "asimetrik" alana geçmesi karşısında, hak ve özgürlük mücadelesini aceleci bir tavırla terörün "istihdam" etmesine fırsat yaratacak adımlar atmak, çok büyük acılara yol açacaktır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Güçsüz halkların en uzun yüzyılı (II)   / 10-09-2004
 Güçsüz halkların en uzun yüzyılı (I)   / 08-09-2004
 Meşru mücadele ve terör   / 06-09-2004
 Terörün zihinsel araçları   / 05-09-2004
 İyilik bir eylem olmalıdır   / 30-08-2004
 Örs ve çekicin ötesinde   / 29-08-2004
 İnsanlık bilinci olmadan düzen fikri yaşayamaz...   / 27-08-2004
 Hümanizmin kaderi   / 25-08-2004
 Dünyayı ne yönetiyor?   / 23-08-2004
 Kahve isyankârdır...   / 22-08-2004
REHA MUHTAR
Ağlayan baba
Evliliğinden beri, evinde kalan babası...
ERDAL ŞAFAK
Hesap sormak
Türkiye 1978'e çok kötü girmişti. 1975'te...
AHMET HAKAN COŞKUN
"Mücahit" okura cevap
Sayın okurum! Göndermiş olduğun...
MEHMET BARLAS
Mevsimler değişmez, sadece döner dururlar
Yarın ilk ve...
ÖMER ÇELİK
Güçsüz halkların en uzun yüzyılı (III)
Dünya düzeninin...
Kilidi Alex açtı: 4-1
Kilidi Alex açtı: 4-1
Ogün'ün kendi kalesine golüne Orhan yanıt verdi. Alex ve Nobre (2)...
Bitirim ikili: 2-0
Bitirim ikili: 2-0
Denizli kalecisi Souleymanou'nun 59'daki ikramını geri çevirmeyen...
Erdoğan: AB yolunda son 100 metreyi koşuyoruz
Siyaset, iş, medya, sanat ve spor dünyasının buluştuğu yemekli...
Sezer'in oğluna Köşk'te mutevazı düğün
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in oğlu Levent Sezer, Evren...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.