Kapalıçarşı esnafından işlemek için aldığı altınları geri ödeyemeyince piyasaya 100 kilo altın ve 1 milyon 300 bin dolar borçlanan Atabek Kuyumculuğun Libyalı ortak yüzünden battığı ortaya çıktı. Tasfiye sürecine giren Atabek Kuyumculuğun fabrikasına, borçlandığı 5 kuyumcu tarafından el konuldu.
LİBYALI ORTAK İŞİ BOZDU Alacaklı kuyumcular şirketin ismini değiştirip altın işleyerek zararlarını kapatacaklar. Atabek Kuyumculuk'un en büyük alacaklılarından biri olan İbrahim Sarıbek, yaşanan olayları şöyle anlattı: "Atabek Kuyumculuk'la yıllardır çalışıyoruz. Firma 2002 yılında 15 milyon dolar altın ihracatı yaptığı için İstanbul Ticaret Odası tarafından plaketle ödüllendirildi. İlk kurulduğu zaman Kapalıçarşı'da iş yapıyordu. Daha sonra işleri büyütüp fabrika kurmaya karar verdi. Arap ülkelerine altın ihracatı yapıyordu. İşler iyi giderken Libyalı bir kuyumcu ile ortak olarak altın işleme fabrikasını büyütme kararı aldı. Bu fabrika için 3 milyon dolar para harcadı. Makineler ihraç eden Atabek Kuyumculuk'un sahibi Engin Çolak'ın, Libyalı ortağı ülkesinde hapse girince işler istediği gibi gitmemeye başladı. 2 milyon 600 bin dolar borca karşılık Çolak'ın verecek hiçbir şeyi yoktu. Biz de altın işleme fabrikasını işletmeye karar verdik. Zararımızı kurtaracağız. Altın ihracatı yapacağız. Atabek Kuyumculuk tarih oldu. Yeni şirket kurup yeni genel müdür atayarak işleri yürüteceğiz."
'ALİ HOCA': BORCUM YOK Öte yandan Kapalıçarşı piyasasını ikinci kez dolandırdığı iddia edilen Er- Kar Döviz'in sahibi Hoca lakaplı Ali Erol ise işletmesini kapatmadığını dile getirerek, "Geçmişteki borçlarımı ödedim. İşletmemi kapatmadım. Şimdi tadilat çalışmaları var" dedi. Altının değer kaybından dolayı zarar ettiğini doğrulayan Erol, "Zararım işletme içinde. Başkalarından alıp dolandırdığım para yok. Şirket bünyesinde zaman zaman değişimler olur. Bu süreçte ben yönetimden ayrıldım. Ama işletmem devam ediyor" diye konuştu.