Yorgunluk ve telaş

Athletic Bilbao karşısında 3-2 galip geldiği maçta Trabzonsporlu oyuncular büyük bir mücadele gösterdiler. Böylesi bir mücadeleden sonra fiziksel anlamda bir düşüş yaşanması kaçınılmaz. Çünkü bordomavili takımın kadrosuna baktığımızda alternatif oyuncu konusunda önemli yetersizlikleri var. Bu yüzden her maç belirli oyunculara büyük yükler biniyor.
Dün G.Antep maçında gördük ki, Fatih ve Gökdeniz gibi bu takımın farklı skorlarla kazandığı maçlarda büyük pay sahibi oyuncular düşüş göstermeye başladılar.
Gaziantepspor, Trabzonspor'un oyun kurgusunu çok iyi analiz etmiş. Bekir, Fatih ile, Mehmet Polat da Mehmet Yılmaz'la adam markajı yaparken; Bouazizi bu ikilinin arkasında seken her topu toplayan oyuncuydu. Gökdeniz de topu her ayağına aldığında ikili ve üçlü sıkıştırmalarla etkisiz hale geldiğinden, bordo-mavili takım pozisyon üretmede de çok etkisiz kaldı.
Çünkü böylesi maçlarda orta alanda adam eksilten bir oyuncuya gereksinim var. Ayrıca Yattara gibi kenarda adam eksilterek rakibin bütün savunma dengesini bozabilecek bir oyuncu da yoksa, dünkü görüntünün ortaya çıkması doğaldır ki kaçınılmaz..

Değişiklikler yaradı
İkinci yarı ise Ziya Doğan, ilk yarıda futbol adına ortaya hiç bir şey koyamayan Thijs ve Lee'yi oyundan alarak yerlerine Adem ve Volkan'ı sahaya sürmesiyle birlikte Trabzonspor karşı kalede daha fazla görünmeye başladı.
Rakibin de 10 kişi kalmasıyla birlikte ikinci yarının büyük bir bölümü G.Antepspor ceza alanı içerisinde geçti. Şurası bir gerçek ki, orta alandan rakip ceza alanına atılan toplarla, pozisyon yakalayabilmeniz son derece güç. Rakip 10 kişi kaldıktan sonra bordo-mavili takım çabuk oynamak yerine golü bulabilmek için telaşlı bir oyun ortaya koydu. Halbuki topu kenarlara taşıyarak, çizgiye yakın yerlerden rakip ceza alanına toplar atılabilse; hem pozisyon sayınız artacak hem de rakibin savunma dengesi bozulacaktı.
Sonuçta bordo-mavili takım ligin altıncı haftasında kendi evinde iki puan bırakarak liderliği de F.Bahçe'ye kaptırdı.