Terörün fay hattında enerji birikimi!
Amerika Birleşik Devletleri'nde "terör alarmı"nın derecesi yeniden yükseltildi. Bunun ne anlama geldiği bilinmiyor... Bush yönetiminin yaklaşan seçimler öncesinde "terör" korkusunu canlı tutarak durumunu güçlendirmeye çalıştığının "sağır sultan" bile farkında... 11 Eylül'den sonra, çeşitli zamanlarda; sarıdan turuncuya, turuncudan kırmızıya, sonra yeniden kırmızıdan turuncuya indirilip çıkarılan alarm düzeyleri gerçekten ciddi bir istihbarat bilgisine mi dayanıyor, yoksa Bush: "-Hadi biraz korkutalım milleti!" mi diyor; bilinmez... Lakin... ABD'deki bu iç politika amaçlı hamlelerin dışında, istihbarat ağının uzağında, kimi mahfillerde yeni ve büyük bir terör dalgasının planlanmakta olduğunu tahmin etmek de güç değil. Dünyayı ve özellikle ABD'yi derinden sarsacak yeni ve büyük bir terör dalgası... Hatta 11 Eylül'den de büyük... "Nereden biliyorsun?" sorusunun rasyonel ve bilgiye dayalı bir cevabı yok. Ama sezgilerle verilebilecek bir cevabı var. "Sessizlik!" Fırtına öncesi derin bir sessizlik... Bu sessizliğin bugünlerde; ABD'nin ve batının istihbarat şebekelerinde, korkuyla ve kaygıyla yorumlandığını söylemek için kahin olmaya gerek yok. Bu sessizliği ve karanlığı; ABD 11 Eylül arifesindeki son üç hafta içinde de yaşamıştı: Telefon fihristinde, terör ağına ait bütün "numaralar" arasındaki haberleşme aniden kesilmiş "şebeke" adeta karanlığa gömülmüştü. Uzayın derin boşluğundaki cisimler gibi yok olmuşlardı. Ama sessizliği yaratan bu değil aslında. Sessizliğin nedeni "her şeyin hiçbir şey olmayacakmış konumu"na geçmesi... Her şeyin hiçbir şey olmayacakmış konumu! En ürkütücü durum yani... Kimse kimseyi tehdit etmiyor... Oysa, tehdit etmeleri için her şey oluyor. 11 Eylül'ün asıl gerekçeleri olan bütün "fiili" durumlar devam ediyor. 11 Eylül öncesinde olanlara eklenen Irak işgali sürüyor. 11 Eylül öncesindeki olanlara eklenen, Filistin'de İsrail pervasızlığı alıp başını gidiyor. Terörün fay hattı durmadan enerji biriktiriyor. Küçük sarsıntılar, bu enerjiyi tüketecek nitelikte değil. Büyük deprem sırasını bekliyor...
*** Buraya kadar yazılanlar "kabus" senaryosu gibi gelebilir. Öyledir... En ağır biçimiyle bugünün takvim yaprağına not düşülmüş bir kabus senaryosudur. Hiçbir somut bilgiye dayanmasa da tek bir "rakam"ın hatırlatılması; belki "kabtan uyanılması için yeterli olabilir: Rakamı hatırlatan Amerikan istihbarat kaynakları: Dünya genelinde eylem potansiyeli olan 50 bini aşkın "yetişmiş" teröristin başıboş ve sersesi mayın gibi dolaştığı gerçeği... Ama bir şans var hâlâ: Jeolojik depremleri önlemek ne yazık ki insanın elinde değil. Ama yaklaşan "terör depremi"ni önlemek insanlığın elinde... Teröre zerrece taviz vermeden; terörizme "insan kaynağı" yaratan bütün gerekçeleri kısa sürede ortadan kaldırmak insanlığın elinde... Üstelik her bir "insan"ın; yaşadığı dünyaya borcu bu... O "borç"un ne olduğunu hâlâ anlamayanlar varsa... Zaten her şey için çok geç kalınmış demektir... Çok geç!
|