kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Doc. Dr. Bengi Semerci @ SABAH
 
Çocuklarda uyku bozuklukları
Okuyucu Mektupları:

Çocuklarda uyku bozuklukları

Uyku bozuklukları tek başlarına ya da diğer ruhsal sorunlarla birlikte çocuk ve gençlerde sık rastlanan sorunlardır. Bu sorunun önemi sadece çocukları değil, aileleri de etkilemelerinden kaynaklanır.

UYKUDA SORUNLAR
* UYKU TERÖRÜ:
Uyku terörü, sıklıkla rüya veya kabusla karışır. Özellikle ailelerin ayırması zor olur. Uyku terörü; çocuğun uyanmasıyla başlar. Oturan çocuk karşıya anlamsız bakar, huzursuzdur, ağlayabilir ya da çığlık atabilir. Tabloya kalp çarpıntısı, hızlı nefes alma eşlik eder. Çocuk bu anda hiçbir şekilde avutulamaz. Süreç bittiğinde genellikle uyur. Uyandırıldığında ya da sabah uyandığında ise gece olanları anımsamaz. Erkek çocuklarda daha sıktır. Başlama yaşı çoğunlukla 4-12 yaşlar olan uyku terörü atakları, her gece görülmeyebilir. Tedavi için ailenin ve çocuğun kaygısının yatıştırılması önemlidir. Aileye çocuğu uyandırmaya ve avutmaya çalışmalarının işe yaramayacağı, durumun çocuğun sağlığı açısından riskleri anlatılmalıdır. Tedavisinde uykuyu düzenleyen ilaçlar kullanılır.

* KABUS BOZUKLUĞU: Eski adı 'rüya kaygısı bozukluğu'dur. Uyku döneminden sağlığa, güvenliğe, yaşama ilişkin tehditler içeren rüyalarla uyanma ve olayı ayrıntılarıyla hatırlama durumudur. Aile genellikle rüyanın sonunda çocuk tarafından uyandırılır ve gördüklerini anlatır. Kaygısına göre ağlama, huzursuzluk görülebilmekle birlikte, çarpıntı gibi fizyolojik değişiklikler nadirdir. Sıklıkla uykunun derinliğinin azaldığı dönemlerde, sabaha karşı görülür. Her çocuk bir kez olsun bu deneyimi yaşar. Tedavisinde aile ve çocuğa yönelik psikoterapi uygulanır.

* UYKUDA YÜRÜME VE SAYIKLAMA: Çocukluk çağında en sık rastlanan psikolojik kökenli uyku bozukluğudur. Aynı zamanda gece çocuklarının başına gelebilecekler nedeniyle aileleri en çok ürküten sorundur. Bu korkunun bir kısmı, uyurgezer çocukların uyandırıldıklarında olabilecek olumsuzluklara ilişkin yaygın inançlardan kaynaklanır. Bu inancın kaynağı, uyandırılan çocukta gözlenen oryantasyon bozukluğudur. Ailenin geçmişinde başkalarında da uyurgezerlik öyküsü ve gece altını ıslatma ile birliktelik sık görülür. Uykuda yürüme sırasında ağzında geveleme şeklinde, kendiliğinden konuşma görülebilir. Genellikle 10-15 saniye sürmekle birlikte nadiren 30 dakikalık nöbetler de olabilir. Uyanan çocuk olayı hatırlamaz. Bazen çocuk büyüdükçe iyileşme görülür. Çocuklarda uyurgezerlik epilepsiden (sara) mutlaka ayırt edilmelidir. Tedavisinde bazı ilaçlar ve psikoterapi etkilidir. Önemli olan aileyi, çocuğun zarar görmeyeceği ve gittikçe düzeleceğine ikna etmektir. Psikososyal sorunların olduğu durumlarda antidepresanlar etkili olabilir. Aile, pencere ve kapıları emniyete alabilir, çocuğa yer yatağı yapılabilir, ortalıktan çarpacağı şeyler kaldırılabilir.

* AİLELERİN UYKUYA İLİŞKİN SORUNLARI: Çocukluk döneminde tüm bunların dışında ailelerin uykuya ilişkin yakındığı iki sorun vardır. Bunlardan birincisi, çocukların zamanında uykuya gitmemeleri ve kendi odalarında yatmak istememeleridir. Bu sorunlar her ne kadar çocukların uykuya ilişkin sorunları olarak dile getirilse de, aslında ailelerin uykuya ilişkin sorunlarıdır. Uyku saati yaşa göre belirlenir. Eğer çocuk o saatte yatmak istemezse, aileyi bu saati geçirmek için zorlar. Aile bu konuda kesin kararlı davranmaz, çocuğun bu saati kaydırma girişimleri karşısında ortak ve kesin bir tutum oluşturamazsa, uyku saati bir sorun haline gelir. Uygun olarak seçilen uyku saati konusunda aile kesin kararlı olmalı, "uykum yok, biraz daha" gibi sözler karşısında yatağa gidilmesi gerektiğini çocuğa söylemeli ve vazgeçmemelidir. Bunu yapamadığı zaman uykuya gitme zamanı önemli bir uyku sorunu haline gelecektir ve bu sorunun kaynağı da, çözümü de aile olacaktır. Ailelerin diğer yakındığı sorun, çocuğun yalnız yatmak istememesidir. Ya anne ve babayla aynı yatağı paylaşır ya da ebeveynlerden biri çocukla yatarken diğeri yalnız yatar. Genellikle aileler bu sorunun kaynağının çocuğun korkuları olduğunu söyler. Oysa özellikle depremden sonra artış gösteren bu sorunun gerçek kaynağı ailelein korkularıdır. Ebeveynlerden birinin ya da her ikisinin çocuğun yalnız yatmasıyla oluşabilecek durumlara ilişkin korkuları çocuğa yansıtılır. Ailesinin, en çok güven duyduğu kişilerin bu endişesini adeta bir ayna gibi yansıtan çocuk, yalnız yatmak istemez. Yatırılmaya çalışıldığında ise gece defalarca uyanarak annebabasının yanına gelir. Onu yerine götürmek yerine kalmasına izin veren aile, bu süreci uzatır. Oysa kesin bir şekilde odasında yatması gerektiği söylenen, yatağına girilmeyerek baş ucunda oturularak bir masal okunan ve gece lambası açık bırakılarak, iyi geceler dilenen çocuk, kendi yatağında uyuyacaktır. Gece uyanıp ailesinin yanına gittiğinde, 'korkulacak bir şey olmadığını, ailesinin orada olacağını' kararlı bir davranışla öğrenen ve geri götürülen çocuk, geceleri ebeveyn yatağına gitmekten vazgeçecektir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Gençlik intiharları   / 28-10-2004
 Gerçek hasta ve engelli olanlar kim?   / 25-10-2004
 Cinsel isteksizlik   / 23-10-2004
 Gençlik nereye koşuyor?   / 21-10-2004
 Artık büyüyorum (18-36 ay)   / 18-10-2004
 Ergenlikte cinsellik   / 16-10-2004
 Çocuklarda cinsel gelişim   / 11-10-2004
 Niçin evleniyoruz?   / 09-10-2004
 Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu'nun anısına   / 07-10-2004
 Nedir bu "temel güven duygusu" ve nasıl gelişir?   / 04-10-2004
Doç. Dr. BENGİ SEMERCİ
Çocuklarda uyku bozuklukları
Uyku bozuklukları tek...
Anadolu Ateşi'nin tansiyonu düşmüyor
Anadolu Ateşi'nin tansiyonu düşmüyor
Jüri üyesi olarak Anadolu Ateşi'ne konuk olan Özkan Uğur, yarışmanın...
Anadolu'nun sesleri sanal müzede buluştu
Anadolu'nun sesleri sanal müzede buluştu
Kültür Bakanlığı, Anadolu'da yaşamış tüm medeniyetlerin müzik...
Altıoklar kendi patronu oldu
Altıoklar kendi patronu oldu
Yapımcılara projelerini ve istediği oyuncuları kabul ettirmede sorun...
Ramazanlık Gülben Feshane'yi coşturdu
Ramazanlık Gülben Feshane'yi coşturdu
Geleneksel Ramazan konserlerinin değişmez adresi Feshane'de...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.