Tek sonuçlu maç

Milli Takım'ın Ukrayna maçı öncesi 9 günlük kampını doğru buluyor musunuz?
Hangi pencereden baktığınıza, nasıl değerlendirdiğinize bağlı..

Kulüp ve Milli Takım olarak mı?
İki tarafın lehine de bakılabilir, aleyhine de bakılabilir. Türkiye'nin futbolda çıkış aradığı yıllarda bu uygulama yapıldı. Türkiye'nin o dönemde çıkışa ihtiyacı vardı. Gerek Milli Takım, gerek kulüplerde çalışmak için zamana ihtiyacı vardı. O dönemler artık geride kaldı diye düşünüyorum. Bugün bu uygulamayı daha da güç kılan bir durum var ortada. Çünkü o dönemde Milli Takım'ın tamamı Türkiye'den seçiliyordu. Dışarıdan gelen yoktu. Bugün öyle değil. Bugün Milli Takım'ın üçte biri yurtdışından. Beş futbolcunun üçü de ilk 11 oyuncuları. Bu kampların esas amacı taktiktir. Fiziğe dayalı çalışma yapılmaz. Tamamen sistem, oyun planı üzerine.. Muhtemelen takımın % 30'unu oluşturan Nihat, Emre ve Yıldıray bu çalışmaların içinde olamayacak. Altıntop kardeşler de.. Artı; 10 günlük kamplar artık çok uzun bir süre. Burada futbol dışı bazı aktiviteler gerek. Bu süre otelde geçmez.
Neticede; geleceğimiz açısından önemli bir maç. Fazla bir şey söylememek lazım. Yine de bunları aşmalıyız. Türkiye Ligleri'ne ağırlıklı Cuma, Cumartesi devam edilebilirdi. Çünkü lejyonerler ancak hafta başında Pazar-Pazartesi kampta olacak. Ekip çalışması demek ki Pazartesi başlayacak.

Bu kamp futbolcuları kulüp havasından çıkarıp Milli Takım havasına sokmaya yarar mı?
Futbolcular uzun dönemli kampları kulüplerde yaşar. Bu bir uzun süreli kamp. Başta dediğim gibi senin bakış açın önemli. Bu kampı düşündüğün manada değerlendiriyorsan, faydalıdır.

Maça gelirsek.. Ersun Hoca, Ukrayna'yı yenmeye çıkacaklarını ama puan maçında yenilmemenin de önemli olduğunu söylemiştii.
Bence Ersun onu ifade etmek istememiştir. Bu maçta puan kaybedersek 2006'yı da kaybedebiliriz. Bu maçın tek sonucu vardır. O da galibiyetimiz. Onun dışındaki sonuçlar bizi zor durumda bırakır. Birincisi içeride oynadığın maçlarda takımın kazanma duygusunu dumura uğratır. İkincisi, gruptaki rakip adedini çoğaltır. Galip gelmek için de o günkü stratejiyi iyi kurmak lazım.

Ukrayna da artık rakipler arasında; değil mi?
Gayet tabii.. Ukrayna ile Türkiye arasında bir fark yok. İki takım da grubun en zor maçında Danimarka'ya karşı aynı sonucu aldı. Grupta ağırlıklı üç takım var şu anda. Biz, Danimarka ve Ukrayna.. Ukrayna'yı bunun dışına atmak için burada yenmek lazım.. Aslında Ukrayna'nın oynadığı son Gürcistan maçı analiz açısından son derece önemli. Ukrayna 2-0 kazandı diye skor üzerinden değerlendirmemek lazım. O maçı Gürcistan da kazanabilirdi. Ve Gürcistan'ın o maçta pozisyonları nasıl bulduğu çok iyi irdelenmeli.

Ne gibi dersler çıkar o maçtan?
Gürcistan, o maçta Ukrayna kadar, belki de daha fazla pozisyon buldu. Bu topların önemli bölümü de kanat toplarıydı. Ve ikinci direk toplarıydı.

Hakan Şükür'e mi geliyoruz?
Ukrayna-Gürcistan maçı o çağrışımı yaptırdı. İkinci direkte fevkalade zaafı olan takım.. Biz, önde kaliteli ve çabuk adamlara sahibiz. Ukrayna'yı hem kanattan hem dip toplarla rahat vururuz. Tuncay, Nihat, Fatih, Gökdeniz gibi oyuncuları iyi kullanmalıyız. Oyunun yönünü Yıldıray ve Emre tayin. Bu ikili bu saydığım isimleri iyi kullandığı takdirde problem yok.