UEFA'da final

Eğer Daum haftalarca sürdürdüğü anlamsız inadını Lyon maçları öncesinde bıraksa ve takımı akılcı bir sistemle sahaya sürebilseydi, F.Bahçe belki de bugün Şampiyonlar Ligi'nde ikinci turun mutluluğunu yaşayacaktı. Alman hoca, Manchester deplasmanında sahaya dört forvet oyuncusu sürdü. Bir takıma maçı orta saha adamları kazandırır. Eğer orta sahadan top çıkarırsanız, rakip atakları kendi yarı sahanızın dışında karşılarsanız, kaptığınız topları hücuma yönlendirebilirseniz gol şansınız yükselir, dahası top sizde kalır. F.Bahçe ligde yetenekli ve çok koşan oyuncularıyla rakiplerine üstünlük sağladı ve galibiyetleri çok da zorlanmadan aldı. Ama ne zaman Avrupa'ya çıktı, daha ilk Manchester maçından başlayarak çuvalladı. Bu yengilgilerin tek sorumlusu çıkardığı 11'lerle Daum'dur. Orta sahası güçlü futbolculardan oluşan bir takım Prag'daki gibi oynar.

İdeal sistem nihayet
Geldiği günden beri yedek kulübesinde harcanan Önder'in nasıl bir stoper olduğunu, telaşa kapılmadan rakip hücumları zamanında yaptığı preslerle nasıl engellediğini, hem önündeki orta saha oyuncuları hem de iki bek Kemal ve Ümit'le nasıl verimli verkaçlara girebildiğini tüm futbolseverler gördü. İki ön libero Selçuk ve Aurelio hem topu kesmede hem de topu oyuna sokmada son derece başarılı oldular. Kemal'in önünde Mehmet Yozgatlı, eli belinde top bekleyen Serhat'tan çok daha verimli olabildiğini gösterdi. Hem orta saha organizasyonunda çalışkandı hem arkadaşlarıyla akıllıca paslaşarak sol kanatta devamlı koşan Tuncay'a aktif paslar attı. Bir futbolcu daha fazla ne yapabilir? Aylardır söylediğimiz bu değil miydi?
Alex'in orta sahanın önünde, forvetin arkasında sürekli pas alması ve kişisel yeteneğini sergileyebileceği boş alana mutlaka sahip olması gerektiğini ısrarla savunmadık mı? Üstelik sadece F.Bahçe'yi takip eden eleştirmenler değil, futbolla ilgili hemen herkesin üzerinde mutabakata vardığı sistem bu değil miydi? Yani 4-2-3-1.
Üçlü defans da oynayabilir bu takım. O zaman orta sahaya bir ilave daha yapılıp presle rakibin üzerinde yoğun baskı kurulabilir. Böylesine genç, top hakimiyeti olan, iyi paslaşan ve sürekli driplinglerle rakibi bunaltan futbolcuları var kadrosunda. Bunların bir araya gelmesi ve orta saha hakimiyetinin kurulması F.Bahçe'ye her maçta güç verir. Bu kadro ne Lyon karşısında farklı yenilgileri yaşardı ne de Manchester'daki utanç verici skor gelirdi.

Daum aklanamaz
Daum şimdi iş işten geçtikten sonra F.Bahçe'deki geleceğini gündeme getiriyor. Yardımcısı Koch takıma kazandırdığı kondisyonla her türlü övgüyü hak ediyor. Ama Şampiyonlar Ligi'nde ikinci tur özlemi yaşayan F.Bahçe'ye böylesine yetenekli bir kadro yapısına rağmen bu özlemi yaşatamayan
Daum'a başarılı demeye imkan var mı? Camianın her takımın kadrosundan daha zengin oyuncu yapısına sahip olan, içerideki tüm maçlarda en az 40 bin seyirciye oynayan, maddi sorunu bulunmayan bir takımın Şampiyonlar Ligi rüyasını bir hiç uğruna yok eden bir antrenörü aklaması mümkün mü? F.Bahçe, eğer hatalarından ders alacaksa, hedef UEFA şampiyonluğudur.