kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Reha Muhtar @ SABAH
 

Çocukken Kerkük'ten nasıl kaçırıldım?.. (1)

9 yaşındaydım... Ankara Koleji'ne o sene girmiştim... Sömestr tatilinde, babam, annem ve ben, o çok sevdiğim yataklı trene bindik...
Çocukluk günlerimde en sevdiğim şey yataklı trendi ... Kondüktör akşam saatlerinde gelir, bembeyaz örtülerle yatağı yapardı... Yatağın başucunda bir lamba bulunurdu...
Ben okuma ışığını açar, yorganı üzerime çeker, biraz kitap okur, bir yandan da, yeni bir kente giden trenin içimde yarattığı gizemle arada bir pencereyi açar karanlıklara bakardım.....
Ama bu kez gideceğimiz yer çok farklıydı ... Kerkük'e gidecektik... 2 gece 3 gün trende kalacaktık...
Babam Kerküklü'ydü... Çocukluğunu ve ilk gençliğini orada geçirmiş, sonra Türkiye'ye gelmişti...
Babaannem oradaydı... Biz onu görmeye gidiyorduk... Babam da hem annesini görmeye, hem de doğduğu, büyüdüğü ve özlediği şehri yaşamaya, solumaya gidiyordu...
Trenin nihai varış noktası Bağdat'tı... Bağdat garına indik... Etrafımızda hep Arapça konuşuluyordu... Çarşaflı birçok kadın vardı... Ben ilk kez kara çarşaflar içindeki kadınları görüyordum...
O öğle güneşinde biraz ürkmüştüm...
Babam ve annem sıkı sıkıya ellerimden tuttular. Garın çıkışına geldik...

TAKSİDEKİ
İKİ ADAM
Amerikan Chevrolet marka taksiler sırada bekliyordu... 5 kişilik bu taksilerle Kerkük'e gidecektik...
Annem, babam ve ben Chevrolet'nin arkasında oturacaktık...
Gelecek iki müşteri de önde oturacaktı... Yol iki saatti...
Filmlerde gördüğümüz gibi sarı kum çölü değildi ama, ortasına asfalt döşenmiş bir çölden geçecektik...
Onun için ıssız yol boyunca aynı arabada seyahat edeceğimiz diğer iki müşterinin, kim oldukları önemliydi...
O iki kişi son anda geldiler... Biz arabaya binmek üzereydik...
Babam o anda "Hayır biz başka taksiye bineceğiz" diyemedi...
Ama beti benzi atmıştı... Annemle fısfıs bir şeyler konuştular...
O çocuk halimle onları duymaya çalıştım, pek bir şey duyamadım...
Yola koyulduk... Babacığımı hiç bu kadar gergin görmemiştim... Ben ortada oturuyordum... Simsiyah saçlı iki adam da önümüzde...
O iki adamdan, önde ortada oturanında bir sorun olduğunu anlamıştım... Annem ve babam iki saat boyunca hiç konuşmadılar ... Öndeki adamlar da konuşmadı... Takside müthiş bir sessizlik, müthiş bir gerilim vardı...
Çocuk halimle, ne annemle ne babamla hiçbir şey konuşamamış, susup kalmıştım ...
Sonunda Kerkük'e vardık ... Arabadan indik... Babam hâlâ
gergindi ... Ama artık konuşabiliyordu ...
Arabaya binen o kişi şimdiki Barzani'nin babası olan Molla Barzani'nin yakın adamlarındandı...
Kerkük'teki Türkler'e büyük mezalimler yapmış olan Molla Barzani'nin adamı ...
Adam gençlik yıllarından babamı tanıyordu...
Kerkük topraklarında yaşayan Türkler'e neler yapıldığını bilen babam, ıssız çölün ortasındaki takside, yanında Trabzon'lu karısı ile Kolej'de okuyan 9 yaşındaki oğlunu götürdüğü kendi memleketindeki vahşi coğrafyanın, başına getirebileceği şeyleri düşünmüştü...

9 YAŞINDAKİ ÇOCUK
"Belki ters bir şeyler yapar diye düşündüm..." demiş beni de çok ürkütmemeye özen göstermişti...
9 yaşındaki Kolej'li çocuk, bu gergin maceradan sonra Kerkük'e geldi...
Bir de baktı ki şehirde herkes Türkçe konuşuyor... Biraz farklı bir lehçeyle... Ama her şeyiyle Türkçe...
Etraf hep Türkler'le dolu... Çarşıda, pazarda, sinemada, lokantada...
9 yaşındaki Kolej'li çocuk babaannesini öptü... Onun ve etrafındaki herkesin, sadece Türkçe konuştuğunu öğrendi...
Hiç kimse ne Arapça ne Kürtçe tek kelime bilmiyorlardı...
Türkler sadece okulda bir miktar Arapça öğreniyorlardı...
9 yaşındaki Kolej'li çocuk dedesinin, Enver Paşa'nın yanında savaşırken, Sarıkamış'ta donma tehlikesi geçirerek ayak parmaklarını kaybettiğini, herkesin Türkçe konuştuğu o Kerkük'te öğrendi...
Hayatı boyunca dedesinin evinin duvarında Atatürk'ün resminin durduğunu da...
Kerkük günleri çok güzel geçti... Ama bir sürpriz bekliyordu onu...
Okuluna ikinci sömestr için dönebilmesi hiç kolay olmayacaktı...
Çünkü, Kerkük'ten ayrılıp Türkiye'ye dönebilmesi için kaçırılması gerekiyordu... Hem de öz babası tarafından...
9 yaşındaki Kolej'li çocuk trene binene kadar ne olduğunu anlamamıştı..
Çok sevdiği yataklı tren, artık gergin bir bekleyişin mekânı olacaktı...
Öykünün o kısmı yarına ...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Anelka kaça geri verilir?   / 02-02-2005
 Katharine Blum'ün Çiğnenen Onuru...   / 01-02-2005
 Kadınlar neredeydi?..   / 30-01-2005
 Teşhis doğru   / 30-01-2005
 Annem, sevgilim ve ben...   / 29-01-2005
 Bana bak Del Bosque   / 28-01-2005
 Medya rüzgârları, CHP ve ben..   / 27-01-2005
 Beşiktaş'a Ersun Yanal   / 26-01-2005
 Bir erkek ve 2 kadın..   / 25-01-2005
 Kim bu Zafer?   / 24-01-2005
REHA MUHTAR
Çocukken Kerkük'ten nasıl kaçırıldım?.. (1)
9...
ALİ KIRCA
Türk televizyon tarihinin en yüksek reytingi!
Aslında...
MAHMUT ÖVÜR
Taksiler ne zaman değişecek?
İstanbul taksileriyle...
SAVAŞ AY
Finlandiyalı fizikçinin Van macerası
Geçtiğimiz günlerde...
REFİK DURBAŞ
Kurban edilen değerler
Dini ritüeller kaynakları olan...
HINCAL ULUÇ
Bıçakçı derhal istifa etmeli..
Levent Bıçakçı...
EMRE AKÖZ
Başları açık Nurcu kızlar
Yazı dizimizden sonra Nur...
MEHMET BARLAS
Türkiye'nin Karamehmetler'e ihtiyacı hep...
Perakende destek
Perakende destek
Güney Asya'ya yardım için düzenlenen "Top'tan Destek" maçında...
Nik!in ilk şovu
Nik!in ilk şovu
Anelka, takımla ilk idmanında attığı goller ve arkadaşlarıyla uyumu...
Gül: Irak'ta sürekli akılsızca işler yapılıyor
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Çin Halk...
Ağar: ABD'yi şikâyete hakları yok!
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, hükümetin, "AB meselesinde...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu