kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Savas Ay @ SABAH
Tel:
0212 354 40 22
Fax:
0212 274 83 81
 

Söz sırası eski Bakan Hasan Gemici'de

Hasan Gemici aradı geçen gün.. Eski bir bakan olmaktan çok bir insan olarak.. İçimi acıttı anlattıkları. Siyaseten değil, içten bir muhabbet yaptık Gemici ile. Diyordu ki; "Urla Barbaros Çocuk Köyü olaylarıyla ilgili bir açıklama yaptım, 'Okul Sütü Projesi' ile birlikte beni en çok heyecanlandıran 2 proje bunlardır dedim; 'Zevke Bak' diye manşete çekti bazı yayın organları."
Sonra belli ki içinde birikmiş tüm acıları, sancıları, umutları ve kırıklıkları şöyle sıraladı: "1997-2002 arasında Sosyal Hizmetler ve Sosyal Yardımlaşmadan Sorumlu Devlet Bakanı olarak çalışmanın ötesinde hizmet verdiğim konular itibarıyla hala kendimi çok şanslı sayarım."

'Ev ortamı...'
"Barbaros Çocuk Köyü Projesi'ni kendi çocuğum gibi gördüğümü hep söyledim. Anımsayın, 1997'de göreve başladığımda SHÇEK fiziki yaşam koşulları son derece olumsuzdu. Çocuklar büyük odalarda (koğuş sistemi) 30-40 kişi bir arada kalıyordu. Bir proje başlatarak mevcut yuva ve yurtları olabildiğince ev ortamına yaklaştırmaya çalıştık. Bu anlamda bizim için en önemli uygulama Barbaros Çocuk Yuvası'dır.
Amacımız çocukların çok çocuklu bir aile gibi 6-8 kardeş bir arada kalabilmeleri; başlarındaki bir bakıcı anneye 'anne' ya da 'abla' diyebilmeleri; bir ev ortamında ayrı odalarının, ayrı çalışma masalarının olması, koltuğa ya da halıya uzanıp TV seyredebilmeleri, acıktıklarında mutfak ya da buzdolabından bir şeyler yiyebilmeleri; okulda ve sokakta arkadaşlarına 'ev'de kalıyoruz diyebilmeleriydi.
Bunların çocuk için nasıl bir özlem olduğunu bırakın yetiştirme yurtlarını, yatılı liselerde okuyanlar bile çok yakından bilir. Bizden önce Refah-Yol Hükümeti zamanında Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı İzmirli hayırseverler desteğiyle yapılan bu köye, buralarda misyonerlik faaliyeti yapılacak gibi çağdışı bir anlayışla izin verilmemiş."

'Çocuk köyü dikkat çekmişti'
"Vakıf ile yönetimle ilgili tüm yetkiler SHÇEK'te kalmak üzere bir protokol yaparak 7 Aralık 1997'de İzmir Valisi Sayın Erol Çakır, İzmir Milletvekili Hakan Tartan ve Urla Belediye Başkan Sayın Bülent Baratalı'nın katıldığı bir törenle Çocuk Köyü hizmete açıldı.
O günden bu yana Barbaros Çocuk Köyü hep güzel haberlerle gündeme geldi.
Milletvekilleri, büyükelçiler, çocuk dostları orayı ziyaret ederek, takdirlerini dile getirdiler. Proje üniversitelerde tez konusu oldu. Ta ki 25 Ocak 2005 gününe kadar. O günden bu yana olup biteni izliyorum. Bu konuda tabii ki söylenecek çok sözümüz var. Artık üçüncü haftasına giren soruşturmanın sonuçlanmasını bekliyoruz. Ancak; bazı konuları sizinle paylaşmak isterim:
Olay başından bu yana kamuoyuna sansasyonel bir biçimde yansıtılmıştır. Önce bütün çocuklar tecavüz mağduru, birer seks kölesi gibi gösterildi. Mülki amir bile olayın içine karıştırılmaya çalışıldı. Köydeki bakıcı annelerin çocuklarla ilişkisi yazıldı çizildi.

'Olan çocuklara oldu'
Bu olayda başından bu yana çocukların yararı yerine; çocuklar ve oradaki görevliler bazı basın-yayın organlarının tiraj ve reyting beklentilerine; bazı kamu görevlilerinin kendi aralarındaki hesaplaşmalara: bazı kişilerin siyaseten gündeme gelme çabalarına; bazı çağdışı anlayışların haklı çıkma çabalarına kurban edilmiştir. Çocukların hukuku ve son derece hassas bir kurum olan SHÇEK'in hukuku ayaklar altına alınmıştır.
O çocukların ve SHÇEK'in bütün yuva-yurtlardaki çocukların yarın okullarına gidecekleri ve insan içine çıkacakları, kendilerini ne durumda hissedecekleri düşünülmemiştir. Büyük bir özveri ile 24 saat bu insanlara hizmet veren SHÇEK çalışanlarının onurları kırılmıştır. Sonuçta olan SHÇEK'e, çalışanlarına ama özellikle çocuklara olmuştur. Yazık olmuştur.
Bizler daha şimdiden bu olayı unutmaya başladık bile ama o insanlar ve çocuklar kırılan onurları, yaşadıkları travmalar ve yıkılan hayalleri ile baş başa kalacaklar.
Ben açıklamamda, 'Okul Sütü' ve 'Barbaros Çocuk Köyü' projelerini severek ve büyük heyecanla yaşama geçirdiğimi söylemiştim.
Projeden zevk alınmaz, olsa olsa bir projede severek çalışılır ve heyecan duyulur.

'Gereği yapılacak'
Yanlış, projede ve yapılan protokolde aranıyor. 'Protokol öyle öngördüğü için kız ve erkek çocukları ayıramadık' deniliyor. Protokol ellerinde, öyle bir hüküm yok. SHÇEK'te bütün yuva-yurtlarda 12 yaşından sonra kızlar ve erkekler ayrılır. Yetiştirme Yurtları Yönetmeliği'nin gereği budur. 1998 başında yuvayı açtığımızda çocuklar 4-5-6 yaşlarındaydılar. 2002'de ayrıldığımızda aradan 5 yıl geçmişti. En büyük çocuk 11 yaşına gelmişti.
O andan itibaren yapılması gereken, aynı köy içinde veya yakın çevrede kız, erkek çocukların gençlik evlerinde yetiştirilmesiydi. Nitekim 3 Haziran 2004'te Sayın Bakan'ın köyü ziyaretinde bir kız çocuğu bu ihtiyacı dile getirmiş ve orada '1 ay içinde gereği yapılacak' diye söz verilmiş.
Görevden ayrılalı 3 yıl geçmesine rağmen bu süre içinde gereğini yapmayanlarca bir şekilde olanlardan sorumlu tutulmaya çalışılmamı, sorumluluktan ve gerçeklerden kaçma çabası olarak değerlendirmekteyim."

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Azerbaycan Büyükelçiliği'nden beklenen yanıt geldi sonunda...   / 17-02-2005
 Bornova Erkek Yetiştirme Yurdu'nda neler oldu?..   / 16-02-2005
 Anelka, Alex, tavla. Bol bol laf ziyanlığı; Levent, Mansur, Serdar'la..   / 15-02-2005
 Mehmet Teoman 'öldürülünce' Nükhet Duru ne yaptı?..   / 14-02-2005
 'Gezmerem senden aralı Azarbaycan maralı...' *   / 13-02-2005
 Azerbaycan hakkında tezler ve antitezler   / 12-02-2005
 Kardeş Azerbaycan için yazılanlar doğru mu?..   / 11-02-2005
 Biz ayrıldıktan 3 saat sonra skandal patlamış meğer!..   / 10-02-2005
 Örümcek kadının öpücüğü ve katil sanığı İranlı kız   / 09-02-2005
 Hayal kırıklığının milliyeti olmaz   / 08-02-2005
ALTAN TANRIKULU
Yazmak ya da yazmamak
Gazetelerin en çok okunan...
MEHMET BARLAS
Erdoğan Mumcu'nun tepkisini önemse meyecek...
MAHMUT ÖVÜR
Mahkemeden trafik cezalarına iptal kararı
Yeni yıla...
SAVAŞ AY
Söz sırası eski Bakan Hasan Gemici'de
Hasan Gemici...
REFİK DURBAŞ
Sanatçının yeteneklisi...
Hukuk Fakültesi mezunu ve şu...
HINCAL ULUÇ
Özlem Tekin diye bir mucize!..
Vay Özlem Tekin vay.. Vay...
EMRE AKÖZ
'Bosfor Öküzü' ve Qemalizm
Dünkü Radikal...
El Paradiso de Kadıköy (Kadıköy cenneti)
El Paradiso de Kadıköy (Kadıköy cenneti)
Türkiye Ligi'nde rakiplere cehennem olan Kadıköy, İspanyol'a cennet...
Selçuk'a hem yuh hem alkış
Selçuk'a hem yuh hem alkış
Aurelio'nun yerine şans bulan Selçuk'u taraftarlar protesto etti.
Kabinede reform rüzgârı
Erkan Mumcu'nun gidişinden sonra Erdoğan kabinesinde yaklaşık 1...
Erdoğan, BM'nin işlevini sorguladı
Bosna Hersek'te bulunan Erdoğan, "BM, Irak'ta ve Kıbrıs'ta iyi sınav...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu