|
|
Türkiye sahte içki cenneti ölenler kimin umurunda
İstanbul'da bir lokantada içtikleri rakıdan ölenlerin sayısı 16, yoğun bakıma alınan hasta sayısı 30'un üzerine çıkınca, kamuoyunun gözü alkollü içecekler ile ilgili düzenleme ve denetleme yetkisinin hangi kurumda olduğuna çevrildi. Üç gündür basında yer alan haberleri takip ediyorum. Tütün, Tütün Malulleri ve Alkollü İçecekler Piyasası Üst Kurulu, içkideki vergi oranlarının yüksek olması nedeniyle cazip hale gelen sahte içkiden dolayı Maliye'yi suçluyor. Gerçekten suçlu Maliye mi? Yoksa gözünü para hırsı bürüyen insafsız kişiler mi? Bunun cevabını verebilmek için yasal mevzuata bakmak gerekir.
Yasal sorumluluk kimin? 4733 sayılı kanunla kurulan Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçecekler Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (TAPDK) görev ve yetkilerini belirleyen 3. maddenin (d) fıkrasından bir paragrafı dikkatinize sunmak istiyorum. Kurumun görev tanımında 'Tütün ve alkol tüketiminden kaynaklanan kamusal, toplumsal ya da tıbbi nitelikteki her türlü zararlı etkileri önleyecek düzenlemeleri yapmak, bunlarla ilgili kararları almak' denmesine rağmen, 16 kişinin sahte alkol üretiminden ölmesi ve 30 kişinin yoğun bakımda olması, acaba toplumsal ya da tıbbi nitelikteki her türlü zararlı etkileri önlenmesi gereken düzenlemeler kapsamında değil midir? Bu konuda TAPDK hangi düzenlemeyi yapmıştır? Yine aynı kanunun 8. maddesi 'Kuruluş ve faaliyet izni almadan alkollü içecekler üretmek üzere tesisi veya imalathane kuran ve işletenlere, işyerlerinde veya ikametgahlarında üretenlere, belgesi olmadan satış yapanlara' hapis cezaları öngörüyor. İyi de bunlarla ilgili düzenleme ve denetleme görevi kimin? Bu konu hangi denetim sonucu ortaya çıkacaktır? Elbette bu konuda tek yetkili kurum TAPDK'dır. Peki TAPDK bu konuda yasanın öngördüğü düzenleme ve buna dayalı denetleme görevini yerine getirmiş midir? Bana göre asıl sorgulanması gereken budur. Kamuoyunun bu konuda aydınlatılması lazım.
İş işten geçtikten sonra Alkollü İçecekler piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesi ile görevlendirilen TAPDK'nın internet sitesinde yer alan 'DUYURU'da, 'İstanbul'da ölümlere yol açan sahte rakı olayı medyadan öğrenilmiştir. Kurumumuz 1.3.2005 günü İstanbul'a bir denetim uzmanı görevlendirmiş, uzmanımız adli mercilere yardımcı olacaktır. Sonuç kamuoyuna bu sayfadan duyurulacaktır' deniliyor. TAPDK'nın bu açıklamasından sonra şu soruyu sormak hakkımız. Sizin göreviniz bu tür olayların önlenmesini sağlayacak düzenleme ve denetleme yapmak mıdır? Yoksa bu tür olaylara seyirci kalıp, gerçeği medyadan öğrendikten sonra denetim uzmanını adli mercilere yardımcı olmak üzere görevlendirmek midir? Yaşanan bu tür olaylar, yetkililerin zamanında görevini yapmamasından kaynaklanıyor . Adli ve idari soruşturmayı yürütenlerin bu konuyu da dikkate almaları halinde, belki bundan sonraki dönemlerde tedbir alınır ve bu tür talihsizlikler yaşanmaz.
|