|
Kalem, hokka, mürekkep
Mesele insanların farklı fikirler savunması, farklı önceliklere inanması değil. Demokratik çoğulcu tartışma ortamı zaten oradan doğar.
Ama ülkenin büyük gazetelerinden birini yönetme, haberlerini, manşetlerini seçme, ayrıca her gün yazarak görüşlerini iletme ve o çoğulculuğa katkı yapma şansı bulmuş birinden...
Hele hele bir de üniversite kökenliyse, fikirlerini "gerekçelendirme", düşünsel ve siyasi çoğulculuğa saygı, düşüncelerine sadece "menfaat" teslimiyeti değil, vicdani zaviye de katma çabası filan beklenir.
Bu kadar talihsiz bir yazıdan ziyade!
"Rusya'dan bu yıl 2 milyona yakın turist gelecek.
Ama bakın bir avuç militan ruh, Çeçen olayını kaşıyarak toplumu nasıl diken üstüne oturtuyor.
Menfaatimiz ABD ile ilişkilerimizi iyi yürütmekte.
Ama bakın bir avuç militan, köşelere çöreklenmiş bir avuç yazar işi nerelere götürüyor.
Menfaatimiz İsrail ile sağlam bölgesel ittifaklar oluşturmakta.
Hem ekonomik açıdan, hem güvenlik, hem de dünyadaki güçlü İsrail lobilerinin desteğini alma açısından menfaatimiz bu yönde.
Ama bakın bir avuç Filistin fanatiği bize nelere mal oluyor.
Azgın azınlıkların temel karakteri budur. Ülke menfaati onlar için bir şey ifade etmez."
Bu kendinden menkul "ülke menfaati" tarifi...
Farklı görüşleri, eleştirileri, duyarlılıkları, tepkileri olanları "azgın azınlık" ve "ülke menfaatini düşünmedikleri" için neredeyse "vatan haini" ilan etme edebiyatı...
Herkesi, birilerinin (kendisinin) makul gördüğünde uzlaşmaya, birleşmeye, tek tip düşünmeye davet...
Kendini "naif, saf" ilan etmiş "biraz duygusal" bir dolmakalemden çıksa bile, "sinsi bir totalitarizm" kokusu ve dokusu taşır.
Her sinsi totaliter koku ve doku gibi...
"Makullük, menfaat, ülke" gibi genellemeli "sağduyu" makyajına rağmen, güçlüye boyun eğmenin ve güçlünün boyun eğdirmesinin "meşru ve gerçekçi" olduğuna inanır.
Sorsanız en sıkı "demokrat" tır ama;
Dünya bir yana, Rusya'da bile devletinkinden farklı görüşlerle tartışılabilen "Çeçen sorunu" nun...
Dünya bir yana, ABD'de bile yönetiminkinden farklı görüşlerle tartışılabilen "ABD politikaları sorunu" nun...
Dünya bir yana, İsrail'de ve dünyanın her tarafında Yahudiler arasında bile İsrail'in sağ-Likud hükümetininkinden farklı görüşlerle tartışılabilen "İsrail politikaları ve Filistin sorunu" nun...
Burada, farklı bakış açıları, farklı bilgi, eleştiri, inanç ve ideallerle konuşulmasından, güçlülerin adaletsizliğinin tartışılmasından tiksinir.
Bu bakış açısına göre; güçlü olanın, size menfaat sağlayacak olanın karşısında...
Adalet, hak, hukuk, insanlık, vicdan, demokrasi, özgürlük, tarih, mağdurluk ve mazlumluk gibi pencerelerden bakarak, olayları değerlendirmeye çalışmak, güçlülerin de haksız olabileceğini söylemek, bir de böyle seslerin bulunabilmesi "azgınlık"tır.
Elbette devletlerin devletlere...
Halkların halklara...
İnsanların insanlara; ebedi, fanatik ve kör düşmanlık duymasını, körlüğün haklılıkla haksızlığı ayırmaktan aciz olmasını, meşru mücadele ile kör terörün birbirine karıştırılmasını hiçbir "vicdan ve akıl" terazisi savunamaz.
Ama, "güçlüye kara sevdayla bağlanıp nemasını toplamak, başlık parası, çeyiz veya drahoma kapmak" adına, ülkenin büyük bir gazetesinin böyle bir gazeteci mantığıyla yönetilmesi, "hürriyetçi, demokrat, AB" ci bir hokkanın içinde böyle totaliter mürekkep bulunması gerçekten acı.
Bir kısım gazetecilik böyle olunca, birileri de çıkar, "ülke menfaatini ben belirlerim" der; Ceza Kanunu'nu hokkanın başına geçirir!
|
