kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Turnusol günleri

Hayır, konumuz eski Sovyetler Birliği coğrafyasındaki ülkelerde peş peşe düzen değiştiren "Demokratik devrimler"den biri değil.
Türk aydınları ve siyasilerinin zorlu "tutarlılık sınavı" ndan geçecekleri önümüzdeki iki haftadan söz ediyoruz.
Strasbourg'taki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) temyiz organı, yani nihai karar mercii olan 17 yargıçlı Büyük Daire'si aşağıyukarı bir hafta arayla iki önemli davada son sözü söyleyecek: Biri 12 Mayıs'ta Öcalan kararı. Diğeri ise 18 Mayıs'ta Leyla Şahin kararı.
Gelen bilgiler, iki karardan birinin "evet", diğerinin ise "hayır" olacağı yönünde.
Yani Öcalan'ın "Adil yargılanma hakkının ihlal edildiği" iddiasına "evet". Leyla Şahin'in "Üniversitelerde türbanın yasaklanmasının hak ihlali olduğu" iddiasına ise "hayır".

Bazı
temel gerçekler
Türk aydınları, hukukçuları ve de siyasilerinin sınavı da işte o zaman başlayacak. Bakalım kimler iki kararın birden arkasında durmak ya da iki karara birden karşı çıkmak cesaretini, dürüstlüğünü ve de tutarlılığını gösterebilecek? Kimler AİHM üstünden siyasi mevzi kazanma hesaplarına girerek, örneğin Öcalan kararını "Türkiye'yi bölmeyi amaçlayan sinsi planların bir parçası" görüp, Şahin kararını "Laikliğin aşılmaz kalesi" ilan edecek? Ya da kimler kararlardan birinde başını devekuşu gibi kuma gömüp, diğerini alkışlayacak veya yerden yere vuracak? İyi niyetlilere de, kötü niyetlilere de iddialarını hiç değilse dürüst temellere dayandırabilmeleri için hukuki gerçekleri hatırlatalım:
* Türkiye, AİHM kararlarının iç hukukun üstünde olduğunu hem yasa, hem de Anayasa değişiklikleriyle kabul etti. Bu kararların yasalara veya Anayasa'ya aykırı oldukları iddiasıyla dava açılamayacağını da yine hukuk mevzuatına yerleştirdi.
* Öcalan kararı, mutlaka yeniden yargılama yolunun açılması sonucunu doğurmuyor.
* Öncelikle dış hukuk süreci Avrupa Konseyi Delegeler Komitesi'nin kararın uygulanıp uygulanmadığı yönünde denetimini tamamlamasından sonra bitecek.
* Ardından sıra Türkiye'nin kararı "yorumlama" ya da " düzeltme" haklarını değerlendirmesine gelecek.
* Bu yollar da olumlu sonuç almadan tüketilse bile, AİHM Büyük Dairesi'nin kararı yine de yeniden yargılama anlamına gelmeyecek . Sadece yeniden yargılanma hakkının tanınması demek olacak .
* Öcalan konjonktüre bakıp bu hakkını kullanmaya gerek duymayabilir. Ama kullanırsa son sözü hukuk söyleyecek. Pekala "Yeniden yargılamaya gerek yok" kararına da varabilir.
Kısacası nereden baksanız, AİHM kararına noktanın konulması en az bir yıllık hukuki süreci gerektirecek.

Kararın
püf noktası
Leyla Şahin davasıyla ilgili karara gelince, bu konuda en büyük sorumluluk, şu sıralar türbanı ısrarla gündemde tutmaya çalışan bazı iktidar odaklarına düşecek. Özellikle de Meclis Başkanı hukukçu Bülent Arınç'a.
Bakalım AİHM kararına da "Merve Kavakçı'yı Meclis'e sokmayanlar Meclis dışında kaldı" türünden intikam duygularıyla güçlendirilmiş popülizmle mi yaklaşacak, yoksa milletvekili yeminindeki "Hukukun üstünlüğüne bağlı kalma" sözüne uygun mu davranacak? Ayrıca bakalım, Arınç ve onun gibi "Acilciler", AİHM kararının "Türban her koşulda yasaklanmalı" anlamına gelmediğini, sadece "Türban yasağının yürürlükteki mevzuata uygunluğunu" onayladığını seslendirecekler mi? Ve de bu konuda yasa ve Anayasa değişikliğinin yolunu kapatmadığını?
O zaman iki seçenek olacak önlerinde: Ya gereğini yapacaklar, ya da susacaklar. En azından şimdilik. Hiç değilse toplumsal mutabakat sağlanıncaya kadar...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Unutmak Anlaşması   / 05-05-2005
 Sevilmiyor ama seçiliyor   / 04-05-2005
 Sistemin sigortası   / 03-05-2005
 Siyasete veda   / 02-05-2005
 Tarihe geçecek gezi   / 01-05-2005
 Türkiye Başsavcısı   / 30-04-2005
 Yaman çelişki   / 29-04-2005
 Türkiye-İran-İsrail   / 28-04-2005
 Brüksel'den gazel okumak   / 27-04-2005
 Bumin, türban, Anayasa   / 26-04-2005
ERDAL ŞAFAK
Turnusol günleri
Hayır, konumuz eski...
ÖMER LÜTFİ METE
Kalkınma, Adalet ve Koç
Başbakan dün ' Forum...
UMUR TALU
O devletin elindeydi!
Devletin elinde "çok...
Blair'e sandıkta "yaşlı dopingi"
Irak savaşı hızını kesemedi. Muhalefetin yeni lider arayışına...
İnsan Hakları Mahkemesi Türk avukat arıyor
Aylık 5 bin 500 euro maaş verilecek avukatların Türkçe'ye çok iyi...
100 Milyon $
100 Milyon $
F.Bahçe'nin CEO'su Ersalman: "5 yıl önce 16 milyon $ olan gelirde 100...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu