kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

Niyet mektubuna inanan dövizi satıp bonoya yatar

IMF ile yeni program, geçen yıl yüzde 24.7 olan Hazine ortalama faizinin bu yıl yüzde 16.4'e gerileyeceğini, yüzde 12.7 gerçekleşen reel faizin 9.4'e düşürüleceğini öngörmüş. 2005'in ilk üç ayında Hazine faizi yüzde 19.2, reel faiz de yüzde 10.4 düzeyinde gerçekleşti. Yani yıllık hedeflere varmak için faizlerin nominal ve reel olarak düşüşünü sürdürmesi gerekiyor.
Faizlerin düşüşüne karşılık yıllık bazda yüzde 9.4'lük reel kazanç ise geçmiş yıllara göre biraz daha düşük, ancak beklenen enflasyona ve dünyadaki getirilere göre yüksek. Beklenen yıllık ortalama tüketici enflasyonu olan yüzde 8'den daha yüksek bir reel kazanç vadediyor devlet iç borçlanma senetleri.
* İki krizin karşılaştırması- Yeni programın 2005 ayağında yatırımcıları ilgilendiren bir başka veri döviz kuru ile ilgili olanı. Geçen yıl 1.422 YTL olarak gerçekleşen ortalama dolar kurunun bu yıl 1.378 YTL'ye ineceği öngörülmüş. Bu da yıl bazında yüzde 3.1'lik bir düşüşü işaret ediyor. Bitişikteki tabloda yer alıyor. Yüzde 8'lik tüketici enflasyonu da bunun üzerine binince dolarda kalan yatırımcının, sadece kur nedeniyle kaybı yüzde 10.2'ye yükseliyor. 2005'in böyle tamamlanması halinde dolar 2001 sonrası dördüncü yüksek kayıplı yılını yaşayacak.
Bitişikteki tabloda kırmızı çizgi içine alarak dikkat çekmek istediğimiz gibi, doların 2001 reel kazancı yüzde 38.7'yi bulmuş. Ancak ardından 2002'de yüzde 21.5, 2003'te yüzde 32.4 ve 2003'te yüzde 13.1 reel kaybı olmuş. 2003'teki yüzde 32.4'lük kayıp ise döviz taşımanın serbest bırakıldığı 1984'ten beri görülen en yüksek oranlı kayıp. Doların bundan önce 1994 krizi sonrasında da değer kaybı olmuştu. Ancak 1994'te yüzde 31.0 reel kazanç sağladıktan sonra doların yüksek oranlı kaybı 1995'te yüzde 20.4 ile sınırlı kalmıştı. Dört yıllık yüzde 2 dolayındaki kayıpkazancın ardından 2000'deki yüzde 22.7'lik yüksek kaybı 2001 krizi izlemişti.
* İki dönemin farkı- 1994 ile 2001 sonrası dönemlerin temel farklılıklarından biri kur rejimi, diğeri siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanması, bir diğeri de AB faktörü ile yabancı sermaye girişinin hızlanması ve yerli sermayenin harekete geçmesi olarak gösterilebilir. Buna paralel olarak yerli paranın değer kazanması hızlandı ve 2001 sonrası enflasyon tek haneli rakamlara inerken doların değer kaybı çift haneli rakamlara yükseldi.
* Bono-dolar makası- IMF'ye sunulan programda yer alan veriler, yılın ilk dört ayında döviz kurunda ortaya çıkan sonuçların, zaman zaman dalgalanma olsa da, yıl boyunca korunabileceğini söylüyor. Dolar kurunda yüzde 10.2'lik reel kayba karşılık program, Hazine faizlerine yatırım yapanlara yüzde 9.4 reel faiz sunuyor. Getiride meydana gelen kazançkayıp farkı yüzde 19.5'i buluyor. Yani hükümetin öngörüleri gerçekleşirse dolarda kalanlar yüzde 9.4'lük reel faizden oldukları gibi, kurdan ve enflasyondan dolayı yüzde 10.2 kayba uğrayacaklar.
* Yüksek kayıp kazanç- Programa, hükümete, IMF'ye güvenen finansal yatırımcının seçeneği belli, yolu açık. Dövizi satıp bonoya yatmak veya bonoda ve YTL'deyse pozisyonunu sürdürmek. 2001 yılının sonbaharından itibaren ortaya çıkan uzun vadeli eğilime devam etmek. Hükümet ve IMF'nin öngörüleri doğru çıkarsa, yüksek reel kazanç elde etmeyi sürdürecekler. Tıpkı geçmiş 3.5 yılda olduğu gibi.
Zor durumda olanlar ve seçeneksiz kalanlar ise programa, hükümete veya IMF'nin dediklerine güvenmeyenler. İhtiyatlı veya aşırı ihtiyatlı olanlar. Onlara da, mevcut trendlerin tersine hareket etmek kalıyor. Haklı çıkarlarsa yüksek kazanç elde edecekler, ama bir kez daha yanılırlarsa da, kayıpları yüksek olacak.
* Sonuç- "Çoğu zaman sakındığımız için aldanırız, inandığımız için değil" Cardinal de Retz

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 IMF kutusundan, 'Faizde indirime devam' mesajı çıktı   / 13-05-2005
 Sanayinin tacını yabancı giymek üzere, bizim özel sektör nerede?   / 11-05-2005
 Faiz düşüşü ile istihdam vergilerini düşürme fırsatı   / 10-05-2005
 Sadece cari açık değil, herşey rekor   / 09-05-2005
 Türk döneri Almanya'dan çıkıp dünya markası oluyor   / 06-05-2005
 En büyük projeye yeni bir hamle gerek   / 05-05-2005
 Her mayısta piyasalar dönüyor, bu gelenek acaba tekrarlanacak mı?   / 04-05-2005
 Çin, ekonominin lokomotifine set çekti, başka çıkış yolu var mı?   / 03-05-2005
 Yabancıların düğünü var "beşibiryerdesi" de bizden!   / 02-05-2005
 Kuşadası örneğine bak, borsada yerli-yabancı tercihini anlarsın   / 29-04-2005
GÜNTAY ŞİMŞEK
Milyar dolarlık ihaleye ucuz tarife
Atatürk...
OKAN MÜDERRİSOĞLU
İşsizlik sigortasına ince ayar
Haftasonu, Sanayi Bakanı...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Niyet mektubuna inanan dövizi satıp bonoya yatar
IMF ile...
GAZİ ERÇEL
2000 yılı rakamları 2004'e göre daha başarılı
Son...
Kebap erkeği bozar mı?
Reha Muhtar'la Ateş Hattı bu hafta 'kebap sorununa' el atıyor. Muhtar...
Ölümün giriş kapısında ışıklı tünel var
Kısa süreliğine ölümün soğuk yüzü ile tanışanların iddiasına göre,...
Kanal kanal geziyorlar
Kanal kanal geziyorlar
Müslüm Gürses meslektaşlarını eleştirdi: "Ben de çıkıyorum ama günde...
Dini hayatta sivil süreklilik sağlandı
Dini hayatta sivil süreklilik sağlandı
Tarikatların doğuş döneminde camiler resmi daire halini almıştı.
IMKB
E: 25.326 D:% 0,84
DOLAR
S: 1,367 D:% 0,257
EURO
S: 1,729 D:% -0,260
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu