kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gulse Birsel @ SABAH
 

Nerede bende Ege muhabbeti!

Hayatta bazı şeyler doğuştan yetenek olarak gelir, bazıları sonradan öğrenilir. Ancak, "uzun sofra muhabbeti", bana doğuştan yetenek olarak verilmemiş, ayrıca bütün çabalarıma rağmen henüz öğrenememiş olduğum bir konu! Hani yaz akşamları balkona, bahçeye masa atıp, üç beş meze, bir kavun, bir beyaz peynir peynir eşliğinde, iki kadeh rakıyı altı saatte bitiren tipler vardır. Karşılıklı oturup bir konu üzerinde, politika olsun, eş dost dedikodusu olsun, hayat olsun, televizyon dizileri olsun, iki saat muhabbet ederler. Cümleler arası es, zaman zaman 30 saniyeyi bulur! Hatta belki bir süre sonra birisi hafiften bir şarkı mırıldanır. Kötü sesli olsa da ötekiler dinler, vs! Sanki 350 yaşına kadar yaşanacakmış da, bu bol vakitler ancak bu şekilde geçebilirmiş gibi. İşte ben, bundan sonraki hayatımda onlardan olmak istiyorum!
Dün Çeşme ve Çeşme'deki "lezzet merkezlerinden" bahsetmiştim biliyorsunuz. Ve yine dün, yazıyı okuyanlar hatırlayacaktır, "Langusta'ya gidip ne mezeler yedik, ne böcekler götürdük, ne rakılar, ne sakız likörleri" gibi bir ifadem olmuştu. Hah, işte bütün bunlar yaklaşık 45 dakika sürdü!
Türkler'in mutfak ve yemek kültürüyle ilgili kitaplarda, Orta Asya'daki atalarımızın göçebelik ve ağır çalışma şartları yüzünden, yemeğe oturup uzun uzun vakit harcamadıkları, herkesin konuşmadan, hızlı hızlı yiyip, diğerlerine "Afiyet olsun" dedikten sonra kalkıp hemen işine döndüğü yazar. İşte genetik olarak bende o yıllardan bu yıllara hiçbir değişiklik olmamış! Güya baba ve eş tarafından Ege'liyim, ama nerede bende Ege muhabbeti? Fıs! Langusta'da Rum müzikleri eşliğinde dört beş çeşit mezeyi 10 dakikada, böceği (ayıklama süresi de dahil) ve salatayı 15 dakikada yiyip, tatlı, kahve ve likörle birlikte, çiğneme süresini 30 dakikada tamamlayıp, ısmarlama ve sipariş bekleme de dahil, dediğim gibi, 45 dakikada masadan kalktık!
Neyse ki zarif eşim de benimle aynı kafada. Veya, karşısında başka bir İzmirli olmadığı için mecburen Orta Asya steplerinin adetine uyum sağlamış! Mezeler gelmişken böceği, böceği yerken tatlı çeşidini soruyoruz! Sanki arkamızdan atlı kovalıyor! Nereye yetişeceksek Çeşme'de tatilin ortasında? Neyse, lafı uzatmadan size birkaç adres daha vereyim. Alaçatı'ya gitmişken Tuval'de bir yemek yemenizi tavsiye ederim. Bu sene mönüyü Mutfakta Dört Mevsim kitabının yazarı, Gökçen Adar hazırlamış. Mezeler nefis. Patlıcan salatası, deniz börülcesi gibi daha bilinen tatlar dışında mesela "deniz otu" gibi bilinmeyen lezzetler, "güllü baklava" gibi daha önce başka yerlerde tatmadığınız çeşitler de var. Bir de tabii Tuval'in etleri özel alınıp hazırlanıyor, hakikaten birinci sınıf. (232) 716 98 08.
Sıra daha hesaplı bir seçeneğe geldi. Sardunaki, Alaçatı'da bilindik caddeler üzerinde değil, biraz daha aramak gerekiyor. Ama bulduğunuzda bahçe içinde lezzetli Girit yemekleri yemek veya ev kahvaltısı için doğru adres. Dağ çileği, portakal, incir reçelleri nefis! (232) 716 02 06.
Bu arada Alaçatı'da şöyle bir dolaşıp, beğendiğiniz yerde de oturabilirsiniz. Kötü bir kafeye rastlamanız, lezzetsiz yemekler yemeniz düşük ihtimal. Her yerde sızma zeytinyağı bulunması, hatta bazı yerlerin kendi zeytinyağlarını satması, benim gibi sadece zeytinyağı ile yaşayan biri için mutluluk verici oldu! Zeytinyağ tamam da, bir gün, sofra muhabbeti konusunda da Egeli'leşip, uzun uzun demlenen insanlardan olmak istiyorum. Farkındayım ki, bunun için yiyecek ve içki miktarını artırmak değil, lokmaların arasındaki muhabbet süresini açmak gerekiyor!
Yoksa benim hızımla altı saat boyunca yiyip içen bir insanın o masadan sağ kalkması düşük ihtimal!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ege ruhu!   / 18-06-2005
 Tatil depresyonu nedir?   / 04-06-2005
 İçin için gülümsemek!   / 29-05-2005
 Fıkralar öldü mü?   / 28-05-2005
 Organik enginar ve ekolojik nikâh şekerleri!   / 22-05-2005
 Milletlere göre tatil planları!   / 21-05-2005
 Paris Hilton adındaki kız!   / 15-05-2005
 Taraftar ruhu!   / 14-05-2005
 'Modern' bir pazar günü!   / 01-05-2005
 Televizyon beyni geliştirir mi?!   / 30-04-2005
GÜLSE BİRSEL
Nerede bende Ege muhabbeti!
Hayatta bazı şeyler doğuştan...
AYŞE TÜTER
Kayık pide
Yufkayı düz bir zemine yayın. Zeytinyağı ve...
Çayır çimene yayıldılar!
Çayır çimene yayıldılar!
Soğuk havadan illallah diyen İstanbul'un elitleri, Korunmaya Muhtaç...
Her haliyle güzel!
Her haliyle güzel!
Moda Polisi
Aşırı dekolte kıyafetleriyle adından söz...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.