kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Krala selam

Sporun asla sadece spor olmadığını söyleyenler bir kez daha haklı çıktı. Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin kararı Fransa Cumhurbaşkanı Chirac için "Coup de grâce" oldu. Yani "Öldürücü darbe" veya "Ölüm vuruşu..."
İlk darbeyi 29 Mayıs'taki AB Anayasası referandumunda almıştı. İkincisini AB'nin 17 Haziran'daki Brüksel zirvesinde. Ama en çok dün Singapur'daki oylamanın sonucu onu sarstı. Yere serdi.
Artık 2007 ilkbaharına kadar bir "Siyasi mevta" oturacak Elysee Sarayı'nda... AB zirvelerinde de "Sonbaharındaki başkan baba" muamelesi yapılacak.
Onu en çok kahreden, bu üç darbenin ikisinin hiçbir zaman hoşlanmadığı, hatta nefretini gizlemeye gerek duymadığı İngiltere Başbakanı Tony Blair'den gelmesi oldu.
Oysa Brüksel'in rövanşını Singapur'da alacağından emindi. 2012 Olimpiyatları'nı Paris'e kazandıracak, daha önemlisi Londra'nın kazanmasını önleyecekti. Canını dişine taktı. Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin oylamalarda etkin üyeleriyle tek tek görüştü. Tanıtım filminde Modern Olimpiyatlar'ın kurucusunun bir Fransız, Pierre de Coubertin olduğunu hatırlattı, 114 üyeye (Türkiye'den hiçbir delege yoktu) şöyle seslendi: "Barış, paylaşım, saygı, dostluk, uluslar ve kültürler arasında diyalog olimpiyat değerleriyse, bunlar Fransa'da var."
Kulislerdeki iddiaya göre, Chirac'ın bir yandan saygıdan ve kültürler arasında diyalogtan söz ederken, bir yandan da İngiliz, Fin ve İskoç mutfaklarıyla alay etmesi inandırıcılığını yitirmesine yol açtı.
Hatta İskoç kökenli İngiliz olarak çifte ok gönderilen Blair'in bu sözlü saldırıyı duyunca sevinç çığlıkları attığı bile söyleniyor.
Özetle, Chirac çok değil iki ay öncesine kadar Avrupa'nın en güçlü lideri gösteriliyordu, Blair ise yolun sonuna gelmiş bir siyasetçi. İngiltere'deki seçim ve Fransa'daki referendum herşeyi alt-üst etmeye yetti.
Şimdi Avrupa'da biri geleceğe inanan "vizyon sahibi" lider olarak görülüyor, diğeri ise geçmişte yaşayan bir gölge...

2012'de nerede olacağız?

Güç dengesindeki bu köklü değişim, hiç kuşkusuz Türkiye'nin de elbette çok ama çok işine geliyor. Zaten AB Dönem Başkanı İngiltere ile önümüzdeki hafta yapılacak ilk resmi temasta da bu hava değişikliği görülecek.
Ancak AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn'in ifadesiyle, "Avrupa'da bitmek bilmeyen tartışmalardan yorulan Türkiye"nin, Blair'in yaşlı kıtaya getirdiği gençlik aşısından yararlanabilmesi için ev ödevinde hiçbir soruyu boş geçmemesi gerekiyor.
Biz üstümüze düşeni yerine getirirsek, "Avrupa halklarını uzlaştırmak" iddiasıyla yola çıkan Blair'in Türkiye aleyhindeki sesleri susturamasa bile etkilerini hayli kıracağından emin olabiliriz.
Dün bir yemekte bir araya geldiğimiz Fransa'nın eski Kültür Bakanı, Sosyalist Parti'nin cumhurbaşkanlığı adaylığına oynayan ağır toplarından Jack Lang önemli bir değerlendirmede bulundu: "Önyargılı, küçük hesaplar peşindeki kasaba politikacıları yolun sonuna gelmek üzereler. Pek de uzak olmayan gelecekte çoğunun tasfiye olduğunu göreceksiniz. Yeter ki siz işinizi iyi yapın..."
Haklı; Türkiye'nin müzakerelerin neredeyse sonuna yaklaşacağı 2012 Londra Olimpiyatları sırasında Avrupa'da yeni bir politikacı kuşağı etkin olacak.
Singapur'daki tanıtımda "Dünya gençliğini harekete geçirmek istiyorsanız, Londra'dan başlayın" çağrısı yapan Blair'in hedeflediği modern, cesur, bencil olmayan bir kuşak...
Evet, (kötü) kral öldü, yaşasın (iyi) kral... Bu yeni gerçeği İskoçya'nın Glenagles kasabasındaki G-8 zirvesinde dün Chirac da anladı herhalde.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Gerilimin nedeni seçim telaşı mı?   / 06-07-2005
 Kökünü kurutmak   / 05-07-2005
 Nobel'e 4 adayımız var   / 04-07-2005
 Suveren Boğazı şehitleri   / 03-07-2005
 Yüksek yargıdan mesajlar   / 02-07-2005
 Doğrular ve yanlışlar   / 01-07-2005
 Zor viraj geçildi   / 30-06-2005
 Yeni bir Ağar   / 29-06-2005
 Biz de tartışalım   / 28-06-2005
 Afla çıkıp dağa gidenler   / 27-06-2005
ERDAL ŞAFAK
Krala selam
Sporun asla sadece spor olmadığını...
ALİ KIRCA
Azaldık azar azar!
Bu yazı tam on yıl önce bugün, bu...
ÖMER LÜTFİ METE
Bir İstanbul katliamı
İstanbul binlerce yabancı mimarın...
UMUR TALU
Zenginin çenesi
Zenginler "yardımsever" olur;...
İkinci raund da Blair'in
Önce AB bütçesi konusunda karşı karşıya geldiler, sonra da 2012...
Göstericiler kendi kanunlarını yazdı
Dünyanın en zengin 8 ülkesinin liderleri, dün 3 günlük...
Pires piresi
Pires piresi
Fransız yıldız, G.Saray'dan senede 2 milyon 750 bin Euro ile 3 yıllık...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu