kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Milliyetçilik ve din kötüye kullanılmamalı
Belkıs Kılıçkaya'dan bir not
ŞAKA - İstek parçalar

Milliyetçilik ve din kötüye kullanılmamalı

Sırplar'ın Bosna'da giriştikleri soykırıma Yunan gönüllülerin de katılmalarına değinen dünkü yazımda, bunların seslendirdikleri gerekçeyi, Yunanlı gazeteci Takis Mikas'tan alarak dün aktarmıştım.
1995 Eylül'ünde bunlarla yapılan röportajları yayınlayan "Elefteri Ora" gazetesine şunları söylemişti soykırım suçunun iştirakçileri olan Yunan milisler:
-Vatikan, Siyonistler ve ABD, Ortodoks Hıristiyanlara karşı sinsi bir komplo hazırladılar. Bunu Sırbistan'da başarırlarsa sıra Yunanistan'a gelecektir.
İlk cümledeki "Ortodoks Hıristiyanlar" kelimelerini çıkartın. Yerlerine mesela "Sünni Müslümanlar" kelimelerini koyun. Bu cümle, Irak'taki direniş eyleminin gerekçesi de olmaz mı?
Veya şöyle deyin:
-Vatikan, Fener, Siyonistler, Sabetayistler, Megalo-ideacı Rumlar, ABD ve AB, Türkiye'ye karşı sinsi bir komplo hazırladılar. Amaçları Türkiye'yi bölmektir.
Aslında dünyaya ve siyasete bakışı bu yaklaşımla yönlendirdiğiniz zaman "Uluslararası Fanatizm ve Komplo Teorileri Olimpiyat Oyunları"nı gayet rahat düzenleyebilirsiniz.
Ama bu bakış açısı eyleme geçtiği zaman, mesela Bosna'daki Müslümanlara karşı Ortodoks ittifakının soykırım uyguladığına tanık oluyorsunuz. Veya Hindistan'da kentler, Hindularla Müslümanların birbirlerini boğazlamasına, evlerin ve işyerlerinin yağmalanmasına sahne oluyor. Yahut Anadolu'da yüzlerce yıl birlikte yaşayan milliyetler, mezhepler, birbirlerini yok etmek için kitlesel eylemlere geçiyor. Ya da uygarlığın beşiği Avrupa'da Beethoven'in, Hegel'in, Marx'ın Almanları, Yahudi ırkını yok etmeye yönleniyor.
Demek ki toplumların "Milliyetçilik" ve "Din" öğelerini kötü kullanmaları durumunda, bu dünyada barışın ve istikrarın egemen olması mümkün değildir. Bu öğeleri istismar etmek için komplo teorileri üretenlere karşı toplumlar bilinçli ve mesafeli davranamadıkları zaman, o toplumların sonunda felaketlerle karşılaşmaları da kaçınılmazdır.
Burada "Ulusal kimlik" sorunu da karşımıza çıkıyor.
Dün Zaman'daki yorumunda Herkül Millas "Ulusal Kimlik" konusuna değinirken şunları söylüyordu:
-Ulusal Kimlik, boynumuza asılmış bir etiket, bir tabela gibi bir şey değildir. Derimizin altına işlenmiş bir mikroçip gibidir. Çalışır o, işler, bizi yönlendirir. Önyargıların, stereotiplerin, hep biz haklıyız anlayışının kökeni de öyle anlaşılır.. Kimlik yalnız 'Öteki'ni karikatürize etmez, kendimizi de dev aynasında gösterir, deforme eder. Bedeli var kimliğin. Yalnız kıvanç ve dayanışma kaynağı değildir. Ve bunun bilincinde olmayan, ne kendisi ile ne de komşusuyla barışık olabilir.
-Kimliklerle katı bir ilişki içinde olanlar 'gerçek'le de öyle katı bir ilişki kuruyorlar. Örneğin taraf oldukları tartışmalarda kendi yanlarının her konuda, her zaman, tam olarak haklı olduklarına inanırlar. Oysa yaşamın öylesine siyah-beyaz bir berraklık içinde olma olasılığı zaten çok küçüktür. Genellikle her karşıtlıkta tarafların biri bazen, bazı konularda, bir dereceye kadar haklı oluyor. Mutlak gerçekler ancak mutlak kimlik sahipleriyle yapay bir dünyada var olabiliyor.
Diyorum ki, bu konuları tüm toplumlar gibi bizim de ciddi biçimde tartışıp değerlendirmemizin zamanı gelmiştir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Her ulusun dolabında saklı iskeletler vardır   / 12-07-2005
 "Hayat tarzı" denince aklınıza ne gelir?   / 11-07-2005
 Yurttaş gazeteciler, bloggerler ve habercilik   / 10-07-2005
 Herkes her şeyi biliyor ama bunun faydası yok..   / 09-07-2005
 Dili tam bilmeden konuşmak ve yazmak mümkündür   / 08-07-2005
 Her gün alfabeye yeniden başlamak bıktırıyor   / 07-07-2005
 Bütün uluslararası gerginlikler böyle olsa   / 06-07-2005
 Büyükelçi olabilen diplomatı emekli mi edeceğiz?   / 05-07-2005
 Mutlaka okunması gereken üç kitap   / 04-07-2005
 Mesleki alınganlıklarda ölçü kaçmamalı   / 03-07-2005
MEHMET BARLAS
Milliyetçilik ve din kötüye kullanılmamalı
Sırplar'ın...
İLKER SARIER
Yabancı sermaye
Bu memleketteki "resmi görüş"...
MAHMUT ÖVÜR
Kanal 7'lilerin 'önlenemez yükselişi'
Bugün Meclis RTÜK...
SAİT GÜRSOY
Meslek seçiminin önemi
Üniversite adaylarının...
SAVAŞ AY
Bodrum'un yanında 'Çeşme' akmaz be gardaş!..
Bir ara...
Artık G.Saraylıyız
Artık G.Saraylıyız
SABAH, İliç'in eski takımı Partizan'ın kampına girdi.
Peru'ya kısmet
Peru'ya kısmet
Carew'in Lyon'a gitmesinin ardından en az Norveçli golcü kadar...
Başbakan isterse hemen giderim
TRT Genel Müdürü Demiröz istifa sinyali verdi: "Başbakan'a minnet...
'Filistin Kervanı' İstanbul'a geldi
Strasburg'dan Kudüs'e doğru yola çıkan savaş karşıtları, Sultanahmet...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu