kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
AK Parti'nin dayanılmaz siyasi yalnızlığı
ŞAKA - Kıskançlık
Enerji üretiminde ademi merkeziyetçilik

AK Parti'nin dayanılmaz siyasi yalnızlığı

Başbakan Erdoğan'ın da, AK Parti'nin beyin takımının da anlamakta zorlandıkları bir durum var. Bunu, yaptıkları her açıklamadan anlamak mümkün.
Son olarak partisinin il başkanlarına hitaben dün şöyle dedi Erdoğan:
- Siyasetin millet nezdinde son dönemde kazandığı itibarı kesinlikle basit polemiklerle kaybettirmeyeceğiz. Bir defa fosilleşmiş bir yapı var. Bunlara alışığız. Bu siyasi söylemlere miadı dolmuş seviyesizce beyanlara asla biz katılmayacağız ve bu polemikler içerisinde asla bizim partimizin bir temsilcisi yer almayacak. Aksine duruşumuzu, seviyemizi en önemlisi Türkiye' nin hedefleriyle ilgili hassasiyetlerimizi koruyarak siyasetin bu demode aktörlerini milletimize teşhir etmiş olacağız.
Bu konuşmanın içindeki " Fosilleşmiş yapı ", " Miadı dolmuş seviyesizce beyanlar ", " Siyasetin demode aktörleri " benzeri ifadeler, başlı başına birer polemik nedeni olabilir. Bu ifadelerle dolu bir konuşmada Başbakan Erdoğan istediği kadar " Seviyemizi koruyacağız " desin, bunlar sonunda birer bumerang gibi, daha ağır ifadelerle kendisine ve partisine dönecektir.
Ancak asıl sorun bu tür polemiklere çanak tutmaktan öteye boyutlar içeriyor.
Buna " AK Parti' nin siyasi yalnızlığı " da diyebiliriz.
Erdoğan istediği kadar kendisinin ve partisinin siyasi doğum tarihinin 3 Kasım 2002 genel seçimleri olduğunu söylesin. Hepimiz biliyoruz ki, onlar da kökü geçmişte olan bir siyasi sürecin aktörleridir. Onlar da genlerindeki eski bilgilerle, şu anda siyasette ve iktidardalar. Devletin ve toplumun bütün alışkanlıkları da yerli yerinde durmakta. Aynı şekilde " Siyasetin Rantı " kavramının AK Partili kadrolarca algılanmasında da hiçbir değişiklik yok.
Bu noktada eskiden farklı olan tek şey, AK Parti iktidarının, kendisini geniş toplum kesimlerinden, farklı düşünce yelpazesinden, toplumsal ilişkiler ağından (Network) soyutlaması. Erdoğan AB veya ABD ile ilişkileri sürdürmek için, dini, dili, milliyeti ve dünya görüşü farklı olan " Ecnebiler "le diyalog kurmak için gösterdiği çabayı, kendi ülkesine geldiği zaman rafa kaldırıyor. Sanki Başkanlar Bush veya Chirac, Başbakanlar Berlusconi veya Şaron, dünya siyasetinin fosilleşmiş yapısını ya da demode olmuş aktörlerini temsil etmiyorlar.
AK Parti Türkiye içinde bir çeşit " Kapalı Kutu " gibi. Kamu görevlerine yaptıkları atamalar, sosyal birliktelikleri, kendileri gibi olmayanlara karşı mesafeli ve güvensiz duruşları, onları siyasi yalnızlığa da itiyor. Ekonomideki başarıları çarpıcı olmasına karşın, kendileri dışındaki hiçbir kesim, " Bu başarıda benim de katkım var " diyemiyor. AB'den müzakere tarihi alınması için nefes nefese çaba harcayan sivil toplum örgütleri, hedefe ulaşıldıktan sonra görmezden gelinen ve " Ötekiler " diye bakılan konuma itildiklerini düşünüyorlar.
Bu nedenle " Ya bunların asıl hedefleri başka ise " veya " Ya bunlar takiyye yapıyorsa " benzeri tartışmalar çıktığında kimse " Hayır, bunların içi dışı bir " diyemiyor. Çünkü onları kendileri dışında kimse yakından tanıyamıyor. İktidardaki 3'üncü yıllarına rağmen hala marjinal bir muhalefet partisi görünümündeler. Dünyadaki statükonun ağababalarına saygılı duruşlarına karşı, Türkiye'deki statükoyu sarsan kesimlere bile mesafeli yaklaşıyorlar.
Bu yüzden yalnızlar. Haklı ve doğru çıkışlarında bile, yanlarında kendileri gibi olanlardan başka kimseyi bulamıyorlar. Çünkü " Networking " kavramını bilmiyorlar.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Milliyetçilik ve din kötüye kullanılmamalı   / 13-07-2005
 Her ulusun dolabında saklı iskeletler vardır   / 12-07-2005
 "Hayat tarzı" denince aklınıza ne gelir?   / 11-07-2005
 Yurttaş gazeteciler, bloggerler ve habercilik   / 10-07-2005
 Herkes her şeyi biliyor ama bunun faydası yok..   / 09-07-2005
 Dili tam bilmeden konuşmak ve yazmak mümkündür   / 08-07-2005
 Her gün alfabeye yeniden başlamak bıktırıyor   / 07-07-2005
 Bütün uluslararası gerginlikler böyle olsa   / 06-07-2005
 Büyükelçi olabilen diplomatı emekli mi edeceğiz?   / 05-07-2005
 Mutlaka okunması gereken üç kitap   / 04-07-2005
REHA MUHTAR
Türkbükü'nde panik
Geçen gün, Türkbükü koyunun...
MEHMET BARLAS
AK Parti'nin dayanılmaz siyasi yalnızlığı
Başbakan...
SAVAŞ AY
Nöbetçi diskoda dans eden kız plastikten...
HINCAL ULUÇ
Bir "Sessiz" Efsane'nin ardından..
Efsanenin sessizi...
Maldonado cepte
Maldonado cepte
Fenerbahçe, Cruzeirolu Maldonado ile anlaştı. Ama yönetim yıldız...
İç savaş mı, orta oyunu mu
İç savaş mı, orta oyunu mu
Transfer konusunda her kafadan farklı ses çıkması G.Saray...
Bu da Çankaya bildirisi: Veto
Sezer, yüksek yargının protesto ettiği kanunu "yargı siyasallaşır"...
Meclis RTÜK üyelerini seçip yine tatile girdi
AK Parti ve CHP anlaşmaya uydu, RTÜK üyelerini seçti
Ankara -...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu