kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Okurlar da yazarların yorgunluğunu anlamalıdır
ŞAKA - Duyuru
Habertürk'ün analizine katılıyorum

Okurlar da yazarların yorgunluğunu anlamalıdır

Meslekte 45'inci yılını yaşayan bir gazete yazarı olarak, siz sayın okurlardan biz gazete yazarları için anlayış rica ediyorum.
İçinde bulunduğumuz hızlı değişim sürecine uyum konusunda sizler ne tür zorluklar yaşıyorsanız, bu zorluklar bizi daha fazla yormakta. Çünkü bizlerin görevi değişime uymaktan öteye, bu değişimin önünde gitmek ve yorumlarımızla, okurlarımızın önünde ufuk açmaktır.
Benim mesleğe başladığım yıllarda, gazete yazarlığının en etkili araçları " Hafıza " ve " Kitaplar "dı. Bugün ise hafızayı, bilgisayar ve internet herkesin sahip olduğu bir olgu haline getirdi.
Kitaplara gelince.. Cumhuriyet'teki ilk yıllarımda, yüzlerce kitabı yığar, sabahlara kadar bunları okuyup, çeşitli konularda yazı dizileri hazırlardım. Şimdi kaynaklara ulaşmak, internetteki arama motorları sayesinde bir tık mesafesinde.
Yani bir anlamda bizim meslek için " Araştırıcı Gazeteci " olmak kolaylaştı.
Ama zorlaştı da. Çünkü olayları ele alırken ya " Sağ "dan, ya da " Sol "dan yaklaşırdınız. Bu açıdan doğruyu veya gerçeği bulmak önemli değildi. Siyaset de, ekonomi de, tarih de, kamplaşmaların ışığında ele alınırdı.
Şimdi durum çok karmaşıklaştı. Kimin ve neyin sağ ya da solda olduğu belli değil. İdeolojik tabular yıkılmış durumda. Örneğin " Devletçilik " solculuk sayılırdı o dönemlerde. Veya askeri darbelerin " Milli Demokratik Devrim "in gereği olduğuna inanılırdı.
Bilgi ve iletişim devrimi, gerçekten dünyayı küçük bir köy haline dönüştürdü.
" Bilgi ", artık imtiyazlı bir azınlığın tekelinde değil. Eski, yenilenmemiş, ezbere dayalı sloganları " Bilgi " diye okurlarınıza sunduğunuzda, okurlarınız sizi ayıplıyor. Canlı antikalar olarak ortada kaldığınızı hissediyorsunuz.
Benim gazete yazarlığımın ilk döneminde yurtdışına çıkmak da, yazın kıyılarda tatil yapmak da bir azınlığın imtiyazındaydı. Düşünün ki, 1980 yılında Türkler, Merkez Bankası'ndan 200 dolar alıp, yurtdışına yılda bir kez çıkabilirlerdi.
Ülkedeki toplam turistik yatak sayısı da 60 bindi.
Yani şimdi bir yurtdışı gezinizin veya Bodrum, Çeşme, Marmaris, Antalya gibi yörelerdeki tatilinizin izlenimlerini yazdığınızda, biliyorsunuz ki milyonlarca yurttaşınız veya yüz binlerce okurunuz, aynı deneyimi sizden önce yaşadıkları için, açıklarınızı yakalıyorlar.
" Tüketim " sınıf ayrımını da yıktı. İlk Dual plak çalarımı aldığımda tüm arkadaşlarım bizim evde toplanıp, hayranlıkla stereo müziği dinlemişlerdi. Şimdi IPod sahiplerinin sayısı belli değil.
" Bankacılık " denildiği zaman düşük faizle mevduat toplayıp, bunu yüksek faizle plase etmek akla gelirdi. En teknik bankacılık uygulaması da virman yapmaktı.
İnşaatlarda " Hazır beton " yoktu. Tıpta ne MR, ne sonografi vardı. " Nanoteknoloji " değil tüketime sözlüklere bile girmemişti. Video kaydı teknolojik gelişme sayılırdı ve film olmadan fotoğraf çekilebileceği düşünülemezdi.
Özetle günün gelişmelerine yetişebilmek için, nefes nefese koşmak, çalışmak zorundasınız bugün. Nostalji yine ilgi çekiyor belki, ama ne yurdu, ne de dünyayı anlayıp yorumlamaya bellekteki eski bilgiler yetiyor. Nostaljiyi ideolojik konumunuza dayanak yaptığınızda da, gülünç hale düşüyorsunuz. Benim tanıdığım en ileri politikacı olan Özal'ın yaşadığı dönemde, mesela internet yoktu.
Bizleri anlamaya çalışın sayın okurlar. İdeolojik kamplaşmalara dayanarak her yazdığımızın doğru kabul edildiği dönemler ne yazık ki geride kaldı. Eğer birbirimize sataşarak bazen gündemi ıskalıyorsak, bunun nedeni mesleki yorgunluğumuzdur.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sadece "Bit pazarına nur yağdı" mı diyebiliriz?   / 17-08-2005
 Ölümler insana yaşadığını hatırlatır...   / 16-08-2005
 Özelleştirmenin kötü yan sonuçları da olabilir   / 15-08-2005
 Reha Muhtar mantığı tevil kaldırmaz   / 14-08-2005
 Sorunlarla birlikte yaşamak devletlerin kaderi   / 13-08-2005
 Devlet ve siyaset asla birbirini çelmelememeli   / 12-08-2005
 Kendi gündemini belirlemek büyük bir lükstür   / 11-08-2005
 Yaşamak bir şarkıdır, hiç değilse melodiyi mırıldan..   / 10-08-2005
 Türkiye'nin yükselişini gözden kaçırmamalıyız   / 09-08-2005
 Türkiye Fransız olmaktan şiddetle kaçınmalı   / 08-08-2005
EMRE AKÖZ
Vakumlu yemek
'Sous vide' tekniği yemek kültürünü...
MEHMET BARLAS
Okurlar da yazarların yorgunluğunu anlamalıdır
Meslekte...
SAVAŞ AY
Seneler nasıl geçti bir an durup baktım da!..
A...
HINCAL ULUÇ
Formula 1 ile Universiade farkı!..
Şu sıralar ülkemizde...
REHA MUHTAR
Alkol ve araba
Bumin Zafer Genç isimli...
Berbatov
Berbatov
Milli Takım, Bulgaristan'a karşı Fatih ile öne geçmesine rağmen çok...
Hazır değiliz
Hazır değiliz
Terim, "15-20 dakika her şey çok iyiydi ama sonra maçtan koptuk.
CHP'li vekillerden Kürt sorunu sürprizi
1- Genel af çıkarılmalı 2- Öcalan da yararlanmalı 3- DEHAP muhatap...
Mumcu: Sorunun çözülmesi için TBMM toplanmalı
ANAVATAN Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, "Kürt sorunu''...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu