|
 |
 |
 |
3 Ekim'in çifte belası
Alman muhalefet lideri Merkel, AB başkentlerine "Türkiye'ye imtiyazlı ortaklık da sunulsun" mektubu yolladı. Fransız lider Chirac'ın, Rum kesimi baskılarına İngiliz gazeteleri, "İç siyasette güç için bahane" dedi.
18 Eylül'deki seçimde Almanya'nın ilk kadın başbakanı olma ihtimali giderek artan CDU Genel Başkanı Angela Merkel, Türkiye karşıtlığını sert açıklamalardan fiiliyata döktü... AB ülkelerindeki muhafazakâr hükümet ve devlet başkanlarına Türkiye'nin AB üyeliği konusunda mektup gönderen Merkel, 3 Ekim'de başlanacak üyelik müzakerelerinde Türkiye'ye tam üyelik hedefinin yanı sıra imtiyazlı ortaklığın da seçenek olarak sunulmasını istedi. Mektupta "Türkiye'nin üyeliğinin AB'yi siyasi, ekonomik ve sosyal açıdan zorlayacağından ve Avrupa entegrasyon sürecini tehlikeye sokacağından eminiz" dedi. Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer mektubu sert dille eleştirip "Alman hükümetlerinin 43 yıldan bu yana verdiği sözlerden dolayı, Merkel'in girişimleri tehlikeli. Bölgenin güvenliği ve istikrarı açısından Türkiye ile üyelik müzakeresi son derece önemli" dedi. Merkel'in mektubunun "Atina'da ciddi şekilde dikkate alındığı" belirtildi. AB Komisyonu yetkilileri, Merkel ve müzmin koalisyon ortağı Edmund Stoiber'i "Türkiye'yi seçimde propaganda konusu yapmaması" konusunda uyarmıştı.
Eylül başındaki Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanları toplantısı öncesi Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, açıklamalarıyla yine Türkiye karşıtlarını coşturdu... AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ile yaptığı görüşmede "Toplantıda Türkiye'nin Kıbrıs'ı tanımamaktaki ısrarını konuşmak istiyoruz" diyen Chirac'ın sözlerine Avrupa basını dün sayfalarında geniş yer verdi. İngiliz Telegraph gazetesi, "Chirac, İngiltere ile yapacağı yeni siyasi savaş öncesi ilk kurşunu sıktı" diye yazarken, Türkiye karşısında "tutum değişikliği" yüzünden İngiltere'yi de karşısına aldığı yorumunu yaptı. Gazete, Fransız Cumhurbaşkanı'nın iç siyasette güç kaybetmemek için Türkiye karşıtı "çeşitli bahaneler" bulduğu yorumunu da yaptı. Guardian gazetesi de "Türkiye'nin yaklaşık 40 yıldan bu yana süren AB'ye üye olma hayalleri çifte darbe aldı" diye yazdı... Chirac'ın yaptığı açıklamayla "Türkiye'nin kâbuslarındaki senaryonun bir anda gerçeğe dönüşebileceği" sinyalini verdiğini kaydetti. Fransa'daki tavır değişikliğine dair ilk sinyalin Başbakan Villepin'in "AB üyesi bir ülkeyi tanımayan bir ülkenin üye olması düşünülemez" sözleriyle verildiğine işaret etti. İngiliz BBC televizyonu da Chirac'ın sözleri için "AB, Türkiye'nin üyeliği konusunda yeni şüpheler duyuyor" yorumunu yaptı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
