Top bile isyan eder

Olumsuz hava şartlarına en alışkın takımlardan birisi belki de Galatasaray... Özellikle geçen sezonda oynanan ve her birimizin kendimizi 100. yıl meşalesine atmak istediği maçlar hatırlandığında... Ama buna bir de olumsuz saha koşulları eklenince işin zevki tamamen kaçıyor. 10 dakikalık oyunun sonunda sahada 22 tane Braveheart koşuşturmaya başlıyor. Oynanana çamur güreşi ile karışık su balesi, hatta yer yer yüzme de demek mümkün. Kameraların dahi nereye konulacağına ince ince karar veren UEFA yetkilileri, sırf top sekebildiği için ki -o da belli bölgelerde- bu tarlayı nasıl futbol sahası olarak gördüler acaba? Türklerin eski bahanelerinden dir "Saha kaygandı, zemin kötüydü, hava soğuktu, yağmur yağıyordu" cümleleri ama bu koşullara top bile isyan e tmiştir! İçinde bulunulan şartlarda, olabilecek en mantıklı dizilişle sahada Galatasaray... Her zamanki hücuma yönelik düşüncede biraz daha temkinli bir bakış açısı hakim. Gerets'in Heinz'i bir an öne takıma monte etme ısrarı, haklı olarak bu maçta da sürüyor. Haliyle, bununla ilgili problemler de devam ediyor: İlk 30 dakika sol kanat hiç kullanılmıyor. Ağırlık yine bu sahada bile organize olmaya çalışan ataklarla Şaş, Necati ve Karan'ın üzerine biniyor. İlk yarıda özellikle 7 ve 10. dakikalar arasında 3 tehlikeli şut kullanıyor Galatasaray. Özellikle 9'da, Şaş'ın Necati'ye yolladığı akıllıca pas ve onun ortasına Karan'ın şutu, bu koşullarda takdire şayan. Ancak bu öyle bir saha ki, her iki takım için de iyiydi veya kötüydü demek veya taktik hakkında fikir yürütmek mümkün olmuyor pek. Zira gol tamamen sahanın keyfine kalmış durumda. 2. yarıda oyun sık sık faullerle bölündüğü için daha çok vakit doldurmak amaçlı bir koşuşturmaca yaşanıyor. Her ne kadar 60'ta Uğur'un yerine Hakan'ı alan Gerets ısrarla gol atmayı düşünse de... Bu maçın belki de tek gol umudu olan duran toplar, maçın bitimine 12 dakika kala bir korner vuruşunda Tromsö'ye gülüyor. Cihan'ın müdahale etmekteki kararsızlığı rakip adına gol hanesine yazılıyor... Kalan dakikalarda Galatasaray ağırlıklı çabalar var ama gol yok. Yine de maçın rövanşında skora rağmen avantajlı olan taraf Galatasaray olacak, buna da şüphe yok. Tabii, kısasa kısas da ulusal özelliğimizdir ya, maçı Dalyan'da çamur banyolarında mı oynasak acaba?