Merkür bana tuzak kurmuş!

Anneciğim ben saat kaçta doğdum? -Sabah saat altı buçuktu... -Anne her sorduğumda başka bir saat söylüyorsun... -Rahşan'ım, sen de durup durup aynı soruyu soruyorsun, ben de her seferinde şaşırıyorum... İnsanın saat kaçta doğduğu çok önemli. Çünkü biliyorsunuz astrolojik doğum haritası, doğduğunuz saat ile doğrudan ilgili. Bu da yükselen burcunuzu belirleyen bir durum. Ancak annemin, doğum saatim ile ilgili çelişkili açıklamaları yüzünden mesut bir şekilde doğum haritamı çıkarttıramıyorum. Ülkesini seven her Türk kadını gibi 'fal' kelimesi bende bir anda vahşi duygular ortaya çıkarıyor. Seval teyzem ve annem çok güzel kahve falı bakar. Ama nedense bu özellik bana geçmemiş. Geçen hafta Mustafa Kemal Kültür Merkezi'nin içinde kocaman bir alışveriş merkezi açıldı. Açılışta da Rezzan Kiraz davetlilerin astrolojik doğum haritalarını çıkarıyordu. Hemen kadının karşısına kuruldum.

AŞK EVİMDEN UZAK DURUN
Rezzan Hanım'ı daha önce defalarca televizyonda izlemiş olmama karşın biraz gergindim. Sihirli küresine -pardon- dizüstü bilgisayarına uzandı. Doğum tarihimi girdi ve bir anda ekranda ak sakallı dede belirmedi. Karışık çizgiler ve şekiller belirdi. Meğerse Merkür bana tuzak kurmuş. Yanına Uranüs'ü de almış. Bu ikisi içten pazarlıklı bir şekilde bana karşı güçlerini birleştirmişler. Bildikleri ne kadar kötülük varsa üstüme üstüme yollamışlar. Daha da hızlarını alamayıp, aşk evime bile tekme tokat girişmişler. Kasım ayı ortalarında başkalarının hayatını karartmak üzere yola çıkacaklarmış. Şimdi soruyorum sayın Uranüs ve Merkür'e, "Ben sizi bu kadar kızdıracak ne yaptım?" Kendi dünyamda yaşayıp gidiyorum. Eğer sizi bir daha aşk evimin yakınlarında görürsem, gözünüzün yaşına bakmam basarım tepiği...