Ailton işte budur!

Çalımbay'ın derhal çözmesi gereken sorunlar var. Aslında bu düşüncelerin çelişkisi... Çalımbay bunları çözmezse Beşiktaş'ın her maçı korku tünelinden geçer.
Sorun bir;
Beşiktaş'ın patronu Çalımbay diyor ki;
* "Sorunumuz gol atamamak"
Oysa, Beşiktaş'ın çok ciddi sorunu gol yemek. Hem de basitçe ve affedersiniz aptalca gol yemek!
İşte son örnek: Samsun maçında Adnan Güngör'ün kafayla, Kais'in frikikten attığı goller.
Yine iki ölü top iki gol... Birincisi ön direkte ve yine sıçramadan vurulan bir kafa... İkincisi ise 30 metreden atılan gol.
İyi güzel de, neden bu orta yaptırılır? Nasıl bu topa kafa vurdurulur?
Sorun iki;
Beşiktaş'ın patronu Çalımbay diyor ki;
* "Sergen Yalçın bizim en önemli oyuncumuz" Beşiktaş'ın en önemli oyuncusu maçın 30. dakikasında yorulursa ne olur? Bu en önemli oyuncu sadece bir ölü topta varsa Beşiktaş 10 kişi oynuyor anlamına gelmez mi? Yani şu; Alex'in yürüyerek futbol oynayanı sahada olur, Tümer Metin ve İbrahim Akın saha dışında olursa sorunlar çözülmez.
Sorun üç;
Beşiktaş patronu Çalımbay diyor ki:
* "Ailton henüz hazır değil"
O zaman sorarlar; hazır olmayan Sergen Yalçın'la neden oyuna başlıyorsun?
İşte her şey burada düğümleniyor. Çünkü Çalımbay ısrarla Süleyman Youla santrfor diyor. Oysa Youla çok iyi bir hücum (kontratak) oyuncusu. Ayrıca şunu da gördük ki Ailton hazır! (Topla üç kez buluştu. Kaleci kurtardı, direkten döndü ve attı. Golünü atamasa maç gitmişti)
Youla'yı izleyin:
Hücuma çıkarken asla pas vermiyor. Ya kendisi atacak ya da kaçıracak. (Üstelik ayağında top da tutmuyor, tutamıyor)
O zaman şu gerçeğe dönelim;
Beşiktaş'ın elinde Ailton gibi çok değerli bir santrfor (golcü) var. Ailton oynar, Youla da ona eşlik eder. (Golcünün golü böyle olur. Kaçırmaz atar!)
Çalımbay adına Samsunspor maçından çıkan dersler bu.
Enteresan olan şu;
Son yarım saatte Çalımbay'ın her yaptığı doğruydu. Özellikle önce Ailton, sonra da İbrahim Akın'ın oyuna girmeleri Beşiktaş'ın futbol felsefesine kalite getirdi. Akın gibi bir oyuncuyu kenarda tutmak büyük hata. Ailton gibi bir oyuncuyu küstürmek ise felaket.
Sonuç;
Kleberson tek kişilik takım. Sergen Yalçın harika bir gol attı. Ahmed Hassan'ın asistliğinde Youla da iki pozisyonda bir gol attı. Ama bu goller Türkiye'nin en çok gol yiyen takımına atıldı. Dik
kat!.
Bir çift söz de hakem Cüneyt Çakır'a: Düdüklerin doğru ama lütfen az düdük çal!
MESAJ: Futbol tuhaf... Malmö maçı kazanıldı, çok şey unutuldu. Ama bu maçlık unutuldu. Başkan Demirören bu takım ve bu oyuncu kadrosu ile asla şampiyon olamaz. (Seyirci harika. Çalımbay'a destek ise duygusaldı.)