kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İlker Sarier @ SABAH
Fax:
0212 354 34 69
 

Sevda borsası çöktü

Çoktandır vazgeçmiştim ölümlerin ardından yazı yazmaktan... Ama Attila İlhan adı, ardından susup oturulacak bir isim değildi ki!
Birçok meslektaşın yaptığı gibi, en ünlü, en çarpıcı ve en bıçkın dizelerini tekrarlayarak bir "yad vazifesi" mi yerine getirecektim? Yoksa sanki çok derinlerimden bir parçayı kaybetmişim gibi ağıt mı yakacaktım?
Hayır hiçbiri uygun düşmezdi.
Ama içimde bir ses, söyleyecek sözün olmalı diyordu.


Liseli yıllarımda olsun, ilk sevda zamanlarımda olsun, kendimi anlatabilmek için Attila İlhan'ın şiirlerine pek ihtiyaç duymamıştım.
Nazım Hikmet'lerden ve Ahmed Arif'lerden sonra Attila İlhan, ne bileyim sanki biraz fazla "romantik" kaçıyordu, bizim cahil gençliğimize göre...
Daha sonraları, Marksizmle tanışıp, kendimizi proleter devrimci zannettiğimiz yıllarda ise, Attila İlhan bize göre "sağ"da, bir hayli de reformist kalıyordu.
Çünkü feci şekilde tutulduğumuz, "sol komünizmin çocukluk hastalığına" göre değerlendiriyorduk birçok edebi değeri! Onun politik düşüncelerini ve tarihsel analizlerini öğrenmeye başladığımız dönemde ise, Kemalizm'in sonradan çatılmış dar kalıplarına sıkışıp kaldığını görüp hüzünlenmiştik.


Peki, neydi Attila İlhan'ın ölümü üzerine içimden kopup giden şey?
Ya da bu büyük edebiyat adamına borçlu olduğum şey neydi?


Bizim gibi yaşamını yazı yazarak sürdüren insanların, hayatlarını borçlu oldukları büyük isimlerden biridir Attila İlhan.
Attila İlhan ismi, duygularıyla, edebiyatıyla, anlatış ve ifade edişiyle, harcadığı o muazzam ve karşılıksız emekle, bugünlerimizi borçlu olduğumuz en değerli isimlerden biridir.
Buradan kaynaklanır işte ona olan büyük borcumuz.
Tıpkı, Orhan Kemal'lere, Kemal Tahir'lere, Fakir Baykurt'lara, Ömer Seyfettin'lere, Cahit Sıtkı'lara, Sabahattin Ali'lere, Yahya Kemal'lere, Can Yücel'lere, Fazıl Hüsnü'lere, Nazım'lara..
Tıpkı, Tolstoy'lara, Dostoyevski'lere, Balzac'lara, John Steinbeck'lere, Jack London'lara, Puskin'lere, Mayakovski'lere, Neruda'lara, Charles Dickens'lara olan borcumuz gibi..
Attila İlhan, bu saydığım büyük edebiyatçılardan daha az üretken, daha az duygulu bir yazı adamı değildi çünkü..
Hamurumuza girmişti 50 yıllık edebiyat ve şiir üretimi ile..


Attila
İlhan sadece edebiyat dünyasının kaybı değil, Türkiye'nin en büyük kayıplarından biridir.
Moda deyişle söylemek gerekirse, Attila İlhan'ın kaybı Türkiye'nin "piyasa değerini" düşürmüştür. Türkiye'nin sadece "edebiyat borsası" değil, mertlik, romantizm ve sevda borsası allak bullak olmuştur.
Onun muazzam dizeleriyle sevdaya uyananlar artık öksüz kalmışlar, bundan sonraki kuşaklar da, bir Attila İlhan daha gelsin diye belki yıllarca bekleyeceklerdir.


Mesleğim, ekmeğim, çoluğum çocuğum adına babamın mübarek ellerinden öper gibi öpüyorum Attila İlhan'ın ellerini..
Büyük bir edebiyat ustasının kaybı sebebiyle de, bütün Türkiye'ye başsağlığı diliyorum.
Evet, büyük sevda ülkesinin en etkili "fay hattı" artık sükun buldu.
Ne mutlu ki bugün, Attila İlhan ismi bir bayrak gibi dalgalanırken, onu sırf Nazım'ın şiirlerini okuyor diye hapse gönderenlerin isimleri sadece mezar taşlarında yazılı kaldı.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Türkiye nah mutsuz!   / 12-10-2005
 Yorum sizin   / 10-10-2005
 Zortlatmada dünya rekoru   / 09-10-2005
 Tut şunun ucunu kapatalım abi!   / 07-10-2005
 Alkışlar Türkiye'ye   / 05-10-2005
 Kazın kazın heyecanlı oluyor   / 03-10-2005
 Onlar söyleyemiyor ben söyleyeyim bari   / 02-10-2005
 Barışçılık mı? Düşmancılık mı?   / 30-09-2005
 Erkeğe kürtaj ha!   / 26-09-2005
 Of of Ofer!   / 25-09-2005
REHA MUHTAR
İtiraf ediyorum: Ben Orhan Pamuk'un!..
İtiraf...
EMRE AKÖZ
Protestonun yeri ve zamanı
Önce şunu belirtelim: Kültür...
MEHMET BARLAS
Roman kahramanları bile yaşlanırlar..
Çocukluğumda...
İLKER SARIER
Sevda borsası çöktü
Çoktandır vazgeçmiştim ölümlerin...
MAHMUT ÖVÜR
Medeniyetler 'iftar'da buluştu!
AK Parti'nin ve Genel...
SAVAŞ AY
Attila İlhan "Savaş şiirlerimin canına okuyor!.."...
HINCAL ULUÇ
Hükümetin günah keçisi..
Günah keçisi lafı nerden gelir...
BAYRAKTAR BAYRAKLI
İyi nedir ve nasıl elde edilir? (2)
6....
Doğum günü 12 Ekim
Doğum günü 12 Ekim
Terim'le tekrar doğan Tümer Metin, 12 Ekim'de Almanya kapısını...
İsviçre gelsin
İsviçre gelsin
"Rakip kim olursa olsun fark etmez" diyen Terim, "Fakat hava...
PES'ten Erdoğan'a övgü: Türkiye sizinle çok değişti
PES heyetinin, Başbakan Tayyip Erdoğan'la görüşmesi sıcak bir...
Baykal PES dedi
CHP lideri, randevusuna 35 dakika geciken Avrupa Sosyalistleri...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu