Otomotiv Türkiye'nin teknoloji çıtasını yükseltti
Otomotiv sektörü, diğer sanayi dalları ve sektörlerle yakın ilişkisi nedeniyle tüm sanayileşmiş ülkelerde, ekonominin lokomotifi olarak kabul ediliyor. Aynı zamanda otomotiv sektörü, Türkiye'deki teknolojik gelişmenin de sürükleyicisidir.
Sabah Gazetesi'nin Serbest Ekonominin 20'inci yılı başlığı ile Türkiye'de serbest piyasa ekonomisine geçişin serüvenini ve hedeflerini 11 ana sektör altında inceleyerek Türk okuruna sunuyor olması, çok önemli bir hizmettir. Bu araştırma serisindeki ikinci çalışma olan Otomotiv Sektör Gazetesi esasen ekonomik liberalleşmemizin de serüvenini gözler önüne seriyor. Zira, Türkiye'de dışa açılma ve dünyayla bütünleşme süreci, en somut ürünlerini otomotiv sektöründe vermiştir. Öyle ki her geçen gün büyük metropollerimizden kasabalarımıza kadar yurdun her köşesinde kullanılan araç sayısı ve kalitesi hızla yükselmektedir.
EKONOMİNİN LOKOMOTİFİ Otomotiv sektörü, diğer sanayi dalları ve sektörlerle olan çok yakın ilişkisi sebebiyle tüm sanayileşmiş ülkelerde ekonominin lokomotifi olarak kabul edilmektedir. Otomotiv sanayii başta demirçelik ve petro-kimya gibi temel sanayi dalları olmak üzere birçok sektör ürünlerinin başlıca alıcısı ve teknolojik gelişmenin sürükleyicisidir. Turizm, altyapı ve inşaat, ulaştırma ve tarım sektörlerinde kullanılan her türlü motorlu araçlar otomotiv sektör ürünleri ile sağlanmaktadır. Bu sektördeki gelişmeler, ekonominin tamamında büyük etkiye sahiptir. Türk otomotiv sektörü de pek çok açıdan ülke ekonomisi için lokomotif sektör konumundadır. Sektör, yarattığı katma değer, doğrudan ve dolaylı olarak istihdama katkısı ve ithalata yönelik döviz tasarrufu dolayısıyla ödemeler dengesi üzerindeki pozitif etkisi sayesinde makroekonomik gelişmelerde önemli bir paya sahiptir. Ayrıca otomotiv üreticilerinin ödedikleri ve sektör ürünlerinin satışlarından elde edilen vergi gelirleri ile de devlet bütçesi içinde önemli bir yer tutmaktadır. Başlangıçta Türkiye'de ithal ikamesi modeli üstüne kurulan otomotiv sektörü bugün ulaştığı noktada gıda ve tekstil sektöründen sonra ülkenin üçüncü büyük sektörü olarak kabul edilmektedir.
KALİFİYE İŞGÜCÜ Bütün bu özelliklerin yanısıra, sektör ileri teknolojinin Türkiye'ye transferinde önemli bir rol oynamakta, yetiştirdiği elemanlar stratejik öneme sahip diğer sektörler için de çok önemli bir kalifiye işgücü potansiyeli oluşturmaktadır. Kısaca otomotiv ana ve yan sanayii; hammadde, imalat ve savunma sanayiilerinin gelişmesinde, istihdamın ve milli gelirin artırılmasında, ülkenin topyekün kalkınmasında önemli bir rol oynamaktadır. Türkiye'de otomotiv sektörü, üretime 1950'lerin ortalarında başlamış; ancak sektör asıl sıçramayı tüm ekonomide olduğu gibi 80'lerden sonra sağlamıştır. 1980 yılında 75 bin civarında olan tüm otomotiv üretimimiz 2004 yılında 850 bini aşmıştır. 2001 yılında yaşanan büyük kriz neticesinde zor şartlara maruz kalan sektörde 2002 yılından itibaren görülen hızlı büyüme süreci paralelinde bir canlanma söz konusu olmuş, iç talepteki yetersizliğe karşın ihracattaki artış, sektörün toparlanmasında büyük rol oynamıştır. Otomotiv sanayiinde küresel düzeyde değişen pazar ve rekabet koşulları nedeni ile sürekli bir gelişme mevcuttur. Türkiye'deki otomotiv sanayii de bu süreç doğrultusunda gelişmektedir. Özellikle Gümrük Birliği kararı ile birlikte 1990 öncesi koşullara göre çok farklılıklar taşıyan pazar ve rekabet koşulları, Türkiye'deki otomotiv sanayiini yeni bir yapılanma sürecine sokmuş bulunmaktadır.
HAYATİ ÖNEM Otomotiv endüstrisi bugün olduğu gibi gelecekte de ülkemiz için hayati önem taşıyan konumunu koruyacaktır. Türk ekonomisinin dünyada en büyük ilk 10 ekonomi arasına girebilmesi açısından sektör büyük önem arzetmektedir. Dolayısıyla sektörün kendisinden beklenen faydayı gerçekleştirebilmesi ve AB ülkeleri ile rekabet edebilmesi için hızla gelişen üretim teknolojileri yakından takip edilerek, ekonomik ölçeklerde üretim yapabilmesine imkan verilmesi, teşvik, rekabet, çevre, yatırım, tüketicinin korunması gibi ticari ve mali politikalarla desteklenmesi zorunludur. Belirtilen tedbirlerin alınması durumunda otomotiv sanayiinde maliyetler düşecek, kalite yükselecek, yeni model sayısı artacak, satış, dağıtım ve servis ağları genişleyip güçlenecektir. Umarım Otomotiv Sektör Gazetesi mevcut sorunların aşılmasında ve orta ve uzun vadeli projeksiyonların yapılmasında faydalı bir başvuru kaynağı olur.
|