Alternatifli çalıştık, krizlerde yara almadık
Krizlerde hep B planımız oldu. Bundan sonra gayrimenkul yatırımlarında ve fiyatlarında artış olacaktır.
Son yirmi yılda çok hızlı bir değişim sürecinden geçen Türkiye'nin, inşaat sektöründe inişli çıkışlı zamanları olmuştur. Geçen çeyrek asırda Türkiye hemen hemen hiçbir sektörde dünya çapında çok uluslu bir marka yaratamamışken Türk müteahhitliği dünya çapında bir marka olmuş, dünyanın diğer büyük oyuncularıyla rekabet eder hale gelmiştir. 1980'li yıllardan başlayarak günümüze kadar Türk müteahhitler Asya'dan Amerika'ya, Avrupa'dan Okyanusya'ya, Afrika'dan Antartika'ya kadar 100'ün üzerinde ülkede 100 milyar doların üzerinde işler gerçekleştirmiştir. Bu Türk müteahhitliğinin ne denli önemli bir marka olduğunun açık bir göstergesidir. Ancak bu kadar deneyimli, potansiyeli olan ve kalite üreten bu sektör Türkiye'de yeterince performansını gösterememiştir. VARYAP VARLIBAŞLAR olarak kriz zamanlarını önceden tahmin ederek hiçbir krizden yara almadan kurtulduk. Yatırımlarımızı her zaman değişik senaryolara göre önceden planlayıp, en az 2 adet alternatif yatırım planı ile hareket ettik. Dolayısıyla kriz dönemlerinde, zaten önceden beklediğimiz olaylar için hazır olan alternatif plan devreye girdi. Diğer taraftan 1999 yılında yaşamış olduğumuz deprem, sektör ve halk olarak artık daha bilinçli davranılması gerektiği gerçeğini ortaya koymuş olmakla birlikte içinde bulunduğumuz durumun resmini de çekmiştir. Gayrimenkul yatırımları yeni bir ivme kazanmış, deprem sonrası kaliteli yapılarda suni fiyat artışı olmuş ama hemen ardından gelen 2001 ekonomik krizi hem bu yatırımların önünü kesmiş, hem de suni fiyat artışını durdurmuştur.
SUNİ ARTIŞ YOK 2005'in ilk altı aylık verilerine göre Türkiye ekonomisinin yüzde 6 büyümesine karşılık, inşaat sektörü yüzde 16 büyüme göstermiştir. Buna paralel olarak birçok konut projesi üretilmiş ve konut fiyatlarında bir artış yaşanmıştır. Ancak artık bu artışın suni olduğundan bahsedemeyiz zira ulaşılan noktada arazi üretimi sıkıntısı çekilirken üretilen nitelikli konutlar, ekonomik alım gücü ile orantılı olduğunda hak ettiği yerdedir. Faiz oranlarının her geçen gün düşmesi ve "Mortgage" sisteminin yasalaşması durumunda gayrimenkul yatırımları ve fiyatlarında artış bekliyoruz. 1980 yılından bugüne kadar binlerce konut, onlarca endüstriyel tesis, hastaneler, yollar, turizm tesisleri okullar v.b. olmak üzere 100'ün üzerinde altyapı ve üstyapı projeleri gerçekleştirdik. Biz herhangi bir yeni projede "ne gibi farklılık yaratabiliriz"i düşünürüz. Böylece teknoloji takibi ve know-how edinmeyi kendimize bilerek zorunlu kılmış oluruz. Her yıl, yıllık yönetim gözden geçirme toplantısı gibi misyon ve vizyon değerlendirmesi de yaparak "Neyi, nasıl, ne kadar eksik, ne kadar doğru" yaptığımızı ölçeriz.
|