Koç Holding Üst Yöneticisi (CEO) Bülend Özaydınlı, 2010 yılı için hedefledikleri konsolide ciro rakamını 2005 yılında yakaladıklarını, 36 milyar dolar olan 2006 konsolide ciro beklentilerinin ise 2015 için hedefledikleri düzeyin üzerinde olduğunu belirterek, ''Bu sonuçla, dünyanın en büyük 200 şirketi arasına girme hedefimizi, planlanandan tam 10 sene önce gerçekleştirmiş olacağız'' dedi.
Özaydınlı, 14. Koç Topluluğu basın ve kamuoyu bilgilendirme toplantısında, topluluğun 2005 yılı değerlendirmesini yaptı ve son dönemdeki gelişmelere ilişkin
görüşlerini açıkladı.
Basın ve kamuoyunu bilgilendirme toplantılarının 7'ncisini 4 yıl önce 28 Mart 2002 tarihinde yaptıklarını anımsatan Özaydınlı, derin bir ekonomik krizin hemen ardından gelen bu toplantıda Koç Topluluğu olarak, ekonomik krizin Türkiye'ye bir fırsat yarattığına ve devletin yapısal reformları kararlı bir şekilde bütün olarak uygulayacağına inandıklarını söylediklerini anımsattı.
Koç Holding olarak, ekonomik krizin topluluk hedeflerinin yeniden gözden geçirilmesi için bir fırsat yarattığını düşünerek, 2001 yılında kapsamlı bir öz değerlendirme yaptıklarını kaydeden Bülend Özaydınlı, aldıkları stratejik kararları, ''dünyanın en büyük 200 şirketi arasına girmek, yılda ortalama yüzde 14 büyüme hızı ile bunu tahminen 2016 yılında gerçekleştirmek'' olarak açıkladıklarını bildirdi.
Özaydınlı, şöyle devam etti: ''2010 yılı için hedeflediğimiz ciro 18.7 milyar dolardı.
Uygulamada 2005 tahmini konsolide ciromuz 2010 yılı için öngördüğümüz hedef seviyesinde gerçekleşmiştir. 2006 konsolide ciro beklentimiz ise yaklaşık 36 milyar dolar ile 2015 için hedeflediğimiz düzeyin üzerindedir. Bu sonuçla, dünyanın en büyük 200 şirketi arasına girme hedefimizi, planlanandan tam 10 sene önce gerçekleştirmiş olacağız.
Tahminlerimizdeki bu olumlu sapmalar tümüyle Türk ekonomisinin umulandan daha hızlı iyileşmesinden ve öngördüğümüz fırsatların tahminlerimizden daha erken, birbiri arkasından gerçekleşmiş olması, ve bizim de bu fırsatları değerlendirmemizden kaynaklanmıştır.''
2006'DA 3 MİLYAR DOLAR KAR HEDEFİ
Esas amaçlarının, karlarını ve yarattıkları değeri artırmak olduğunu vurgulayan Özaydınlı, ciro büyümesinin, bu amaca ulaşmak için kullandıkları etkili bir araç olduğunu kaydetti. Özaydınlı, şöyle konuştu:
''Geçtiğimiz dönemde karlılıkta gerçekleştirdiğimiz büyüme, ciro büyümemizin de üzerinde olmuştur. Amortisman öncesi konsolide faaliyet karımız 2005 yılında 1,5 milyar dolara ulaşmıştır. 2006'da yüzde 100 artışla 3 milyar dolara çıkması hedeflenmektedir.
Burada özellikle dikkat ettiğimiz konu, faaliyet gösterdiğimiz iş alanlarının, toplam karlılığımıza katkılarının dengeli olmasıdır.'' Özaydınlı, en karlı 4 iş birimleri olan otomotiv, dayanıklı tüketim, finans ve enerjinin, Koç Topluluğu karına, birbirine yakın oranlarda katkı sağladığını, bu dengeli yapının topluluğu risklere karşı daha sağlam kıldığını kaydetti. TÜPRAŞ
Özaydınlı, TÜPRAŞ konusuna değinirken, bilgilendirme toplantılarında sürekli verdikleri mesajın, ''Türkiye'nin geleceğine güveniyor ve bu gelecek için çalışıyoruz'' olduğunu anımsattı.
Yurt dışında büyümeye büyük önem verdiklerini, ancak yeni bir döneme girmekte olan Türkiye'nin, en cazip yatırım alanlarından biri olmayı sürdürdüğünü anlatan Özaydınlı, yabancı yatırımlarda 2005 yılından itibaren gözlenen artışın bunun bir göstergesi olduğuna işaret etti.
Koç'un da TÜPRAŞ'ı, ihale tarihindeki İMKB fiyatının üzerinde bir bedelle satın almasının, ülkenin geleceğine duydukları güvenin bir sonucu olduğunu ifade eden Özaydınlı, ihalenin, rekabetçi bir ortamda şeffaf bir şekilde gerçekleştirildiğini ve bunun sonucunda Koç Holding-Aygaz-Opet-Shell ortaklığının 4,14 milyar dolar ile en yüksek teklifi vererek ihaleyi kazandığını kaydetti.
İhale bedelinin tamamını Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na nakden ve defaten ödeyip, hisse devir sözleşmesini imzaladıklarını ve hisseleri devir aldıklarını belirten Özaydınlı, ihalenin tamamlanmasından sonra gerekli her türlü yasal izinlerin alınması, hukuki süreçlerin ve yükümlülüklerin yerine getirilmesi ve bütün işlemlerin tamamlanması üzerine hisse devrinin gerçekleştirildiğine dikkati çekti.
26 Ocak'ta gerçekleşen hisse devrinin hemen ardından şirketin yeni yönetiminin belirlendiğini, faaliyetlerde herhangi bir kesinti veya aksama yaşanmadığını anlatan Özaydınlı, Koç Topluluğu'nun, çalışma hayatında çalışanların sendikalaşmasını teşvik ettiğini, çalışanın sendikalaşma hakkının sürekli yanında olduğunu bildirdi.
Bugün çalışan sayılarının 89 bin kişiye ulaştığını kaydeden Özaydınlı, şöyle devam etti:
''TÜPRAŞ da bu kapsamda tarafımızdan kucaklanmış bir şirketimizdir. Üstelik TÜPRAŞ ihalesinin şartnamesi gereği, sendikalı yani kapsam içi çalışanların tüm hakları korunmuş olup tamamı ile çalışılmaya devam edilmektedir. Hedefimiz TÜPRAŞ'ın faaliyetlerini geliştirmektir. Şirketi mevcut piyasa değerinin üzerinde bedel ödeyerek satın almamızın nedeni, yeni yatırımlarla verimliliğini ve üretimi artırarak, daha fazla kaynak yaratabileceğimize olan inancımızdır.''
''AMACIMIZ TÜPRAŞ'I AVRUPA ÇAPINDA OYUNCU YAPMAK''
Şirketin yönetimini devraldıktan hemen sonra, 6 Şubat tarihli Yönetim Kurulu'nda, şirketin faaliyetleri ile ilgili olarak yatırım planları ve insan kaynakları politikaları konularında önemli kararlar alındığına işaret eden Özaydınlı, devreye alınacak olan yeni ünitelerde ve yatırımlarda görevlendirmek üzere önümüzdeki aylar içerisinde kapsam dışı ve kapsam içi personel istihdamı yapılması planlandığını bildirdi.
''Görüleceği üzere amacımız TÜPRAŞ'ı mevcut konumundan daha iyi yerlere getirmek, Avrupa çapında bir oyuncu yapmaktır'' diyen Bülend Özaydınlı, Danıştay'ın aldığı yürütmeyi durdurma kararına da açıklık getirdi.
Danıştay'a Koç'un direkt muhatabı olmadığı bir seri dava açıldığını, bu davalarla ilgili yürütmeyi durdurma taleplerinin tamamının reddedildiğini, TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesine karşı açılan dava ile ilgili yürütmeyi durdurma talebinin reddinin temyiz mahkemesinde de onaylandığını belirten Özaydınlı, şöyle dedi:
''İhale şartnamesinin iptaline ilişkin bir diğer dava ile ilgili, Danıştayca daha önce ret edilmiş olan yürütmeyi durdurma talebi ise, şartnamede (yatırım ve üretimin sürekliliği, ve hisselerin satılmaması gibi şartlar koyulmayarak kamu yararı gözetilmemiştir) gerekçesiyle temyiz mahkemesince bozulmuştur. Davaların esastan görüşülmesine devam edilmektedir. Yasal süreçlerin devam ettiği bir ortamda taraf olmadığımız halde içine çekilmek istediğimiz polemiklere bugüne kadar katılmadık, bundan sonra da katılmayacağız. Ancak, bu olayda tüm tarafların aynı hassasiyeti ve yasal sürece aynı saygıyı göstermelerini bekliyoruz.
Koç Topluluğu olarak hukuk dışında hareket etmemiz söz konusu olamaz. TÜPRAŞ'ı tamamen hukuka uygun şekilde, bütün yükümlülüklerimizi yerine getirerek devir almamızdan itibaren ticari kural ve esaslara göre basiretli bir tacirden beklenecek ticari esaslar çerçevesinde yönetmekteyiz ve yönetmeyi sürdürerek diğer sektörlerde ülke ekonomisine nasıl katkı sağlıyor isek, bu sektörde de katkı sağlamayı sürdüreceğiz.''
TÜPRAŞ'ın ülke için önemli bir varlık olduğunu vurgulayan Özaydınlı, ''Gelinen noktada her kesimin sağduyu içinde hareket etmesi gerekir. TÜPRAŞ'ta verimliliğin düşmesine yol açabilecek girişim, beyanat veya yayınlar konusunda herkes hassasiyet ve sorumluluk içinde olmalıdır. Hukuka saygı çağrısı yapan kesimlerin, kendilerinin de hukuka saygılı olmalarını, uygulamalar konusunda kendi yorumların yapmak ve kamuoyunu ve diğer ilgili mecraları yönlendirmeye çalışmak yerine hukuksal süreçlere uymaları gerektiğini bir kez daha hatırlatmak durumundayım'' diye konuştu.