Yeşilçam esintisi

F.Bahçe'ye beş maçtır eziyet çektiren takımda Daum, iki kritik değişiklik yapmıştı. Servet ve Deniz'in girdiği ilk on bir, Nobre'nin kulübeye gelmesi ile daha mücadeleci ve dirençli bir F.Bahçe'yi ortaya çıkardı.
Bu kritik ve stratejik bir karardı. Gerets'in düzeninde değişiklik yapmadan üç forvetle sahaya çıkmasıyla, belki de Alman hoca uzun zaman sonra ilk kez rakibe göre bir takımla sahadaydı. Saracoğlu'nda defans yapmak, hem de G.Saray'a karşı böyle oynamak önemli bir noktayı da peşinden getirdi. Daum kaybetmek istemiyordu. Bu düzen içinde yıldızlarının performansına güvenerek gol bulacağına inanıyordu.
İlk 17 dakikada G.Saray bu durumu sezmişcesine yüklendi. Driplinglerle geliyor ama en büyük silahları olan, göbekteki kısa paslı verkaçları yapamıyorlardı. Sağlısollu şişirmeleri ise Serkan'ın çıkmasıyla bir anda ortalaması 1.90'a yükselen F.Bahçe defansında eriyordu. Ağır sahada yerden oynamak ve uzun toplarla maceraya atılmak G.Saray'ın hücum planını aksatan görüntülerdi. G.Saray'ın pozitif düşüncesi, uzun süreden beri belki de ilk kez Daum'un analizinde kayboldu.
Maçı aslında Yeşilçam'ın siyah-beyaz dönemindeki Türk filmleri gibi de değerlendirebiliriz. Dram bölümünde, Daum'un da katıldığı F.Bahçe'nin "maç yemini" vardı. Komedi bölümünü Cüneyt Çakır'ın her kendini yere atan için çaldığı garip faul kararları kapsadı. Gerets'in üç forvetle sahaya çıkması maceraydı. İşin aşk bölümünde ise 45 bin Fenerli ile 2 bin 500 G.Saray taraftarı yer alıyordu.

KÖRLER SAĞIRLAR...
Gol 25'te geldi. Kör kemancının gözlerinin açıldığı dakikaydı. Alex faul atışı için topa yürürken, Luciano da tırıs tırıs rakip ceza alanının yolunu tuttu. Bu sırada Anelka faulü hemen Appiah'a kullandı. Luciano hâlâ yol kat ediyordu. Kafasını kaldırdığında şaşırdı. "Ne oluyor" dercesine ellerini kaldırdı. Ganalı bu hareketi görüp topu ortaladı. Bir çarpışma, ortada kalan top, Luciano "golüyorum" demeye başladı.
İkinci yarıda F.Bahçe daha cesaretli gözükse de hücumda çoğalamama sorunu yaşıyor, G.Saray ise tam aksine bekleri de dahil olmak üzere golü istiyordu. Ümit Karan ilk yarıda Hakan Şükür'ün kaçırdığı pozisyonun benzerini, gole çevirdi. Tribünlere "duyamadım" işareti yaptı.
Filmin "köründen" sonra "sağırı' da rolünü kaptı. Nobre'nin girmesiyle F.Bahçe'nin aklına hücum geldi, en pahalı kornerci frikikten galibiyeti getirdi.