Çiçek: Böyle bir vicdansızlığı hiç kimse yapamaz
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, ''Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'nın aslında bir terörle mücadele yasası olmaktan çok terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'a af getiren bir tasarı olduğu'' şeklindeki görüşüyle ilgili, ''Hiçbir Cumhuriyet Hükümeti, bu parlamentoda görev yapan hiçbir milletvekili, terörist başının affına 'evet' demez ve diyemez. Böyle bir sorumsuzluğu, böyle bir vicdansızlığı hiç kimse yapamaz'' dedi.
Çiçek, ''iftira'' ve ''imar kirliliği'' suçları dışında, hiçbir suç bakımından hüküm verildikten
sonra etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmayacağını, terörist başı bakımından da hükmün verildiğini belirtti.
Cemil Çiçek, düzenlediği basın toplantısında, Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'na ilişkin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın eleştirilerini yanıtladı. Çiçek, geçmişte farklı dönemlerde ''pişmanlık, eve dönüş, topluma kazandırma yasası'' diye adlandırılan yasaların çıkarıldığını belirterek, hiçbir Cumhuriyet hükümetinin durup dururken, aklına bir anda gelip, bir pişmanlık yasası çıkarmayacağını söyledi.
Pişmanlık yasalarının çıkarılmasının temel nedeninin; devlet ihtiyacı olarak, hükümetlerin önüne gelmesi ve getirilmesi olduğunu anlatan Çiçek, bu yasaların altında pek çok hükümetin imzası olduğunu belirtti. Çiçek, ''Hiçbirisi, teröre destek vermek, himaye etmek veya terör mensuplarını içerden bırakmak düşüncesiyle değil, bir yöntem, bir tavsiye ve yöntem olarak, devletin ilgili birimleri ihtiyacın gereği olarak bu yasaları çıkarmışlardır. Şimdi siz eğer bu yasaları bu maksatlarla çıkarmış olan insanların hepsinin ülkeye sadakatini tartışmaya açarsınız, bu son derece yanlış olur'' diye konuştu.
''O DEĞERLİ HUKUKÇULARDAN BİZ DE İSTİFADE EDELİM''
Baykal'ın konuşmasında, tasarıyla ilgili ''değerli hukukçulardan yararlandığını, görüş aldığını'' söylediğini kaydeden Çiçek, ''Değerli hukukçuları biz bilebilirsek gerçekten biz de istifade edelim'' dedi.
Önyargıları olmadığını, her zaman konuyla ilgili katkı beklediklerini söyleyen Çiçek, ''Eğer bu değerli hukukçularımızı bilebiliyorsa hem komisyona davet eder orada bilgelerine başvururuz, hem bakanlık olarak kendilerinin bilgisine başvururuz ve bütün bu endişelerden azade bir tasarının yasalaşması için birlikte çaba sarf ederiz'' diye konuştu.
Baykal'ın konuyu bir endişe olarak ifade etmesi halinde, hemen cevaplama ihtiyacının da olmayabileceğini belirten Çiçek, hukukun bir yorum meselesi olduğunu söyledi. Çiçek, şunları kaydetti:
''Hiçbir Cumhuriyet hükümeti, bu parlamentoda görev yapan hiçbir milletvekili, Türk vatandaşı olmaktan gurur duyan hiçbir Türk vatandaşı, terörist başının affına 'evet' demez ve diyemez. Böyle bir sorumsuzluğu, böyle bir vicdansızlığı hiç kimse yapamaz. Evvela bundan emin olmamız lazım.
Kim benim vatanseverliğimden şüphe eder? Kim neden ve hangi hükümet onu affetme noktasında özel bir gayretin içine girsin, böyle kanunların içinde, arasında, arkasında dolaşarak, böyle bir sonucu Türkiye'nin önüne getirsin? Bunu söylemek hükümetle bühtandır, bu tasarıyı hazırlayanlarla bühtandır.''
''TERÖRİST BAŞI ÜZERİNDEN...''
Tasarının, devletin ilgili kurumlarının katılımıyla hazırlandığını, terörle mücadelede, yargıda görev yapanların fikirlerine başvurulduğunu ifade eden Çiçek, ''Hal böyle olunca bir endişeyi, endişe çerçevesinde dile getirmek varken, adete bu mesele üzerinden bir muhalefet üslubu geliştirilmeye çalışıldı. Terörist başıüzerinden, terör üzerinden bir muhalefet tarzı sergilenecekse bu geçmişte de sergilendi, ülkeye yarar getirmedi. Onun için ben CHP'den meselenin hukuki zeminde tartışılması ve bu konuda bir endişesi varsa,ki o çerçevede bunu ilgili komisyonlarda dile getirmesini çok arzu ederim'' diye konuştu.
Bir kısım insanların bu tasarıyla ''terörist başına af geliyor'' düşüncesi, rahatsızlığı içine gireceğini dile getiren Çiçek, ''Halbuki, hukuki düzenleme olduğu için Sayın Baykal'ın söylediği hakikatin kendisi değildir, mutlak hakikat değildir. O da kendi kanaatini söylüyor. Bu kanaatin biz doğru olmadığı kanaatindeyiz'' dedi.
PİŞMANLIK HÜKÜMLERİ NASIL UYGULANACAK?
Çiçek, Terörle Mücadele Yasası Tasarısı'nın, 1 Haziran 2005'te yürürlüğe giren Türk Ceza Kanunu (TCK), Cezaların İnfazı Hakkında Kanun gibi kanunlarla bağlantılı olduğunu, onun için de tasarıda TCK'ya devamlı atıf yapıldığını anlattı.
Ceza kanununda etkin pişmanlık hükümleri düzenlenirken, Ceza Kanunu'nun 180 ve 267'inci maddelerindeki ''iftira'' ve ''imar kirliliği'' suçlarını dışarıda tuttuklarını anlatan Çiçek, bu iki suç dışında, tüm etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, ''sanıklar hakkında hükmün verilmemiş olması'' şartını getirdiklerini belirtti.
Çiçek, hazırlık soruşturmasında, kovuşturma safhasında pişman olduğunu ifade etmemiş, hüküm verilip ceza aldıktan sonra ''Ben pişman oldum, şu, şu bilgileri vereceğim'' diyenlerin, söz konusu iki suçu dışında etkin pişmanlık yasalarından istifade edemeyeceklerini söyledi.
Tasarı maddelerindeki ve atıfta bulunulan TCK'daki etkin pişmanlıktan yararlanma şartlarını sıralayarak, bu şartları terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın durumu ile karşılaştıran Çiçek, şunları kaydetti:
''Bu iki suç dışında hiçbir suç bakımından hüküm verildikten sonra etkin pişmanlık hükümleri uygulanmayacaktır. Bahse konu terörist başı bakımından hüküm verilmiştir. Bu, Ceza Kanunu yürürlüğe girmezden çok evvel verilmiştir. Seneler evvel bu hüküm verilmiş ve bizim iç hukukumuz bakımından da bu hüküm kesinleşmiştir. 221. madde bakımından evvela ön şart hükmün verilmemiş olmasıdır. 6. maddenin son fırkası, 221. maddeye atıf yaptığına göre ortada hüküm verilmemiş bir durum söz konusu olacaktır. Terörist başı Abdullah Öcalan ile ilgili hüküm verildi mi, verilmedi mi? Bütün mesele buradadır.''
(AA)
|