Havva Adem'e elmayı uzattı ve...

Dünyanın en seksi oteli... Slogan çok iddialı ve anlamlı... Ne anlıyorsunuz bu ifadeden? "Derviş'in fikri neyse zikri de odur" düşüncesinden yola çıkarsak, herkes kendine göre yorumlayabilir. Otelin, dolayısıyla konseptin de sahibi olan Taha Görgülü, 'en çekici, en cazip' oteli yaratmanın peşinde. Bunun için kesenin ağzını açmış. Hem de yatırımların durduğu, turizmin can çekiştiği bir dönemde. Bu sene turist sayısında geçtiğimiz yıllara göre bir hayli düşüş var. Otellerin dolu olması gereken mayıs sezonunda beklenen gerçekleşmemiş, önümüzdeki günler için de durum pek parlak değil... Turizm sektöründe çalışan 150 bin kişinin işsiz kaldığı söyleniyor ki, rakam daha da artabilir. Taha Görgülü genç bir iş adamı... 1988 yılında turizm sektörüne giriyor. Otel açmadan önce seyahat acentası kuruyor. Yani önce müşteriyi buluyor, sonra otelleri açıyor. Almanya, Polonya, Rusya ve Hollanda'da hizmet veren GTI ve DTI, Avrupa'nın en büyük tur operatörlerinden. Yolcuları taşımak için de havayolu şirketini devreye sokuyor; Sky Airlines. Bir ayağı Almanya ve Hollanda'da olan Taha Görgülü, turizmin kötüye gitmesinin en büyük nedenlerinden birinin tanıtım yapmamak olduğunu söylüyor. Erkan Mumcu'nun bakanlığı döneminde başlayan atak, ne yazık ki, yarıda kalmış ve rakiplerimizin bizden çabuk ve hızlı davranması durumu aleyhimize çevirmiş. Avrupalı bu sene İspanya ve Yunanistan'ı tercih ediyor. Hizmet, kalite, servisin bizden daha kötü olmasına, fiyatların ise bizden daha yüksek olmasına karşın hem de... Bir zamanlar turizmi kalkındıran "Her şey dahil" artık işe yaramıyor, yaramadığı gibi fiyatların düşmesine, hizmetin ucuzlamasına, bu da turistin "Bu kadar ucuzsa bu işte bir iş var!" deyip kaçmasına sebep oluyor. Ama turizme yatırım yapan, turizmden kazandıklarını turizme harcayan yatırımcılar, olumsuz duruma rağmen gelecek için yatırım yapmaya devam ediyor. "Çünkü" diyor Taha Görgülü, "Antalya, başka yerde yok! Güneş, deniz her zaman olacak. Burayı korumak ve güzelleştirmek, insanların beklentilerini karşılamak da bizim elimizde... Alt yapımızı çözersek, turist yine gelir." İşte o yüzden 100 milyon dolarlık bir yatırım yapıyor: Adam&Eve Oteli. Adem ile Havva'nın otelini yani. Havva'nın Adem'e elmayı uzatması, bu dizayn otelin tasarlanmasına da ilham vermiş. Belek'in meşhur çam ormanları arasında, toplam 93 bin metrekarelik bir alana yayılmış bir otel. Farkı, her şeyin büyük olması. Normal bir oda mesela, 64 m2... Odanın tam ortasında iki kişilik bir küvet olacak; içine girdiğinizde kumandayla, istediğiniz ışık, renk ve sesi seçerek oynayabileceksiniz. Balkonu yine kocaman, 16 m2. Her odanın balkonu var ve her oda denizi görüyor. Kimi odaların her tarafı ayna ile kaplı. Varın, gerisini siz hayal edin. Otelin kral dairesi ise bin m2. Restoran ve bar konusunda da çok iddialılar. Sadece otel müşterisine değil, Antalya'nın her yerinden yemeğe buraya gelinmek isteneceğini söylüyorlar. Çarşı gibi barı ve restoranları, alışveriş merkezleri, SPA'sı ile adından söz ettireceğe benziyor. Otelin mimarı Eren Talu, her mimarın böyle bir teklif beklediğini, 23 yıllık meslek hayatında onu en çok heyecanlandıran konsept olduğunu söylüyor. Şu anda inşaat devam ediyor. Yaklaşık 2000 kişi gece-gündüz çalışıyor. Ağustos ayına yetiştirmeye çalışıyor oteli... Rezervasyonlar alınmış bile. Taha Görgülü, tanıtım yapılmamasına, hükümetin konuyu önemsememesine, önlem alınmamasına rağmen turizmden umutlu. Kendince inandığı yolda bir şeyler yapmayı sürdürüyor...