kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

Ders!

Anlatmak yeterli midir bir dersi öğrenmek için?
Şüpheli... Bazen göstermek, bazen de yaşamak gerekir belki...
Ölüm ve hayat arasındaki ilişkide olduğu gibi...
İnsanlar için de öyle, toplumlar için de öyle...
Bir "tek" insanın ölümle yüzleştiğinde, hayatla ilişkisini sorgulamasıyla vardığı sonuç şu olur:
"Her saniye değerlidir!"
Bir anlamda, hayatı yeniden kavrama, hayatı yeniden anlamlandırma çabası... Lance Armstrong, yakalandığı kanserin, bir başka deyimle bir insanın karşılaşabileceği beklenmedik o "felaket" in üstesinden gelebilmek için, ölümle değil; hayatla boğuşmanın tek çıkış yolu olduğunu anlıyor.
Kapısını çalan o felaketi, yaşama fırsatına dönüştürüyor.
Armstrong, Fransa Turu'nu yedi kez kazanan müthiş bir atlet.
"Her saniye değerlidir!" büyük zorluklar yaşayan kararlı bir adamın, her güne "yeni bir fırsat" gözüyle bakmasının öyküsü.
Kitap, şu anda New York'ta en çok satanlar listesinde bir numara.
Neden öyle? Ölümle yüzleşmekten, ölüm fikrinden uzak duran insanların; yaşadıkları sıradan hayatların zenginliklerini keşfetmelerine ve "fırsat" a dönüştürmelerine vesile oluyor da ondan...
Şöyle başlıyor kitap:
"Sanırım yaşayacağım. Ancak ne zaman kendimi buna ikna etme ihtiyacı duysam, ki bazen duyarım, Ölü Adamın Çukuru adında bir yere giderim ve uzun uzun onun içine bakarım."
Fakat bundan daha önemli olan; sonraki sayfalarda gelen satırlardır.
Ki o satırlar, aslında her doğan güne ve güneşe, herhangi bir sağlık sorunu yaşamadan uyanan insanların kendilerine hiç sormadığı sorudur.
Oysa, o soru hep sorulmalıdır:
"O zamanlar anlamadığım, belki de anlayamadığım, hayatın kendisiydi. Bir kez yaşayacağınızı kavradığınızda, bunu nasıl yapacağınıza karar vermeniz gerekir ve oldukça karmaşık bir durumdur. Kendi kendinize, 'Şimdi yaşayacağımı bildiğime göre ne yapacağım? Hayatımın en yüksek ve en doğru amacı ne' diye sormaya başlarsınız. Bunlar gizemli bir hesaplaşmadır."
Lance Armstrong'un kitabının adı onun için "Her saniye değerlidir!" olmuştur ve kanseri "hayat" la yenen adam için yaşadığı bireysel felaket büyük bir "fırsat"a dönüşmüştür.
Fırsat! Sıradan ve sağlıklı insanların her gün kaçırdığı...


Rastlantı bu ya!.. Armstrong'un kitabının yok sattığı günlerde, "Dünyanın Durumu 2006" adlı araştırmanın ve bilimsel çalışmaların sonuçları açıklanır.
Orada da; insanlığın, toplumların, ulusların; yaşadıkları "felaketleri barış fırsatlarına dönüştürmek" olasılığından söz edilir.
Araştırmaya göre, bazı felaketlerin güçlü siyasal yansımaları olur.
Ancak, ne yazık ki uluslar ve toplumlar; Lance Armstrong'un "Her Saniye Değerlidir" dersine sarılacak kadar "insani" tepkiler veremiyorlar işte...
Felaketleri fırsata dönüştüremiyorlar.
Uçurumun kenarındaki "keçiler" gibi inatlaşıyorlar. Örnek mi?
"İran'ın Bam kenti 2003'te bir depremle yıkıldığında, ABD tıbbi personel ve malzeme yardımı göndermiş, fakat bu iyi niyet gösterisi, iki ülke arasındaki soğuk ilişkiyi ısıtmaya yetmemişti.
Benzer şekilde, Katrina kasırgasının ardından İran'ın bölgedeki enerji sıkıntısını azaltmak için 20 milyon varil ham petrol gönderme önerisi her hangi bir diplomatik gelişmeye yol açmadı.
Küba'nın Meksika Körfezi'ndeki Katrina mağdurlarına derhal 1500'den fazla doktor ve tıbbi malzeme gönderme önerisini ABD'nin reddetmesi de, ideolojik düşmanlığın olası bir yakınlaşma düşüncesini bile engellemesinin bir örneğini oluşturuyor."
Sahi uluslar, devletler, toplumlar dediğiniz şey; insanlardan oluşmuyor mu?
Lance Armstrong kadar olunamıyor mu?
Felaket kapıyı çaldığında "hayat pedalı" na birlikte basmak bu kadar mı zor?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Yalnızca gözlerin yaşadığı bir hayata dair...   / 07-06-2006
 Ormancı!   / 05-06-2006
 Deniz olunmalı!   / 02-06-2006
 Hayat ucuzluğu...   / 31-05-2006
 Mayıs hüzünleri...   / 26-05-2006
 Kuşlara dair-5   / 24-05-2006
 Hayat temize çeker her şeyi...   / 22-05-2006
 Gurbetin gençleri   / 17-05-2006
 Bugün Anneler Günü...   / 15-05-2006
 Küme düşme yetmez, şampiyonluk da kalksın!   / 12-05-2006
ALİ KIRCA
Ders!
Anlatmak yeterli midir bir dersi öğrenmek için?...
YILMAZ ÖZDİL
Sikkenin sahtesi makbuldür...
Allah memlekete...
ERGUN BABAHAN
Kayıp çocuklarımız
Tarihi mirasımızı çalıyorlar, o...
MEHMET BARLAS
Biz Türkler kendimizi nasıl tanımlıyoruz?
Geçenlerde bir...
BALÇİÇEK PAMİR
Herkesten soğumak üzereyim
Gerdek gecesi gelin bakire...
UMUR TALU
Sıcaklar basarken
Aykırı dahi olsa, çok yanlış gelse...
FATİH ALTAYLI
Merkez değerlendirmeleri
Merkez Bankası Başkanı...
ERDAL ŞAFAK
Barışçı savaş
Son derece basit ve kolay...
Bir katilin sonu
İstanbul saldırılarını düzenletti, Türk kamyoncuları öldürttü,...
Bizim de canımızı yaktı
ABD operasyonuyla ölü ele geçirilen El Zerkavi; 2003 yılında HSBC...
Başlıyor
Başlıyor
Bir ay sürecek Dünya Kupası heyecanı Almanya-Kosta Rika maçıyla...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu