kapat
   
16 Ağustos 2006 Çarşamba
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
SMS:
MB yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

Yurtdışına savaş için de barış için de gidilir...

Birleşmiş Milletler Barış Gücü'ne Türk askerlerinin de katılıp katılmayacağı, önümüzdeki günlerde belli olacak. 1950'de Kore'den başlayarak, Somali'de, Bosna'da, Kosova'da, Afganistan'da, Türk askeri uluslararası görevler aldığı için, bu konuda deneyim sahibiyiz.
1950'de Türk tugayı Kore'nin Pusan limanına indiğinde, tugayda GMC'leri kullanabilecek şoför bulunamayınca, cepheye nakledilebilmek için Türkiye'den araç kullanmasını bilen eratın beklenmesi gerekmişti.
Şim di durum farklı. Ama yine de yurtdışına asker göndermek tartışılır bir konu. Kamuoyunun bir kesimi, "Barışı koruma" amaçlı asker göndermeye bile karşı çıkıyor.
Aslında "Yurtdışı" na gitmek veya "Gönderilmek" meselesinin de bu arada tartışılması gerekir.

EMPERYAL
GEÇMİŞ
Osmanlı dolayısıyla "Emperyal" bir geçmişi olan Türkiye'nin, uzak topraklarda asker ve sivil görevli bulundurması yüzlerce yıl alışılmış hayat tarzının parçasıydı. Osmanlı'nın birbiri ardınca gelen yenilgiler sonucu küçülmesi sırasında Anadolu'ya gerek Avrupa'dan, gerekse Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan gelen göçler, askersivil karışımı bir nüfustan oluşuyordu. Cumhuriyet'i kuran asker ve bürokrat kadroların hemen hepsi, eski Osmanlı toprakları olan yabancı ülkelerde askeri ve idari görev almamışlar mıydı?
Şimdi "Anayurt" dışında yine milyonlarca Türk var. Başta Almanya olmak üzere Hollanda, Fransa, Belçika, İngiltere ve diğer onlarca ülkede 3.5 milyon Türk yaşıyor. Bunların 1960'lardan başlayan "İş bulmak için" yurtdışına göç etmeleri, uzun yıllar boyunca yurtdışına birkaç yüz askerin görevli gönderilmesinden daha derin yansımalar gösterdi. Çünkü bunlar gittikleri ülkeleri yönetmek ve disiplin altında tutmak için yola çıkan Osmanlı bürokratları, askerleri veya yerleşimcileri değildi.
Bunların 1 milyon 135 bini de bulundukları ülkenin vatandaşı olmuş. Örneğin 540 bin Türk Almanyalı, 224 bin Türk Hollandalı var.

İMPARATORLUKLAR

Biz emperyal geçmişimizi çok hızlı unuttuğumuz için, çağımız imparatorluklarının "Yurtdışı" varlıklarını da anlamakta zorluk çekiyoruz.
Örneğin 15'inci ve 16'ncı yüzyılda nasıl Konya'nın, Kayseri'nin, Adana'nın insanları emperyal yayılma ile Bosna'ya, Bulgaristan'a, Macaristan'a gidip yerleştilerse, 19001914 arasında 2.6 milyon İngiliz, Britanya İmparatorluğu'nun dominyonlarına göç etmişler. Örneğin 1931'de Hindistan'da 168 bin İngiliz varmış. Afrika Koloni Servisi'nde ise, 7 bin 500 İngiliz çalışıyormuş. Bu İngilizler, bulundukları ülkeler bağımsızlığa kavuşuncaya kadar, yani bazen 100 yıldan uzun oralarda yaşamışlar.
Çağımızın İmparatorluğu kabul edilen Amerika'nın Britanya İmparatorluğu'ndan farkı, yurtdışı personelin tutumundan kaynaklanıyor. İngilizler dominyonlara yerleşmek, kalmak, zengin olmak için giderlermiş. Amerikalılar ise, asker ve sivil, hızla Amerika'ya geri dönmek üzere gidiyorlarmış.
Ama bu ne ölçüde mümkün olabilir, bilemeyiz.

AYNI
SÖYLEMLER
Tarih kitaplarında Irak'a giren İngiliz Generali F.S. Maude'nin 19 Mart 1917'de Irak halkına hitaben yayınladığı mesajda, "Biz buraya işgalci değil, kurtarıcı olarak geldik. Yönetimi Iraklılara terk edip hemen gideceğiz" dediği yazılı. 4 Nisan 2003'te de ABD Başkanı Bush, Irak halkına hitaben televizyonda yaptığı konuşmada tıpatıp aynı şeyleri söylememiş miydi?
Lübnan'a bir Barış Gücü gider ve buna Türk askerleri de katılırsa ne zaman dönerler bilemeyiz tabii.
Veya 1974'ten beri Kıbrıs'ta "Yeşil Hat" ta bulunan Barış Gücü'nün görev süresi ne zaman biter, bilen var mı?
Ancak yüzlerce yıl yurtdışı toprakları sınır içi topraklar haline getiren insan kadrolarının torunları olarak, yurtdışı askeri görevler "Barış" amaçlı olduğu zaman bunları yadırgamamalıyız.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Günümüzün yükselen ideolojisi anti-izm...   / 15-08-2006
 Kodu mu oturtan generallerin serüvenleri   / 14-08-2006
 Bir gün herkes Lübnan gibi tek başına kalabilir   / 13-08-2006
 İdeolojisini kaybeden Amerikan imparatorluğu...   / 12-08-2006
 Hem Araplara hem Amerikalıya karşı olmak...   / 11-08-2006
 Yabancı sermaye vazgeçilmez bir kaynaktır   / 10-08-2006
 Kral Abdullah'ın ziyaretinden beklentilerimiz   / 09-08-2006
 Yurtta ve cihanda pişti olan olana...   / 08-08-2006
 Politikada yeniden doğuş sancıları...   / 07-08-2006
 Bilmek hatırlamaktan daha önemlidir   / 06-08-2006
YILMAZ ÖZDİL
Datçalı Hatça...
Ben her yaz, üşenmem, yüzlerce...
ERGUN BABAHAN
Bu kış irtica gelebilir ve Bayar politikası
CHP lideri...
MEHMET BARLAS
Yurtdışına savaş için de barış için de...
BALÇİÇEK PAMİR
Su bile yasak
El kremi? Olmaz.
Ruj. Komik olmayın.
UMUR TALU
Oraya asker göndermeyin!
Oraya kalbinizi gönderin;...
FATİH ALTAYLI
Profesyonel ordu kurulsun
"Türkiye Lübnan'a...
ERDAL ŞAFAK
Kıbrıs Cumhuriyeti
Önceki gün 2'nci...
Savaşın hesabını Olmert verecek
Silahlar sustu ama ateşkesin ardından İsrail meclisi ayakta: "Ne...
Onlar da sığınaktan çıktı
Bombaların susmasıyla İsrail ve Lübnan'da siviller, normal...
2008 provası
2008 provası
Euro-2008'e katılmak isteyen millilerimiz, Lüksemburg ile yapacağı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu