kapat
   
17 Ağustos 2006 Perşembe
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
SMS:
MB yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

Bir şeyi görmekle gerçeği anlamak aynı şey mi?

Kültürün temel öğelerinden biri de "Folklor" dur. Masallar, efsaneler, türküler ve tarihten bugüne toplumun ekonomik ve sosyolojik faaliyetinden yansıyan tüm olgularla bir halkın folkloru oluşur.
Modern çağın folklorunu ise, medyatik iletişimin halkın belleğine yerleştirdiği bilgiler oluşturuyor. "Battal Gazi" nin yerini "Kurtlar Vadisi", "1001 Gece Masalları" nın yerini "Uçan Kuş Magazinciliği" almış durumda. Hülya Avşar'ın veya Pınar Altuğ'un erkek cinsi ile olan ruhsal ya da bedensel ilişkileri üzerindeki çeşitlemeler, Tahir ile Zühre'den veya Leyla ile Mecnun'dan daha fazla güncel folklorik değer taşımakta.
Amerikalılar buna "Endüstriyel Folklor" da diyor. Dr. Kinsey'in cinsellik araştırmaları nasıl 1950'lerdeki Amerikan toplumunun "Sözde" muhafazakar yapısının perdelerini açtı ve ortaya olabildiğince özgür bir ilişkiler dünyası çıktı ise, daha sonraki dönemde Amerikan televizyonlarındaki reality showlar da, özgür olmaktan öteye çarpık ilişkilerin yoğunluğunu su yüzüne çıkardı.
Bizim dünyamıza çok az gecikme ile tüm bu kompleks yapı yansıdı.
"Flamingo Yolu" ve "Dallas" gibi Amerikan televizyon dizilerinde, kimin elinin kimin cebinde olduğunu anlamamaktan şaşırmışken, "Biri Bizi Gözetliyor" benzeri yerli yapım reality showlarla, aynı durumun bizim için ve üstelik gerçek hayatta söz konusu olabileceğini gördük. Ve zaten gazetelerin, dergilerin ve televizyon magazin programlarının haberlerinden, kadın-erkek beraberliklerinin "Sadakat" değil "Değişkenlik" üzerinde kurulu olduğunu sürekli izlemekteyiz.
Bu arada bir büyük gerçek de sürekli unutulmakta veya unutturulmakta.
"Endüstriyel Folklor" diye de adlandırılan bu tablolar, seçilmiş, pompalanmış ve abartılmış dar bir ilişkiler dünyasının yansımalarıdır. Örneğin "Türkiye Gerçeği" nde töre cinayetleri, sürekli eş değiştirebilen kadın ve erkeklerin varlığından daha ağırlıklıdır. Türkbükü'nün tangalıları sade yaz aylarının konusudur ama üniversiteye giremeyen başı örtülülerin durumu, Türk siyasetinin yıllardır ve hiçbir mevsimde çözüm bulamadığı bir sorunudur. Hiç unutmayalım ki, insanların ilişkileri ve toplumsal münasebetler, sosyologların, antropologların, romancıların, ideologların yüzlerce yıldır anlamaya ve anlatmaya çalıştıkları ve hala bilinmeyenlerle dolu karmaşık bir alandır. Bir televizyon dizisine veya bir paparazzi haberine bakılarak, bu karmaşık alanı anlamak mümkün değildir.
Oysa ekonomiye ve siyasete hatta uluslararası ilişkilere yaklaşırken de, yargılarımızı oluşturmakta magazine bakışımızdaki kolaycılığı sergilemeye başladık.
Örneğin üzerinde kim bilir kaç bin kitabın yazıldığı, sayısız uluslararası pazarlığın, binlerce BM oturumunun yapıldığı, savaşların barış ve ateşkes antlaşmaları ile iç içe geçtiği, dinlerin, mezheplerin, gizli ve açık örgütlerin, ırkların, petrolün ve farklı çıkarların zemini olan Ortadoğu'yu da, "O haklı, bu haksız" benzeri kestirme yargılarla ele almak, "Endüstriyel Folklor" un yansımalarını gerçek sanmak kadar hatalı olabilir.
Unutmayalım ki bugün bir Barış Gücü'nün gönderilmesi tasarlanan Lübnan'da hala Hariri suikastı arkasındaki el bulunamadı, Lübnan Ordusu'nun ülkeyi savunma görevini neden Hizbullah'ın para-militer örgütüne devrettiği de tam olarak bilinmiyor.
Bir başka deyişle "Yaşamak" kolay olsa da "Anlayarak yaşamak" ve "Doğru ile yanlışı ayırabilmek" kolay değildir. Sadece görüntülere ve medyanın güncel haberlerine bakarak ne toplumları, ne de uluslararası sorunları tam olarak anlayabilirsiniz.
Eğer sadece görüntüler anlamaya yetseydi, ne üniversitelere, ne araştırmacılara, ne de kitaplara, uzmanlara gerek duyulurdu.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Yurtdışına savaş için de barış için de gidilir...   / 16-08-2006
 Günümüzün yükselen ideolojisi anti-izm...   / 15-08-2006
 Kodu mu oturtan generallerin serüvenleri   / 14-08-2006
 Bir gün herkes Lübnan gibi tek başına kalabilir   / 13-08-2006
 İdeolojisini kaybeden Amerikan imparatorluğu...   / 12-08-2006
 Hem Araplara hem Amerikalıya karşı olmak...   / 11-08-2006
 Yabancı sermaye vazgeçilmez bir kaynaktır   / 10-08-2006
 Kral Abdullah'ın ziyaretinden beklentilerimiz   / 09-08-2006
 Yurtta ve cihanda pişti olan olana...   / 08-08-2006
 Politikada yeniden doğuş sancıları...   / 07-08-2006
YILMAZ ÖZDİL
Marmaris-Rodos...
Kıymetimi bilmeniz lazım...
Sırf...
ERGUN BABAHAN
Her savaş önce ahlaken kazanılır
Amerika Başkanı Bush,...
MEHMET BARLAS
Bir şeyi görmekle gerçeği anlamak aynı şey mi?
Kültürün...
UMUR TALU
Silahlı kuvvetler!
"Bölgesel bir güç...
FATİH ALTAYLI
Bu neyin koordinatörü?
ABD'nin teklifi ile "PKK ile...
ERDAL ŞAFAK
Ateşten gömlek
İktidar sözcülerinin mayınlı...
Hizbullah onaracak
Hizbullah'ı çökertmek için Lübnan'da taş üstünde taş bırakmayan...
Amerikalılar Bush'un başarısızlığını okuyor
ABD'de bu aralar en çok Irak'ta savaşla ortaya çıkan...
Tek yenilik Mehmet
Tek yenilik Mehmet
Milli Takım, Avrupa Şampiyonası eleme maçları öncesinde umut vermedi.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu