kapat
   
22 Ağustos 2006 Salı
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
SMS:
UT yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

Yapmayın çocuklar!

Dışişleri Bakanı Gül' ün Lübnan, İsrail, Suriye turlarını olumlu buluyorum.
Çok "hümanist" mesajlar veriyor.
"Artık kimse suçlu aramasın. Geçmişe değil, ileriye bakın" türü telkinler özellikle.
"Halkın çektiği acılar" ı ön plana çıkarması, kaçırılan İsrail askerleriyle İsraillilerin tutukladığı Filistinlilerin serbest bırakılması çağrısı, kin ve nefretten uzak bir yeni nesil temennisi... hepsi, hepsi.
Bakın, şimdi söyleyeceğim tamamen içten ve hiçbir müstehzi yanı yok:
Hakikaten bu mesajları insani buluyorum; Gül' ün bunları bir bakandan ziyade bir insan, bir baba ve kendi yumuşaklığına münasip biçimde söylediğini düşünüyorum.
Şimdi söyleyeceğimin ise her yanı müstehzi:
Eminim başta İsrailliler, diğer muhatapları da, "Vay be biz bu kadar iyi insan, iyi baba, şefkat dolu devlet adamı olmayı 60 yıldır nasıl düşünemedik" diye kafalarını duvarlara vurmuşlardır.
Duvar, "Ağlama Duvarı" da olabilir; İsrail'in Filistinlilerin üzerine ördüğü duvarlar da.


Gül'
ün bu mesajları çok insani, ama aynı zamanda hepimizi de yanıltıyor.
Çünkü, gazete manşetlerinden taşan o insani mesajlarla, bu devlet oraya asker gönderecek.
"İllüzyon", asker göndereceğimiz yerde onları, Dışişleri Bakanı'nın telkinlerinden aşırı etkilenmiş "ermiş, aşmış, nur gibi insanlar" ın beklediğine dair masalsı hava.
Yok öyle şey!
Oraya "Barış" namına asker gitmesi de öyle bir masal.
Palavra da denebilir elbette.
Orada, arasına gireceğiniz yorgun bir iç savaş, ne bileyim zaten bölünmüş bir ülke, "Yapmayın çocuklar, böyle füze atmak, bombardıman yapmak filan ayıp. Hey sen! Koy bakim o silahı yerine. Sen de çabucak uçağını alıp evine git. Anneniz nerde sizin?" demekle ikna olacak "taraflar" yok.
Orada ununu eleyip eleğini asmış bir katliam, kinini, nefretini boşaltmış da kurumaya hazır damarlar yok.
Orada "geçmişe bakmamak" da felaket.
"İleriye", sadece birilerinin parmakları yönünde ve kimilerinin organize işleri uyarınca bön bön bakmak da.


Türkiye, şundan bundan farklı olarak oraya; Kürt sorunu olan, PKK terörüyle çatışan, Kuzey Irak'a girdi girecek, Kerkük'te çatıştı çatışacak, İran ve Suriye yönetimi gibi "Şii" komşularına karşı bilendi bilenecek, İran'ın nükleerinden haz etmeyen, halkı İsrail'e gıcık ama belki de ilk şehitlerde Lübnan'daki Hizbullah'ı da Diyarbakır'daki Hizbullah kabul edebilecek yahut hakikaten kendi Hizbullahçısı da bilenebilecek esnek ve kaygan bir kamuoyu ve "Sünni" sıfatıyla gidiyor.
Daha beteri;
Başta ABD'nin ve duruma göre İsrail'in, bölgedeki tüm belalara bulaştırma, bölgedeki tüm pisliklerin içine sokma, bölgede kafayı yemiş bir jandarma kılma arzuları, niyetleri, teşvikleri ve sözde hiç belli olmayan manipülasyonları ile gidiyor.
Gitmesin diyoruz ama kafalarına koymuşlar, gidiyor!
Ve tüm insani, öpüp koklanası mesajlarına rağmen, Dışişleri Bakanı Gül, belki içinden gelerek, belki biraz uğraşarak yarattığı o masalsı, yumuşak, sevgi dolu havayla, balon şişiriyor.
O balona binelim, havalara uçalım, ayağımız yerden kesilsin diye adeta.
Yanlış yapıyor ve yakıcı, acıtıcı, hatta tiksindirici kimi gerçeği perdeliyor.
Türkiye sanki başroldeymiş gibi bir hava yaratılırken, bu koskoca ülke, kimilerinin yazdığı "Yeni Ortadoğu" senaryosunda da yuvarlanmak üzere, kah sırtından ittiriliyor, kah kıçından tekmeleniyor!
En fenası, adeta bunu mümkün kılacak şekilde, şöyle iki büklüm olmamız!


Bu başka bir konu: Düşünce, ifade ve yazı bir linç mevzuu olarak; hümanist toplumumuz, demokratik devletimiz ve hukuk devletinin bağımsız yargısının içinde nadide yerini koruyor.
İpek Çalışlar' ın "Latife" de yazdıkları da koleksiyona eklendi hemen. Tartışılabilecek şeyler, kafadan bir mapushane duvarı ördürüyor. Şöyle bir soru da mümkün: "Atatürk size, kendisini koruma hakkını ve vekaletini vermiş miydi? Size, özellikle size!"

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sopalı medya!   / 21-08-2006
 Tamam, aslında, ama, bir bakıma   / 20-08-2006
 Mecburi harçlı parasız eğitim!   / 18-08-2006
 Silahlı kuvvetler!   / 17-08-2006
 Oraya asker göndermeyin!   / 16-08-2006
 Büyüyünce öğretmen ve işsiz olacağım!   / 15-08-2006
 İki gözüm iki yüzüm   / 14-08-2006
 Terörle mübadele!   / 13-08-2006
 Tarih özetleri   / 11-08-2006
 Kapınız kırılır, ölürsünüz ve lojman gündeme gelir!   / 10-08-2006
YILMAZ ÖZDİL
Bülbül Dağı...
Bugün size Meryemana Evi'ni...
ERGUN BABAHAN
Talabani'ye davet ve bölgeye bakış
Ecevit, "Amerika...
MEHMET BARLAS
Okullarda küfürlü ve argolu kitap yasağı
Milli Eğitim...
UMUR TALU
Yapmayın çocuklar!
Dışişleri Bakanı Gül' ün Lübnan,...
FATİH ALTAYLI
Dershaneler ve üniversiteler
Sabah'ta dershanelerle...
ERDAL ŞAFAK
İlk 500
Şanghay'daki Jiao Tong...
Başbakan'ın yasak aşkı
Çek Cumhuriyeti'ni sarsan ihanet-siyahet-intikam üçgeni... Bir...
'Görev tanımı' sancısı
Avrupa ülkeleri, görevi netleşmeden Lübnan'a asker göndermeye...
Ricardinho bayramı
Ricardinho bayramı
Beşiktaş'ın son bombası dün İstanbul'a geldi. Atatürk Havaalanı'nda...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu