kapat
   
23 Eylül 2006 Cumartesi
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
SMS:
MA yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

Rekabet üstü yumurta ve AK Parti...

Pennsylvania'da inek sağan robottan Şikago Tarım Borsası'na, Washington'da Amerikan Tarım Bakanı ile görüşmeden Mehdi Eker'in Harvard Üniversitesi'ndeki "Modern Türkiye" konulu seminerine kadar çok kapsamlı bir gezi ertesinde geri dönüş için New York'ta uçağa yerleşiyoruz. Koltuklara oturur oturmaz önümüze gelen bir tomar gazete henüz uçak kalkmadan bizi Türkiye'ye uçuruveriyor.


İktidarının ilk üç yılında AB reformlarını hedefleyen, toplumun ortak umudunu yeşerten, çok önemli reformlara imza atan AK Parti'nin politika değiştirdiği seziliyor. AK Parti daha önceki Türkiye'yi çağa taşıma iddiasını bırakmış, iç siyasette "milliyetçi" oyları kendine hem muhatap hem de pusula yapmış.
İktidarın "milliyetçi" söylemi kendine muhatap alması, bu söylemin kaynağı olarak gösterilen partiyi de gücünün çok üzerinde bir noktaya, hatta "ana muhalefet" konumuna taşımış.


İnsan büyük tabloya bakınca, sanki gizli bir siyasi plan AK Parti iktidarını, her seferinde Türkiye'yi dünyaya rezil eden yeni Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesi üzerinden avlamaya girişmiş gibi gözüküyor.
AK Parti içindeki bir grubun, partinin siyasetini "milliyetçi oylara" endeksleyerek yapılması gereken değişimlere karşı çıkması, yeni uyum paketi görüşülürken Müslüman olmayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına "yabancı" muamelesi yapılmasını isteyen CHP'den de destek görüyor. Yorumlara göz atınca, etkin odakların da AK Parti'yi "Türklük" ekseni üzerinde hamaset yapan bir zihniyetle kapıştırma peşinde olduğunu seziyorsunuz.
AK Parti'nin böyle bir anlayışı kendine muhatap alması Türkiye'de içe kapanmacı bir söylemin ciddiyet ve güç kazanmasına neden olacak. Türkiye dünyaya açılmayı hızlandırmak yerine, içe kapalı bir anlamsızlıkta enerji kaybedecek. Umudunu yitirecek.


İçe kapanmacı bir anlayışı ciddiye alarak o mıntıkada siyaset geliştirmek iki sonuç doğurur; bunlardan biri Türkiye'nin şimdi olduğu gibi toplumsal umudunu yitirerek pörsümesi, ikincisi de militarizmin hızla taban kazanması.
Bugüne kadarki gelişmeler, AK Parti'nin AB istikametine hız verdiğinde gücünü ve toplumsal desteğini artırdığını göstermekte... Ancak bir zamandan beri birileri bunun tersi bir anlayışı körüklemekte, siyasal milliyetçi bir söylem kulvarına yazılmayı uygun görmekte... Bunu önerenler bu siyasetin genel seçimlerde kârlı çıkacağı iddiasında...
Bu öngörünün gerçekleşmesi zor. Üstelik bu doğru olsa ve oyu artsa da, toplumun umudunu parlatan bir projeyle arasına mesafe koyduğu için AK Parti'nin alacağı varsayılan oyların niteliği düşer, dolayısıyla parti ağırlığını yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalır.


Yumurta, tıp biliminin en has konularından biri... Düne kadar kolesterolü artırdığı söylenirken, şimdi kök hücreleri yenilediği iddia edilmekte... Yumurtadaki kolesterol konusu ana gündem maddesi iken, Amerika'da bir üretici kolesterolsüz yumurta üretti. Yumurta üreticileri üretimi artırma peşinde koşarken, kolesterolsüz yumurta bu itiş kakışın dışında "rekabet üstü yumurta" haline geldi.
Gündem belirleyemeyen, beklenti yönetemeyen AK Parti düne kadar AB konusundaki enerjik tutumuyla diğerlerine fark attı. Bugün "rekabet üstü yumurta" anlayışından epeyce uzağa düşmüş vaziyette. Bunu görenler de bu zafiyeti iyice kanırtma peşinde.
AK Parti ya da bir başkası, Türkiye'nin toplumsal umudu olan "dünyalaşma" arzusuna karşı içerdeki beceri yoksunu sınırlı bir lümpen davranışa prim vererek karşı durursa, sıradan yumurtacıya dönüşür.
Eprimiş eski hamasete endeksli yarış etkili olsaydı AK Parti geçen seçimleri kazanamaz, bu eski görüşün sahipleri iktidarlarını sürdürürdü. Halbuki ağır sorunlar içinde bunalan ülke rekabet üstü bir vizyona ihtiyaç duyuyor. AK Parti, o vizyonun sahibi olmazsa gideceği yer diğerlerinin yanıdır.
Türkiye, kendini yeni umutlara taşıyacak bir partiyi yaratmayı becerir. Her zaman da becerdi. Bu gerçeği en iyi bilenlerden biri AK Parti'ydi.
Ama galiba bildiklerini unutmaya başladı.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Tanrı ile rekabet mi?   / 18-09-2006
 Amerika'dan...   / 16-09-2006
 11 Eylül, 12 Eylül...   / 11-09-2006
 Açık yara...   / 09-09-2006
 On altı yıl önceki tezkere yazısı...   / 04-09-2006
 On altı yıl önce Sabah okur muydunuz?   / 02-09-2006
 Post-ulusal kimlik ve anayasal yurtseverlik...   / 28-08-2006
 Entelektüel ve demokrat...   / 26-08-2006
 'Uçsa kuş demem'   / 21-08-2006
 Sol, cumhuriyetin dönüşümünü savunmalı   / 19-08-2006
YILMAZ ÖZDİL
Olacağı bu...
Yıl, 1932...
İşgal...
MEHMET BARLAS
Komplo teorileri toplumu rahatlatır...
Bazıları için...
FATİH ALTAYLI
Karalamanın arkasındaki neden
Atabeyler Operasyonu...
ERDAL ŞAFAK
TSK ve AB
Bu ay sonunda Türkiye'ye...
MEHMET ALTAN
Rekabet üstü yumurta ve AK Parti...
Pennsylvania'da inek...
Kimse bizi silahsızlandıramaz
Nasrallah, 12 Temmuz'dan beri ilk kez meydana çıktı: Dünyada bize...
Rus 'kadife devrimi' kapıda
"Amerika, Rusya'yı durdurmak için Gürcistan'daki gibi bir 'kadife...
Size duacıyım: 1-0
Size duacıyım: 1-0
Konya'da dakika 31... Mateja Kezman ceza sahası dışından bu muhteşem...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu