kapat
   
23 Ekim 2006 Pazartesi
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Metehan Demir @ SABAH
SMS:
MD yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 
Unutulmaz hastane geyikleri
Ağar'ın AK Parti ile ilk 'koalisyonu'
Çevirmede başörtüsü taktiği

Unutulmaz hastane geyikleri

Erdoğan'ı MOSSAD zehirlemiş
Hastane önünde Yaşar Paşa 'Ne dedi' esprisi
Hürriyet yazarı ile Ali Erdoğan niye kavga etti?.


Milliyet gazetesinden alınmıştır.  Fotoğraf: Serdar ÖZSOY  Geçen hafta, kan şekeri yüzünden bayılmasıyla Türkiye'nin yüreğini ağzına getiren Başbakan Erdoğan'ın, kapıları kilitlenen makam aracından balyoz marifetiyle çıkarılmasının ardından işin neredeyse suyu çıktı. Ancak birbirinden komik olaylar dizisi, "Benim balyozum mübarek ve orijinal" diyen Meclis İdare Amiri Feyzi Berdibek'in odasını türbe gibi milletvekillerinin ziyaretine açma girişimi ile sınırlı kalmadı. O gün hastane önünde yaşananları, konuşulanları yakından izleyen Ankara büromuz bunları teker teker not aldı.
Başbakan'ın hastalığı, nedenleri ve gelişen olaylarla ilgili başkentte öyle yorumlar yapıldı ki, inanamazsınız. En ilginç yorum ise aynı gün öğle saatlerinde yapılacak ve niha i kararı alınacak 2 milyar dolarlık taarruz helikopteri ihalesi ile Başbakan'ın rahatsızlığı arasında kurulan bağlantı oldu.
İddiaya göre, başkanlık edeceği toplantıdan dolayı Başbakan'ı devreden çıkarmak için yabancı gizli servisler bir operasyon düzenlemişti. Saat 14.00'de Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nda yapılacak olan karar toplantısında, İsrail ihalenin dışında kaldığı için MOSSAD'ı devreye sokmuş, Başbakan'ı zehirlemişti.
Bir diğer geyik de, Başbakan'ın aslında içeride kalp ameliyatına alınacağı yönünde oldu. Hastane kapısındaki, hatta gazete bürolarına bile ulaşan yorumlara göre, Erdoğan kalp krizi geçirmişti. Ancak panik olmasın ve piyasalar etkilenmesin diye halktan gizleniyordu. Hatta hatta aynı Özal gibi by-pass olacaktı. Açıklama da, Borsa'da işlemler sona erince yapılacaktı.
Diğer iddia da Başbakan'ın epilepsi hastası olması ve sara nöbeti nedeni ile kaskatı kesilmesiydi.

BALYOZ
ŞARTI
Hastane önünden esprilere gelince, bunlar da kayda değer:
"Bundan sonra makam araçlarında çekme halatı, zincir, takoz, ilk yardım çantası gibi zorunlu malzemelerin yanı sıra içerde devlet yetkililerini unutan dalgın korumalar için balyoz da bulunsun. Hastanelerin yanında ya inşaat bulunsun, acil servislerde sürekli balyoz bulundurulması zorunlu hale getirilsin."
Komedi bunlarla da sınırlı değil. O gün, Erdoğan, Güven Hastanesi'nde yatarken, büyük bir gizlilik içinde yangın merdivenlerinden çıkan iki milletvekilinin tam binaya girecekken korumalar tarafından fark edilmesi ve " Sayın milletvekilim lütfen, bu yaptığınız doğru değil" diyerek kızarmış bir yüzle dışarı çıkarılmaları.
Erdoğan'ın yanına girebilenler, Abdullah Gül başta olmak üzere sayısı sadece birkaç kişiyle sınırlıyken, bakanlar dahil bir çok milletvekilinin kameralara çıkıp "Yanındaydım, konuştum. Gayet iyi" demeleri.
Güneydoğu illerinden bir milletvekilinin tanıdığı bir doktorun koluna girip güvenlik duvarını aşarak Başbakan'ın müşahade altında tutulduğu bölüme kadar sızma başarısı göstermesi de akıllarda kalanlar arasında oldu.

GAZETECİYLE
KAVGA
Bir ilginç olay da hastaneden 35 km uzaktan. Başbakan'ın yanı başından ayrılmayan, son olarak MHP'lilerle kavga eden yeğeni ve yakın koruması Ali Erdoğan o gün İstanbul'da haberi duyunca apartopar soluğu Ankara'da aldı. Havalimanı VIP Salonu önünde kendisini bekleyen Başbakanlık koruma otomobiline bindiği sırada, Almanya'dan yeni dönen DYP lideri Mehmet Ağar'ı karşılamaya gelenlerin otomobilleri yüzünden kenarda şıkıştı. İşte tam bu anda, sirenlerle ortalığı birbirine katan Ali Erdoğan'ı taşıyan araç az daha Ankara'ya yeni gelen Hürriyet gazetesinden bir köşe yazarını eziyordu. Duruma çok sinirlenen gazeteci, " Ne yapıyorsun?" diye bağırınca Ali Erdoğan, heyecan içinde " Hastaneye yetişmeye çalışıyorum" yanıtını verdi. Gazeteci de, " Sen doktor musun, bu ne acele" diyerek tepki gösterdi.
Tarihe geçen günden son bir kulis esprisi: O gün Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da Güven Hastanesi'ne geldi. Herkes Başbakan ile ne konuştuğunu merak etti. Bunun üzerine kalabalıktan birisi espriyi patlattı; "Büyükanıt Paşa, Başbakan'ın kulağına eğildi ve 'Sayın Başbakanım, büyük geçmiş olsun. Ancak, Türkiye'de irtica vardır. Bu konudaki kararlılığımızı ne olursa olsun hiçbir şey değiştiremez" dedi.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Nerede bu devlet mi nerede bu Türkler mi?   / 16-10-2006
 Asker darbe yapar mı?   / 09-10-2006
 Kim bu tacizci genel başkan?   / 02-10-2006
 Maliye sahte fatura kullanır mı?   / 25-09-2006
 Üç Orgeneral'li mesaj kime?   / 18-09-2006
 Büyükanıt bırakamadı   / 11-09-2006
 Bu tezkere geçer yoksa Annan'ı niye çağırsınlar!   / 04-09-2006
 Türk jetlerine Kuzey Irak'tan füze tehdidi   / 28-08-2006
 En sıcak 7 günde 2 keskin dönemeç   / 21-08-2006
 Londra muamması   / 14-08-2006
YAVUZ DONAT
Al sana soykırım
Dünyada nüfusunun üçte biri "yok...
METEHAN DEMİR
Unutulmaz hastane geyikleri
Erdoğan'ı MOSSAD zehirlemiş...
Gelecek beklentisi mutlu bir evlilik
Gençler kendilerinden memnun ve gururlu. Ancak gençlerin gelecekten...
Hiç böyle görmediniz
THY'de uçuş uzmanı olan Alp Alper, Türkiye'nin dört bir yanını kâh...
Siyasinin dili ayrı askerinki ayrıdır
Siyasinin dili ayrı askerinki ayrıdır
Askerin işi silahlı teröristle mücadele etmektir. Onun görevi odur...
Soykırım yapılıyor satırla yatıyoruz
Soykırım yapılıyor satırla yatıyoruz
Kazakistan'ın Tengiz kentinde şantiyede Kazak işçilerin saldırdığı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu