Ankara'nın gündemi Cumhurbaşkanlığı seçimi
Başbakan Edoğan çok rahatlamış ve galiba cumhurbaşkanlığına adaylığı kesin. Bu sözcükler, Ankara'da görüştüğüm gazeteci arkadaşlarımın ortak görüşü. Aslında Ankara'da kiminle karşılaştıysam gündeme gelen konu "Erdoğan Çankaya'ya çıkacak mı?" Daha ben bu konudaki soruyu sormaya hazırlanırken, bu soru ile karşılaştım. Ankara'ya gelmişken değişik partideki yöneticilerle de bu konuyu araştırmaya başladım. AK Parti'nin kongresi olduğu için kaldığım otel AK Parti delegeleri, belediye başkanları tarafından işgal edilmişti. Görüştüğüm AKP milletvekilleri ve belediye başkanları Çankaya için değişik görüşteler. Bazıları Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkışına kesin gözü ile bakarken, bazıları ise daha temkinli. Temkinli olan Ak Partililer'den edindiğim izlenim Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkması halinde AKP'nin seçimlerde tek başına iktidar olmasının tehlikeye gireceği yönünde. Bu görüşü savunan AK Parti'liler Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasına pek de sıcak bakmıyorlar.
DYP uzlaşmadan yana DYP'nin kurmayları ile de bir araya geldim. DYP'liler kendilerinden emin, ancak Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda duyarlı olmak zorunda olduklarını söylüyorlar. DYP lideri Mehmet Ağar, TBMM de uzlaşı ile Çankaya'ya çıkacak ismin belirlenmesinin ülkedeki toplumsal barışın sağlanması için gerekli olduğunun altını çiziyor. Ülke olarak zor bir dönemeçten geçiyoruz, ortalığı germenin kimseye yararı olmayacağını vurguluyor Mehmet Ağar.
CHP geçit vermiyor CHP kurmayları, Çankaya konusunda Erdoğan'a geçit vermeme konusunda kararlı gözüküyorlar. Baykal'ın kurmaylarının, sivil toplum örgütlerinin de desteğini alarak Erdoğan'ın Çankaya yoluna barikat kurma düşüncesinde olduklarını gördüm. Kendilerine "TBMM'de CHP bu üstünlüğe sahip olsaydı Baykal Çankaya'ya çıkmaz mıydı?" soruma da "Elbette çıkardı" cevabını alınca, "peki bu nasıl demokrasi anlayışı" diye sordum. "Size gelince evet, Erdoğan'a gelince hayır hangi demokraside var" deyince de "Biz Atatürk ilkelerinin bekçileriyiz. Erdoğan ise din eksenli bir görüşün temsilcisi. Onun Çankaya'ya çıkması Türk milletinin içine sinmez" cevabı ile karşılaştım.
Mumcu'nun öncelikleri farklı Anavatan Lideri Erkan Mumcu'ya da "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Anavatan'ın tavrı ne olacak" diye sordum. Mumcu'nun cevabı şu oldu: "Adaylar ortaya çıksın, ondan sonra karar veririz." Mumcu, Çankaya'dan ziyade Türkiye'nin artan dış borcu, cari açık ve AB ile ilişkiler konusundaki tedirginliğini dile getirdi. Mumcu'ya göre, "Avrupa Birliği (AB) ne yar'dan, ne de serden vazgeçme niyetinde değil. AB, Türkiye'nin külfetini istemiyor, ancak nimetinden de vazgeçmek niyetinde değil" değerlendirmesinde bulundu.
MHP kendinden emin MHP'liler suskun ancak kendilerinden emin gözüküyorlar. Görüştüğüm MHP kurmayları, Erdoğan'ın Çankaya isteği ülkeyi maceraya sürüklemek demektir değerlendirmesini yapıyor. MHP'lilere göre Erdoğan Çankaya'ya çıkacak ve AK Parti iktidarının da sonu olacak. MHP Kurmaylarından Oktay Vural'a "kilo almışsın" deyince ilginç bir cevap verdi. "Muhalefette kilo alıyoruz, ancak önümüzdeki seçimlerden sonra iktidara gelince çok çalışacağız ve bu kiloları tekrar vereceğiz" dedi. Siyasi partilerin hepsinde gördüğüm manzara hiç kimsenin ayakları yere basmıyor. Değişen bir şey yok. Gördüğüm kadarı ile Cumhurbaşkanlığı seçimi Ankara'nın öncelikli gündem maddesi ve her şey Çankaya seçimlerine endekslenmiş durumda. Anlaşılan Cumhurbaşkanlığı seçimleri çok şeye gebe.
|