 |  |
Ertegün New York'ta bile başarabilmiş bir Türk'tü...
Ahmet Ertegün'ün ölüm haberini alınca, Frank Sinatra'nın dünyadaki tüm müzik severlerin belleğine yerleştirdiği, Kander-Ebb bestesi olan "New York, New York" şarkısını koydum disk çalarıma.
"Haberi yayın; bugün ayrılıyorum/ Artık onun bir parçası olmak istiyorumNew York, New York/ Küçük kasabanın melodileri eriyor artık/ Yepyeni bir başlangıç var önümdeeski New York' ta/ Hiç uyumayan bir şehirde uyanmak istiyorum/ Eğer burada başarabilirsem her yerde başaracağım/ Her şey sana bağlı New York, New York"
Evet... Ahmet Ertegün, New York'ta bile başaran bir insandı.
Yıllar önce rahmetli Ali Koçman ve Selim Egeli ile birlikte "Ahmet Ertegün' lü New York"u birkaç gece yaşamıştık. Bir gece Ertegün'ün limuzini ile Soho'daki bir gece kulübünün önünde durduk. Kapıda tuvaletli hanımlar ve smokinli erkeklerin oluşturduğu uzun bir kuyruk vardı. Limuzinin telefonunu aldı Ertegün, bir numarayı aradı. Birkaç dakika sonra, o gece kulübünün sahibi koşarak gelip, limuzinin kapısını açtı. O uzun kuyruğu geçtik, kulüpten içeri girdik. Pistin önündeki masada oturan müşteriler kaldırıldı ve biz oturduk oraya.
Bunun ne demek olduğunu, New York'u bilenler bilir.
KRAL YAPIMCISI
Bir akşam da Ertegün'le birlikte geçen haziranda vefat eden Arif Mardin'in Manhattan'daki evinde verdiği doğum günü partisine gitmiştik. Salonun bir köşesinde "Modern Jazz Quartet" çalıyordu. Davetliler arasında Samantha Fox, Bobby Short, Bette Midler gibi isimler vardı.
O gece Rita Hayworth'un kızı Yasemin'le sabaha kadar sohbet etmiştik. Bana annesinin Alzheimerli son aylarını anlatmıştı.
Ahmet Ertegün, New York'un sadece krallarından biri değildi. "Kral yapımcısı"ydı da... "Atlantic Records" plak şirketinin kurucusu Ertegün sayesinde ünlü olan şarkıcı ve gruplar arasında Ray Charles, Aretha Franklin, Ella Fitzgerald, Miles Davis, Herbie Mann, Bobby Darin, Rolling Stones, Otis Redding, Eric Clapton, Bette Midler, Cream, Led Zeppelin, The Coasters, Bee Gees, Roberta Flack, Blues Brothers, Phil Collins, Genesis, Pete Townshend, Stevie Nicks, Percy Sledge, John Coltrane, Charlie Mingus, Tori Amos da vardır. Ahmet Ertegün New York'un yanında Bodrum'un da yerlisi gibiydi. Her yıl aralarında moda kralı Oscar de la Renta'nın da bulunduğu arkadaşları ile mutlaka Bodrum'daki evinde tatil geçirir, davetler verirdi.
NEW YORK'TA BİLE...
Daha önce vefat eden kardeşi Nasuhi Ertegün de, Amerika'nın en büyük modern resim koleksiyonlarından birinin sahibiydi. Bugün Cleveland'daki "Nasuhi-Ahmet Ertegün Rock and Roll Şöhretler Müzesi" her yıl on binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Ertegün kardeşlerin babaları Ahmet Münir Ertegün (1883-1944) son görevi olan Türkiye'nin Washington Büyükelçisiyken vefat edince, naaşı Missouri zırhlısı ile İstanbul'a getirilmiş ve bu olay o dönemde Sovyet tehdidi alında bulunan Türkiye'de, Amerikan İttifakı'nın başlangıcı olarak kabul edilmişti.
Ahmet Ertegün de ABD'de Türkiye'nin bir temsilcisi gibi çalışmayı hiç ihmal etmedi. Türk siyasetçilerinin ve diplomatlarının, bu ülkedeki bütün etkili ve yetkili kişilerle temas edebilmeleri için, elinden gelen her şeyi yaptı.
"New York'ta bile başaran" bir Türk'ü yitirdik neticede. Ona rahmet, yakınlarına baş sağlığı diyoruz.
|
