Tigana ve Yanal olsanız!
Şunu soruyorum; Tigana ve Yanal'ın yerinde olsanız; üç gün sonraki maçın teknik analizini nasıl yapardınız? Mösyö Tigana'nın yerinde olsam şunu yapardım; - Antrenörlükte bir numaralı kural; başarılı kadro ve sistem asla değişmez. Sadece zorunlu değişiklik varsa yapılır. (Toraman sakat diye Tandoğan'ın ve iyileşen Mercimek'in oynaması doğru yorum) Bay Ersun Yanal'ın yerinde olsam şunu yapardım: - İlk maçta hatalardan ders çıkarır, tedbir alırdım. Yani; koşmadan oynayan ve top tekniği çok yüksek Rico Paşa ile Delgado'nun (İlk maçta çizgide oynadılar ve ataklarda içeri girerek maçı aldılar) karşılarına çok koşan iki oyuncu koyardım. Böylece onları çizgide sıkıştırır ve açılarak hücum denerdim. Ayrıca, Rico Paşa'ya oyun alanı bırakmam. Bobo'nun koşu alanına atılacak her topta kademe yaptırır ve kesinlikle Bobo'nun pasları ile Nobre'nin buluşmasını önlerdim. Gördük ki; Tigana dersine iyi çalışmış. Yanal ise çalışmamış. Bu maçın üç özel olayını tartışmaya açıyorum; 1- Şunu diyordum; Ersun Yanal bir balon. Sandım ki, 'Yanal gibi çağdaş bir antrenör adayı' aynı yerde iki kez kayık batırmaz. Yani savunma güvenliğini bırakıp 4'lü forvetle çılgınca saldırmaz. İlk 45 dakikaya bir bakın. Çılgınca saldırdı da ne oldu? Hücum oynadı pozisyon bile bulamadı. Kontraatakları faulle durdurmak istedi o da olmadı. Savunma oynayan Beşiktaş ilk yarı da 5 net pozisyon buldu, ikisini gol yaptı. Dikkat! 2- Şunu diyordum; Koray Avcı ön liberoda oynamalı. Çünkü Avcı'nın golcü özelliği de var. Attığı gol düşünce ve uygulama ile mükemmeldi. Dikkat! 3- Şunu diyordum; Beşiktaş'ın ileri ikilisi Bobo-Burak Yılmaz olmalı. Burak'ın verdiği harika paslarla golleri atan Bobo, Nobre gibi statik değil, çağdaş santrfor olduğunu belgeledi. Demek istediğim şu; topla buluşunca gol atan Nobre değil topa giden Bobo Beşiktaş'ın santrforudur. Dikkat! Kupa maçının özelliği şudur: Avantajlı skor elde ettiysen o avantajı koru. Beşiktaş ikinci 45 dakika da önce bunu da yaptı, sonra da harika futbolundan ve gollerden bir demet sundu!. MESAJ: Maçın hakemi Cem Deda Beşiktaş'ın tekmelerle dövülmesine izin verdi. Zaten ben Cem Deda'nın babasını da sevmezdim. Hatırlıyorum da Sadık Deda, bir Fener maçın da Beşiktaş'ın attığı golü iptal etti ve sonra da gazetelere mektup yazıp, "Bu yanlışı niye yaptım anlamıyorum" diyerek özür diledi.
|