  |
|
AKP iktidarı medya ilişkisi
Basında eşine çok sık rastlamadığımız bir gelişmeye tanıklık ettik. Hürriyet'in usta yazarı Emin Çölaşan, meslek yaşamında 30'uncu yılını tamamlaması nedeniyle bir yazı yayınladı.
Medyayı yakından bilen ve izleyen kesimlerde bu bir veda yazısı niteliğinde algılandı.
İddiaya göre, POAŞ'ın vergi ziyaı iddiaları nedeniyle Hürriyet yönetimi yazarlarına "Başbakan ve Maliye Bakanı aleyhine yazı yazmama" talimatı vermişti.
İktidarlara ve özellikle bu iktidara muhalif yazılarıyla bilinen Emin Çölaşan da bu tutumdan rahatsız olmuş ve böyle bir kibar ültimatom yayınlamıştı.
Çölaşan'ın önceki gece gazete yönetimiyle yaptığı görüşme sonucunda kararını yeniden gözden geçirdiği anlaşılıyor.
Çünkü Çölaşan dünkü köşesinde "Bizim gazetede aramızda bazen fikir ayrılıkları çıkar. Dışarıdan kaynaklanan dedikodular yoğunlaşır. Sonra bu konuları aramızda konuşarak çözeriz, gideriz" diyordu.
Yani iddiaları hem dedikodu olarak niteliyor hem de bu iddia konusu meseleleri aralarında konuşarak çözdüklerini ifade ediyordu.
Burada benim altını çizmek istediğim husus, iktidarın muhalif görüşteki yazarlara tahammül sınırı.
Bu sınırın çok düşük olduğunu bugüne kadarki tavır gösteriyor.
Kabul edelim ki, bu iktidar medyadan kaynaklanan ve güç alan muhalefet açısından en şanslı iktidarlardan biri.
Kıbrıs'tan AB'ye, ekonomik reformlardan özelleştirmeye kadar olan birçok konuda destek buluyor.
Elbette, herkesin aynı görüşte olması mümkün değil.
Kaçınılmaz olarak eleştiriler hatta sert eleştiriler de oluyor.
Ancak Türkiye'de birden farklı siyasi parti, sorunlara farklı çözüm önerileri üreten görüşler olduğu da gerçek.
Günümüz gazeteleri tek bir görüşün temsilcisi olamaz.
Kimileri ne kadar istese, bu amaçla gazeteler alıp televizyonlar kursa da bu böyle.
Demokratik bir toplumda iktidara düşen, farklı fikirleri saygıyla karşılamak, medya yöneticilerine bu seslerin sahiplerini susturmaları için baskı yapmamaktır.
Çünkü sonuç itibariyle iktidar geçici bir dönemdir, yeni bir dönemde muhalefet olduklarında kendilerinin sesine kulak veren köşelerin de yeni iktidar sahipleri tarafından susturulmaya çalışılmaması gerekir.
Onun için iktidarın siyasetle daha fazla meşgul olup medya yönetimini gazetecilere bırakmalarında yarar var.
|
