 |  |
Sanaldaki gerçek
Bir ay önce hayata veda eden Fransız düşünür Jean Baudrillard, "Dünya sanallaştı" diyordu, "Medya gerçeğin kendisinden daha güçlü imgeler yaratıyor..."
Irak'ta 4 gündür özellikle geceleri ortaya çıkan tablo Baudrillard'ın teorisini bir kez daha doğruluyor.
Erbil'den Hilla'ya, Bağdat'tan Basra'ya kadar tüm Kürt, Sünni ve Şii kentlerinde geceleri yoğun otomatik silah sesleri yankılanıyor. Nedeni terör saldırıları ya da mezhep çatışmaları değil, tüm Iraklılar'ı saran sevinç dalgası. Iraklı ama Irak'tan çok uzaklarda yaşayan bir genç kızın "Popstar"ın Arap versiyonu "Star Akademi" yarışmasında birinci olmasını kutluyorlar.
"Star Akademi" Fas'tan Suudi Arabistan'a kadar uzanan coğrafyada Arap kardeşliğini güçlendirmeyi amaçlıyor. Yarışmanın ayrıca kızların kısa etekli, dekolte, şeffaf giysilerle şarkı söylemeleri ve erkek yarışmacılarla aynı evi paylaşmaları nedeniyle köktendincilerin, şeriatçıların, tutucuların "Din dışına çıkılıyor" eleştirilerine rağmen , "Arap kadınının özgürleşmesi ve çağdaşlaşmasında önemli etkiler yaptığı" savunuluyor.
Neyse, konumuza dönelim; Beyrut'ta bu yıl dördüncüsü düzenlenen "Star Akademi"de babası Iraklı, annesi Faslı olan 25 yaşındaki Şeeda Hassun, 18 rakibini geçerek birinciliği elde etti. Yarışmanın galibi izleyicilerin gönderdikleri SMS'lerle (kısa mesajlar) belirleniyor.
4 ay süren yarışma boyunca Iraklılar her gece TV ekranlarının karşısında kilitlendiler ve cep telefonlarından Hassun'a oy yağdırdılar. Sonrasını Iraklı gazeteci Saad Salah Halis bakın nasıl anlatıyor:
"Şeeda Hassun, sevinç gözyaşlarıyla yere çöktüğünde, Irak'ta da tüm evlerden hıçkırıklar yükseldi. Hergün yüzlerce masum canı yok eden şiddetin kalplerin derinliklerine gömdüğü güzel duygular su yüzüne çıkıverdi. Hassun bayrağımızı salladığında hepimize Irak diye bilinen harika bir ülkemiz ve sanata, şiire, müziğe tutkun bir halkımız olduğunu hatırlattı. İşte ölümsüz Irak bu.
Herkes cep telefonuna sarılıp Hassun'a oy yollarken onun Şii mi, Sünni mi, Kürt mü olduğu akılların ucundan geçmedi. Onun sadece Iraklı olması yetti."
Hassum için Iraklılar 7 milyondan fazla SMS gönderdiler. Bağdat basınında onunla ilgili yüzlerce haberin pek çoğunda hatırlatıldığı gibi, "Seçimlerde hiçbir parti o kadar oy alamadı!"
Savaş mı, yoksa Matrix mi?
"Mezopotamya kızı" adı takılan Şeeda Hassun artık Irak'ın ulusal birliğinin simgesi ya da bayrağı haline geldi. Ve geceleri onun şerefine silahlar ateşleniyor.
Ama gündüzleri intihar saldırıları, mezhepler arasındaki kanlı hesaplaşma can almaya devam ediyor. ABD Savunma Bakanlığı da tıpkı enflasyon rakamları, dış ticaret verileri gibi düzenli olarak Irak'taki iç savaşın aylık bilançosunu yayınlıyor: "Mart ayında morglara 2978 ölü getirildi, bir önceki ay bu sayı 1806'ydı. Şubat'ta günde 64 olan ortalama ölü sayısı Mart'ta 67'ye yükseldi."
Sakın bu rakamlar, bu ruhsuz veriler de sanal olmasın? Öyle ya; Körfez Savaşı için Baudrillard "Belki de hiç olmadı. Hepimiz televizyonlar karşısında sanal bir savaş izledik" dememiş miydi?
Belki bu savaş da öyle. Kapatın TV'yi ne ABD askeri var, ne direnişçi, ne terörist, ne intihar saldırısı, ne kafalarına kurşun sıkılıp yol kıyısına atılmış cesetler...
Iraklılar ise açsınlar TV'lerini, ne iç savaş, ne ölüm, ne yıkım; sadece Star Akademi var. Ve Şeeda Hassun. Ve onun hareketli pop parçası...
Ve Baudrillard'ın ifadesiyle, "Simülasyon karşısında kaybolan gerçek..."
|
