"Kaldırın şu pisliği"
Bu başlık Hürriyet'e ait…
Tarih 11 Ağustos 1992…
Hadi gününü de söyleyeyim.
Salı…
'Söz uçar ama yazı kalır' derler.
Bu ifade 'cuk' oturdu.
O gazete CHP ve zihniyetini en iyi anlatan bir belgedir.

Fotoğraf çöp dağlarını gösteriyor.
Çöplerin yanından geçen bir kadın pis koku yüzünden burnunu tutuyor.
Alt başlık ise daha da feci;
"İstanbul, Ankara ve İzmir'de çöp dağları yükseldikçe yükseliyor. Sorumsuz sendika ve beceriksiz belediyeler, vurdumduymaz hükümet el birliğiyle halkın sağlığını tehlikeye atıyor…"
İşte CHP'nin özeti.
Onların defterinde 'yapmak yok yıkmak var' yazar.

Bir başka belge de 2 Ekim 1993 tarihini taşıyor.
O da önemli.
Milliyet gazetesinin haberine göre Deniz Baykal, Grup'ta Erdal İnönü'ye iyi sallamış.
İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel, 200'ün üzerinde SHP delegesini maaşa bağlamış…
SHP kurultaylarını da İSKİ'nin paraları yönlendiriyormuş.

Aynı gazetenin 26 Nisan 1995 tarihli nüshası ise tam bir rezalet.
Zamanın Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'ın adı Türkiye'nin en büyük skandalı İSKİ'ye karışmış…
Rüşvet Moğoltay'a da sıçramış.
Adam o kadar kızmış ki;
Skandalı ortaya çıkaran savcı Selim Ulaş'ı sürgün etmiş.

Kendi kendine gelin güvey olan Mustafa Sarıgül bugün Esenler ve Bağcılar'da olacak…
Güya 'çare' oymuş.
Göreceksiniz malum çevreye şirin görünmek için dershane meselesine de değinecek.
Sonra tay gibi tozu dumana katacak!
İstanbul'u sallayacak!
CHP'yi önce İstanbul'da sonra da Türkiye'de iktidar yapacak'mış'.
'Mış, mış, mış'…
Yani riv riv riv...
Zamanında CHP'ye teslim edilen İstanbul'un ne halde olduğu ortada.

İstanbul'u Şişli ve Kadıköy'den ibaret sanıyorlar.
Bu yüzden hayal görmeleri normaldir.
Taharet almaya su bulamadıkları günleri onlar unutsa da İstanbullu unutmadı.
Onları bu millet iyi tanıyor.
Kimyalarını biliyor kimyalarını.
İsimler değişse de zihniyet değişmez.
Onlarınki boş hayal.
Hele hele Sarıgül,
sırtındaki 'rüşvetçi' yaftasıyla sokağa bile çıkmamalı.
Wiki sızıntılarında ABD Büyükelçisi Edelman, Mustafa Sarıgül'ü de anlatmıştı.
Edelman'a göre Sarıgül,
Dikkatle işlenmiş bir koreografi ile kendisini dinine bağlı bir Müslüman olarak gösterip laik ve dindarların bir arada olduğu Şişli'den oy almış.
Edelman'ı anladınız siz.

Eski büyükelçi, Sarıgül için, "Taraftarları onu Başbakan Erdoğan'ın karşısında laik fakat CHP içinde dindar biri olarak görüyor. Karşıtlarına göre ise küstah, yeteneksiz, yolsuzluklara bulaşmış ve aşırı derecede otoriter" diyor…
Ve Twitter'daki sorular: DHKP-C gerçekleri Sarıgül'e soruldu.
İhale verdiğiniz üç müteahhitten DHKP-C'ye kaynak yarattırdınız mı?
DHKP-C'li bir sendika başkanı ile DHKPC yöneticilerine ulaştırılmak üzere Belçika'ya bir paket gitti mi?
Antalya'da lüks bir oteliniz var mı?
DHKP-C ile ilişkileriniz açığa çıkmasın diye örgüt ile kavga halinde görünmeniz bir taktik mi?
Aslında soru çok…
Günü geldikçe yazarız.
Gelirse cevaplarını da...
http://wikileaks.org