Bir kez daha olan olmuş, bir felaket sonucu zombiler (yani ölüp de dirilenler) dünyaya egemen olmuştur. Sayıca onlardan az ve güçsüz olan insanlar, yüksek duvarların ardında kendilerini güvenceye almışlardır. Ama zaman zaman 'zombi bölgesi'ne gidip yaşamak için gerekli şeyleri tedarik etmek zorundadırlar. Bu tehlikeli çıkışlardan birinde, gerçek adını hatırlamayan genç zombi R, güzel Julie'yi görüp âşık olur. Ve onu himayesine alır. Giderek aşkı yeniden keşfeden zombide insanlığa dönüş belirtileri başlayacaktır. İlginç biçimde başlıyor film... Bu tema üzerine sayısız dehşet filminden sonra, olaya komedi çerçevesinden yaklaşan bir film iyi geliyor. Bir yandan ustaca yaratılmış bir 'kıyamet-sonrası dünya' dekoru. Öte yandan birinci sınıf makyajlar. Ve iki genç insanın (pardon, biri zombi!) 'biz ayrı dünyaların insanlarıyız' mazeretini unutarak yaklaşma çabaları. Ancak ilk yarıdaki komedi dozu, yerini giderek ağdalı bir aşk öyküsüne bırakıyor. Ve hissedilen o Mel Brooks atmosferi (ben özelikle
The Young Frankenstein/Genç Frankenstein'ı hatırladım), yeni bir
Twilight- Alacakaranlık filmine dönüşüyor. Yakın zamanda gördüğümüz
Dev Avcısı Jack'in yakışıklısı Nicholas Hoult ve yeni dilber Teresa Palmer görevlerini yapıyorlar. Büyük John Malkovich'i ise böyle bir rolde hiç görmemiş olmayı dilerdim!..
SICAK KALPLER
(Warm Bodies) Yönetim ve senaryo: Jonathan Levine Görüntü: Javier Aguirresarobe Müzik: Marco Beltrami, Buck Sanders Oyuncular: Nicholas Houlth, Teresa Palmer, Analeigh Tipton, Rob Corddry, John Malkovich /Amerikan filmi