Konvoyu vurulduğunda Kaddafi'nin sinirli olduğunu ve etrafa bağırdığını anlatan Dav, "Kaddafi'nin gücü bir saniye içerisinde kayboldu" dedi.
Kaddafi döneminde Libya Devrim Muhafızları Komutanlığı ve gizli servis şefliği de dahil pek çok görev yapmış olan Dav, dün, Misrata'daki Savunma Bakanlığı binasında sabah saatlerinde başlayan ve yaklaşık sekiz saat süren sorgusunun ardından, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Uzun süren sorgudan dolayı bitkin olduğu gözlenen Dav, Kaddafi'nin konvoyu Sirte'de vurulduğunda Kaddafi ile aynı arabada bulunduğunu belirtti.
Muammer Kaddafi ve oğlu Mutassım Kaddafi'nin Sirte'den kaçarak şehrin yaklaşık 30 kilometre güneydoğusundaki Jarf şehrine gitmeye çalıştıkları sırada konvoyun vurulduğunu anlatan Dav, o sırada Kaddafi güçlerini Mutassım Kaddafi'nin yönettiğini söyledi.
Kaddafi'nin yakalandığı sıradaki ruh haline ilişkin soru üzerine Dav, "Sinirliydi, etrafa bağırıyordu ve doğru kararı veremiyordu" dedi.
"Bir hata olduğu açık"
Şu anda Kaddafi hakkında ne düşünüyorsunuz? Hata yaptığını düşünüyor musunuz?" sorusuna Dav, "Elbette, bütün ülkede bir devrim başladıysa, o ülkenin sistemiyle ilgili bir sorun var demektir. Eğer bütün Libya sokaklara çıkıyorsa burada bir hata olduğu açık" yanıtını verdi.
Kaddafi'nin yargılanmaktan korkup korkmadığı sorusu üzerine Dav, Kaddafi'nin mahkeme önüne çıkmamak için kaçtığını söyledi.
Seyfülislam Kaddafi'yi en son ne zaman gördüğü sorusunu yanıtlarken Dav, Seyfülislam Kaddafi ve Gizli Servis Başkanı Abdullah Senussi ile birlikte 22 Ağustosta aynı arabada Trablus'tan Beni Velid'e gittiklerini ve orada dört gün kaldıklarını anlattı.
Dav, Seyfülislam Kaddafi'yi Beni Velid'de bıraktıklarını ve kendisinin Abdullah Senussi ile birlikte Sirte'ye geçtiğini söyledi.
"Sayın Erdoğan'dan memnun değildi"
"Kaddafi, Türkiye ve Türk halkı hakkında ne düşünüyordu?" sorusu üzerine Dav, "Türk halkı hakkında kötü hisleri yoktu. Sayın Erdoğan'la ilişkisinden memnun değildi. Onu yalnız bıraktı" dedi.
Libya'daki kimyasal silahlarla ilgili olarak Dav, Libya'da gizli kimyasal silah bulunmadığını, var olan silahların da BM kontrolünde olduğunu kaydetti. Dav, bu kimyasal silahların Sebha ve Jufra şehirlerinde bulunduğunu söyledi.
Kaddafi ailesinin gizli bir parası olup olmadığı sorusunu üzerine Dav, kendisinin bu konuda bilgisi olmadığını, bu tür bir bilgiyi Kaddafi'nin kimseyle paylaşmadığını düşündüğünü kaydetti.
"Devrim herkes için adalet ister"
"Yargılanmanızın adil olacağını düşünüyor musunuz?" sorusunu yanıtlarken Dav, "İnşallah yargılanmam adil olacak. Bu bir devrim ve devrim herkes için adalet ister" dedi.
Neler hissettiği yönündeki soruya Dav, "Yakalanmış ve lideri ölmüş bir insanın nasıl bir duygu içinde olması beklenebilir? Bu tür şeyler yaptığım için mutlu değilim. Kaddafi'yle çalıştığım için mutlu değilim. Kaddafi'nin gücü bir saniye içerisinde kayboldu" yanıtını verdi.
Başucundaki kitap Kur'an-ı Kerim
Kaddafi'nin şoförü Halifa Haneş ile aynı odada kalan Dav'ın baş ucundaki tek kitap Kur'an-ı Kerim.
Yaklaşık 12 metrekarelik bir odada yer yataklarında yatan Dav ve Haneş'in namaz kılabilmeleri için odada bir seccade bulunduruluyor.
Dav ve Haneş'in şahsi malzemelerinin ise yerlere konulduğu görülüyor.
