Geçen sene İzmir Hasan Sağlam Öğretmenevi girişindeki alt geçiti, pardon alt geçit tuvaletini aktarmıştım. Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanı Reşat Yörük her zamanki duyarlığı ile devreye girerek İZBETON'a söz konusu alanı temizletip geri bildirimde bulunmuştu. Ama taşıma su ile değirmen dönmez. Eğer bir alanın sorumluları varsa, o iş süreklilik arz etmeli. Kimin sorumluluk alanı ise o kurum görevini yapmalı. En az haftada iki kez yıkanmalı. Çevrede tuvalet eksikliği söz konusu ise konu derhal ele alınıp gereği yapılmalı. Vatandaşın gereksinimi karşılanmalı. İnsanlar da alt geçidi tuvalet olarak kullanmamalı. Arz talep meselesi... Sevgili okurlarım, tuvaletler bir şehrin en önemli meselesidir. Toplumun temizliği ile doğru orantılı ilerler. Kentlerin görsel aynasıdırlar yani. Eskiler, bir eve kız istemeye gidince ailenin annesi tuvaleti kontrol ederdi, kızı istenen aile hakkında kanaat yürütmek için... Eğer tatmin olmazlarsa, "Bu evden kız alınmaz" derlerdi. Temizliğin gerçek yansıması böyle değerlendirilirdi. Maalesef yaşadığımız şehirde defalarca dile getirdim, Allah'a emanet yürüyor bu işler. Fotoğrafta gördüğünüz manzara hep aynı devam ediyor. Belediyeler, tuvaletleri ihaleyle kiraya verdikten sonra peşini bırakıyorlar. Denetim mekanizması çok zayıf bile değil. Sıfır dostlar, sıfır! Utanıyorum gördükçe... Temizlik kavramını nasıl yoluna koyacağız bilmem. Ben defalarca dile getirdim. Gayet kayıtsız ve ilgisizce günler geçiyor. Tek bir geri dönüş alamadım. Temizliğe yerel yönetimlerimizin gösterdiği ilgi bu kadar! Bu sefer size şikayet ediyorum, sevgili okurlarım. Temiz ve huzurlu günler dilerken konuya ilişkin okur mektubunu da aktarmak istedim.
