Uzun çabalar sonucunda İzmir'e dümen kırmaya başlayan dev yolcu gemileri, her seferinde dünyanın dört bir yanından yüzlerce turist taşıyor. Yüzen saraylar limana yanaşıyor yanaşmasına ama
ortada pek turist yok. Taksiciler İngilizce kurslarına gidedursun, esnaf cebi döviz görecek diye heveslensin... Şimdilik nafile,
çabalar beyhude. Çünkü gemiden inen doğruca otobüslere biniyor, İzmir'i sadece Türkiye'ye giriş kapısı olarak kullanıyor. Kimi
Efes'in, kimi
Bergama'nın yolunu tutuyor. Çok azı şehir içinde kalıyor. "Yabancılar neden İzmir'de kalmayı tercih etmiyor" diye sorulan turizmciler, "
Neden kalsınlar ki" diyerek karşılık veriyor. İnsan biraz düşününce, turistlere de, turizmcilere de hak veriyor. Niye mi?.. Şehir dışından ya da yurtdışından İzmir'e misafiri gelen kara kara düşünür; götürecek, gezdirecek yer bulamaz. Çoğu zaman tıpkı yabancıların yaptığı gibi çare Efes'te, Şirince'de bulunur. Şimdi kendinize sorun... Kordon'un dışında İzmir'de konuklarınızı götürebileceğiniz neresi var? "Mutlaka görülmesi gerekir" dediğimiz, heyecan uyandıran, göz kamaştıran 3 yer söyleyin, Ege'nin incisi, Akdeniz'in yıldızı gözüyle baktığımız bu kentte... Şimdi bir kez daha düşününce... Yabancıların göbeğine kadar geldikleri İzmir'i neden pas geçtiklerini daha iyi anlayacaksınız. Gösterecek yer bulamamamızın sebebini göreceksiniz...
"İzmir neden turizm kenti olmasın" derken, asıl neden İzmir'in ta kendisi olabilir mi acaba?..