"Türkiye adına son 15-20 yılın en önemli sporcusu kim?" derseniz, benim için hiç tereddütsüz Erden Eruç'tur. Atlantik Okyanusu'nu kürekle geçmek, Pasifik Okyanusu'nu kürekle geçmeye kalkmak ve dünya tarihine geçecek rekorlar kırmak... Ayrıca bu yolculuk sırasında dalgalar, fırtınalar yetmezmiş gibi cehaletle savaşmak için Yatılı Bölge Okulları'na yardım toplamak... Bu okullara telefonla bağlanıp, çocuklara yolculuğunu anlatmak... Her şeyi onlarla paylaşmak... Üstüne üstlük Eruç, mevzuat denilen yere batası uygulama yüzünden, sandalına Türk bayrağı bile çekemeden yaptı bütün bunları. Üstelik de Aktaş Group'un Pasifik sponsorluğu hariç kimseden yardım alamadan. Erden Eruç, 314 gündür Pasifik'te kürek çekiyordu ve hiç abartmıyorum bu 10 buçuk ay boyunca hemen her sabah ilk işim internete gidip onunla ilgili bilgi almak oldu. Bu arada sayısız kez mailleştik, telefonla konuştuk... Erden artık yolun sonuna gelmiş, ancak teknesindeki tüm yiyecekleri bitirmişti. Üstelik onun takibini sağlayan aletlerin pilleri de tükenmişti. İstanbul'dan Osman Bayrak, takviye için Endonezya'ya gitti. Bir tekne bulup Erden'e ulaştırmak için... Son yazışmamızda bir hafta, 10 günlük yolu kaldığını yazıyordu. 10 bin kilometreden fazla yol kat etmişti ve önünde sadece 199 mil vardı. Olmadı. Ters bir hava patladı ve Erden'i kaptığı gibi 10 günlük yolu gerisin geriye götürdü. Bu da yetmemiş gibi kötü bir sürpriz daha geldi: Bulunan tekne o kadar açığa gelemiyordu. Yani Osman da yardım götüremeyecekti. Bu arada Erden süratli bir şekilde açıklara sürükleniyordu ve oralarda artık kasırga mevsimi başlamıştı. Son bomba da balıkçılardan geldi: "Bu mevsimde oraya gidemeyiz." Bana bile masaları yumruklatan kararı, Erden'in serinkanlılıkla verdiğini biliyorum. Çünkü o bu kadar soğukkanlı ve bilinçli biri olmasa, çoktan denizlerde kaybolup giderdi. Erden şu sıralarda bir balıkçı gemisinde, teknesiyle Endonezya'ya gidiyor. Teknesinin alındığı noktanın koordinatları işaretlendi. Fırtına mevsimi biter bitmez, tekrar aynı noktadan geçişini tamamlayacak. Ama benim için gerçekten de çok önemi yok. O yapılabilecek en önemli şeyleri yaptı. Temmuz ayında Amerika Bodega Bay'den yola çıkan Erden Eruç, peş peşe rekorlar kırarak geçişini noktaladı hepsi bu kadar. Okyanuslarda en uzun kalan insan oldu. Atlantik'i geçenler arasına ismini yazdırdı. Pasifik'te tam 314 gün kendi imkânlarıyla kürek çekti. Okyanus'ta kürekle en uzun yolu kat eden kişiler arasında da başa yerleşti. Erden'i bu boşlukta Türkiye'de karşılayıp kucaklamak isterdim. İsterdim ki insanlarımız da yetiştirdiği bu olağanüstü Türk'ü daha yakından görsünler. Ama belki buraya gelme imkânı bile olmayacak. Ben buradan ona tüm sevgi ve saygılarımı gönderiyorum. Süpersin Erden. Seninle iftihar ediyoruz...

Notlar: Yarışlar inanılmaz bir tempoda gidiyor. Dün Shop& Miles'ta yarıştım. Önümüzdeki hafta Bodrum'da Match Race var. Ülkemizde ikiz tekneler arasında yapılan 'yelken maçı' pek sık gerçekleşmiyor. İlgilenenlerin keyif alacakları bu organizasyonu kaçırmamalarını tavsiye ederim.