İhracatçı ile Merkez Bankası'nın bugün yapacağı kur zirvesi öncesinde konuyla ilgili sessizliğini bozan Başbakan Tayyip Erdoğan, ihracatçıdan yana tavır koydu. Erdoğan'ın referandum sonrası işadamlarıyla ilk buluşmasını yaptığı İstanbul Ticaret Odası'ndaki (İTO) konuşmasında düşük kur problemine işaret ederek, "Merkez Bankası'nın durumunu gözden geçirmesi gerekli" sözlerinden birkaç saat sonra Durmuş Yılmaz Başkanlığı'nda toplanan Para Politikası Kurulu 9 ay aranın ardından sürpriz şekilde faiz indirdi. Gecelik faiz oranları çeyrek puan düşüşle yüzde 6.25'e çekildi. Yani Merkez Bankası, ihracatçının şikayetlerine neden olan düşük kur problemine karşı döviz alımı değil faizle müdahale yöntemini seçti. Bu hamleyle uzun süre sonra ilk kez piyasaların beklediğinin dışında bir karara imza atan Merkez Bankası'nın bugün müdahalelere döviz alımı yöntemiyle devam edip etmeyeceği ise bankacılar arasında merak konusu oldu. Ani bir faiz indirimiyle döviz kurlarına müdahale anlamına gelen karar değişikliğinin öncesinde ise Başbakan, İTO'daki Meclis toplantısında Merkez'in döviz rezervlerinin arttığını ancak gereken seviyede olmadığını belirtti.
'REZERVİ 100 MİLYAR $ OLMALI'
Ekonomideki iyileşmeleri anlatırken Merkez Bankası'nın rezervini 26.5 milyar dolardan 75 milyar dolara çıkardıklarını dile getiren Erdoğan, "Merkez Bankamızın döviz rezervi en az 100 milyar dolar olmalı. Ama bağımsız bir Merkez Bankamız olduğu için... Görüyorsunuz, biz sadece burada konuşmakla kalıyoruz. Halbuki Türkiye'nin Merkez Bankasının döviz rezervi 75 milyar dolar olur mu ya? Nereden bakarsan bak en az 100 milyar dolar olması lazım. Merkez Bankasının herhalde durumunu gözden geçirmesi lazım'' dedi. Merkez Bankası 3 Ağustos'tan itibaren, döviz alım ihalesi ve opsiyonunda 30'ar milyon dolar olan günlük alım tutarını 40'ar milyon dolara yükselterek günde en fazla 80 milyon dolar alınmasına karar vermişti. Bu miktarı yetersiz bulan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ise ise miktarın 115 milyon dolar olmasını istemişti.